• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ayhan Demir
Ayhan Demir
TÜM YAZILARI

Samimiyet sınavı

06 Şubat 2019
A


Ayhan Demir İletişim: [email protected]

17/25 Aralık kumpasından bugüne, onlarca FETÖ yazısı kaleme aldık. İsimleri, kurumları ve adresleri açıkça dile getirdik. Bir kısmı hakkında, Kosova’da olduğu gibi, gereği yapıldı. Büyük bir kısmı, gereğinin yapılmasını bekliyor. 

Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan da dile getirdi: Aralarında, hâlâ kamu hizmetinde olanlar var. “Etkili” ve “yetkili” tanıdığı olanlar da... 

İşte bunlar, yazılarımızdan, yaptıklarımızdan ve duruşumuzdan rahatsız oluyorlar. Bizi ya da üzerimizde hakkı ve hatırı olanları rahatsız etmeye çalışıyorlar. 

Hal böyle olunca, bir daha, FETÖ yazısı kaleme almamaya niyet ettim. Korkudan mı? Tabii ki hayır!

Yalan değil: Endişemiz var, ama korkumuz yok. Hazreti Hamza’nın (r.a) şu sözü her daim kulağımda, kalbimde: “Gözümün gördüğü hiçbir şeyden korkmam.”

Çok şükür…

Hendek hadisesinden sınırlarımıza dayanan terör yapılanmasına, gezi olaylarından ihanet şebekesinin kirli hamlelerine kadar bütün imtihanlardan alnımızın akıyla geçtik. 

15 Temmuz gecesi, Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan’ın akıbeti belli değilken, tavrımızı ortaya koyduk. Kendi özgür irademizle, bulunmamız gereken yerde bulunduk. Sokağa çıktık, tankın ve tüfeğin önünde durduk.

Bunları söylüyor olmak, yanlış anlaşılmaya sebebiyet verebilir. Vermesin. 

Şunu anlatmak istiyorum: İşaret gelmesini beklemeden de doğru işler yapılabilir. 

Bir de bu: Maalesef, özellikle son yıllarda, yaptığı işlerle değil de kurduğu ilişkilerle bir yerlere gelenlerin sayısı hızla artıyor. Bu kişilerin ortak özellikleri: Emek ve yetenek düşmanı olmaları.

İşlerdeki kalitenin düşmesi, ister istemez, yetenekli kimselerin küstürülmesine veya harcanıp gitmesine sebep oluyor. Bunun adına da, “yalan dünyanın, yanlış işleri” deniliyor.

Nurettin Topçu’nun “Mesuliyet, imana dayanan bir duygudur” sözünü, sıklıkla hatırlatıyoruz. Bu ısrar, kesinlikle, laf olsun diye değildir. İlkemiz belli: İman varsa imkân da vardır. İman varsa mesuliyet bilinci de vardır, olmalıdır. Bizi biz yapan, değerlerimize sıkı sıkıya sarılmayız.

Uzun bir girizgâhtan sonra, sözü asıl meseleye getirelim.

Makedonya parlamentosu, 2018 yılında, bütçe uygulama yasasında bir değişiklik yapıyor. Basılı medyaya, 2017 yılı masrafları için, yaklaşık 700 bin Euro sübvansiyon verilmesini kararlaştırıyor.

Ardından Makedonya Hükümeti, bakanlar kurulunda, sürecin nasıl işleyeceğini görüşüyor. Yetkinin Makedonya Basılı Medya Derneği’ne verilmesi kararlaştırılıyor.

Şimdi sıkı durun: Makedonya Hükümeti’nin, destek verdiği kuruluşlardan bir tanesi de Zaman Makedonya. Verilen miktar, yaklaşık 15 bin Euro. Bu rakam, FETÖ yayın organının, 2017 yılındaki harcamalarının yüzde 70’ine karşılık geliyor.

Buraya dikkat: Destek verilecek kuruluşlar ile ilgili kriterler, Makedonya Gazeteciler Derneği ve Makedonya Basılı Medya Derneği tarafından hazırlandı. Makedonya Gazeteciler Derneği eski Başkanı Naser Selmani, birkaç yıl önce Zaman Makedonya’da, terörist başı Gülen’e destek veren ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin (sözde) “anti-demokratik uygulamalarını kınayan” bir bildiri yayınlatmıştı.

Küçük bir bilgi daha: Makedonya hükümeti, Makedonya Sosyal Demokratlar Birliği, Demokratik Bütünleşme Birliği, Arnavutlar İçin İttifak ve Türk Hareket Partisi’nden oluşuyor. Bir başka ifadeyle, işin içinde hem Makedonlar, hem de Arnavutlar ve Türkler var. 

İnsanlar hata yapar, önemli değil. Önemli olan, hatada ısrar etmemektir. Makedonya hükümetinin mensupları da hata yaptılar. Ama bu hatalarından dönmediler. FETÖ yayın organına yapılan yardımı, geri çekmediler. Birkaç gün sonra Zaman Makedonya, tek taraflı olarak, bu yardımdan feragat etti. 

Aslına bakılırsa: Bu, Makedonya’nın, FETÖ’ye ilk ve tek desteği değil. Makedonya, birçok kez, samimiyet sınavını kaybetti. Mesela, bir devlet kurumu olan Makedonya Haber Ajansı, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra, Zaman Makedonya’ya reklam vererek, maddi destek sağladı.

Bitmedi: Makedonya’daki FETÖ mensupları, ellerini kollarını sallayarak bu ülkede dolaşıyor. FETÖ okulları, kursları, dernekleri, STK’ları da hiçbir zorlukla karşılaşmadan faaliyetlerine devam ediyor.

Buna karşılık: Türkiye, bağımsızlığını ilan ettiği günden itibaren, Makedonya’yı her alanda destekledi, destekliyor. Hangi iktidar olduğuna bakmadan ve hiçbir karşılık beklemeden, sürekli yardım ediyor. 

Bir örnek verelim: Türkiye, TİKA ve Yunus Emre Enstitüsü eliyle, bu ülkede eğitim, sağlık, altyapı ve kültürel alanda yüzlerce projeyi hayata geçirdi.

Bir örnek daha: Türkiye, Makedonya Ordusu’na, milyonlarca dolar değerinde askeri araç ve silah yardımı yapmıştır. Bu ülke ordusunda görev yapan askerlerin bot, üniforma ve teçhizatları bile Türkiye tarafından karşılanmıştır.

Durum bu olunca, ilk akla gelen şu anlamlı söz oluyor: Hiçbir iyilik cezasız kalmaz. Ardından, Söğüdün Erenleri isimli türkü: “Ah insan hile yapar mı? / Kapı bir komşusuna...”

Son sözümüz: Türk milleti birçok şeyi unutur ya da affeder. Ama canına veya devletine kastedenleri asla unutmaz. Onları destekleyenleri de… 

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23