Yapay et çalışmaları: Bill Gates'ten sinsi planlar devreye mi alındı?
Yapay et çalışmaları: Bill Gates'ten sinsi planlar devreye mi alındı?
SELMA SAVCI
Bilim insanlarının yapay et çalışmaları devam ederken insanlığın burnuna kötü kokular gelmeye başladı. Son günlerde yine gündeme, bizlerin en büyük gıda kaynaklarından olan et’lerle ilgili sosyal medyada yeniden ‘yapay et’ pompalanmaya başladı… Evet, sağlığımız için çok önemli bir protein kaynağı olarak görülen et tüketimi için ülkemizin içinde bulunduğu güçlü duruş aslında burada da ortaya çıkıyor.
Türk hayvancılık sektörünün son verilerine baktığımızda ise, 2024'te hem büyükbaş hem de küçükbaş hayvan artış kaydetti. TÜİK'in açıkladığı rakamlara göre, büyükbaş hayvan sayısı %2,4, küçükbaş hayvan sayısı ise %4,8 düzeyinde arttı. Türkiye'nin hayvan varlığı 2024'te kayda değer bir artış gösterdi. Aslında bu artışın ülkemizin özellikle coğrafi yapılanması ve zenginliği sayesinde de olduğunu görmek mümkün. Evet bir sektör de olan hayvancılık için daha kalıcı ve zengin çeşitlendirmeler kuşkusuz yolda ve gelecektir de ama burada sosyal medya aracılığıyla her daim zehirlenmek istenen bir paradigma oluşturulmaya çalışılıyor.
Şu anda bazı ülkeler için zor şartlar altında üretilmesine bile şans verilmeyen et konusu, maalesef kötü zihinli bazı beyinler tarafından sentezlenip ülkelerin beyinlerine damla damla işlenmeye başlandı bile..
Laboratuvarda üretilen etler dünyanın birçok yerinde olduğu gibi Türkiye'de de tartışma konusu. Ülkemizde üretim ve tüketimine henüz izin verilmese de, yapay et üzerinden bir takım algı çalışmalarına hız veriliyor. Elbette bunda ilaç sektöründeki baronların yaptığı gibi yine bu sektördeki bazı et baronlarının da devreye girmesi ve maşaları tarafından ortaya atılan “sağlıklıdır” mottosuyla yol alınmak isteniyor haliyle…
Türkiye’de kültür eti üretilip üretilmediğine dair pek çok iddia gündeme geldikçe, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı ise her defasında “Zaman zaman ‘Bakanlık yapay ete izin verdi’ gibi haberler, paylaşımlar yapılıyor. Yapay et kesinlikle gündemimizde yok. Yapay et üretimine izin verilmesi asla söz konusu değil. Biz hayvancılığımızı geliştirmek için çalışıyoruz. Hayvan varlığımızı arttırmak için politikalar üretiyoruz” dese bile diyoruz ya işte bazıları durmuyor ya da ceplerini doldurmak için durmak istemiyorlar. Çünkü ortada inanılmaz bir havuz ve bazılarının ceplerini bırakın gırtlaklarını bile paraya boğma arzuları oluyor…
Türkiye’de yapay et diye bilinen kültür eti ne satılabiliyor ne de üretilebiliyor. Çünkü zararı gayet netken bunu ülkemizin devlet büyüklerinin onaylamasını beklemek de büyük bir hainlik örneği olsa gerek.
Ama bu alanda çalışmalar elbette yapılıyor. Zaten bırakalım da yapılsın ki, böylece doğru beslenmek için yapılan hayvancılığın önemini de gelecek kuşaklara daha sağlıklı bir şekilde aktarma şansımızda olsun…
Ama yapay et dediğimiz bu biyolojik hareketin nasıl yapıldığını da duyunca hakikaten bilimsel olarak daha neler neler göreceğimizin de izlerini maalesef görmek korkutucu oluyor…
Skandal bir plan devreye alındı. İşin arkasında yine o gözlüklü var...
Kamuoyunda sıkça ‘yapay et’ olarak bilinen kültür eti hayvan hücresinden yapılıyor. Öncelikle hayvandan kök hücre alınıyor. Bu hücre hayvanın yağ, kas, kemik gibi farklı yerlerinden alınabiliyor. Kültür eti üreticileri kas hücresi alıyor. Kök hücre laboratuvarda bölünüyor, kas dokusu kopyalanıyor. Kopyalanan kas hücresi “besiyeri” isimli solüsyona koyuluyor. Hücre solüsyonun içinde hem bölünüyor, hem de başkalaşıyor. Daha sonra solüsyon biyoreaktöre konuyor ve kasa, yani kıyma gibi bir ete dönüşüyor.
Bill Gates sessiz sedasız plan üzerine çalışıyor..
Ama diyorum ya her defasında bazen köşe başlarını zapt eden kötü niyetli baronların düşünce yapılarındaki kötülük aslında Kovid sürecinde karşımıza çıktı. ABD’li Bill Gates, daha önce yaptığı aşı krizinde olduğu gibi Yapay et ve böcek unu konusunda da başı çekiyor… "Good Meat" adlı bir şirket ise ABD'de dünyanın en büyük kültür eti fabrikasını kuracağını duyurmuştu... Ve bu beslenme metodunun ilerletilmesi için maddi yönden büyük destekler vererek, et konusunda zayıf olan zihinlere nakış nakış bu kötülüğü pompalıyorlar...
Şunu unutmamak lazım ki, bilimsel olarak bazı olumsuz şeyleri bile deneylerde ve çalışmalarda görerek iyiyi bulmayı her daim denemeliyiz.. Bunda bir sorun görmüyorum ama bunu insanlık için tıpkı koronavirüs aşılarında olduğu gibi tüm insanlığı bir denek haline getirirseniz işte bu büyük bir vebalin altına imzanızı atmışcasına hareket ettiğinizin tezahürü olacaktır.
Et tüketimi konusunda umarım bu safsata olan “yapay et” konusunda biraz daha bilinçlenmemiz en büyük dileğim olacak kuşkusuz.
Selam ve Dua ile…