• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ayhan Demir
Ayhan Demir
TÜM YAZILARI

FETÖ Yunanistan yapılanması

06 Aralık 2017
A


Ayhan Demir İletişim: [email protected]

Sayın Erdoğan, 7-8 Aralık’ta Yunanistan’a gidecek. Bu ülkeyi, 65 yıl aradan sonra, ziyaret eden ilk Cumhurbaşkanımız olacak. Ziyaretin arka planında, önemli gerekçeler var. Bunlardan bir tanesi: Yunanistan’daki FETÖ’cüler.

Yunan devletinin politikaları ve Batı Trakya Türklerinin mesafeli duruşu, FETÖ’nün bu ülkede taban bulmasını engelledi. Mesela, Balkanlar’daki birçok ülkenin aksine, Yunanistan’da ‘işadamları derneği’ kuramadılar, okul açamadılar. 

Yunanistan’daki FETÖ faaliyetleri Analiz Dershanesi ve Elit İngilizce Dil Eğitim Merkezi üzerine inşa edildi. Buradan seçilenler, Türkiye’de kendilerine bağlı okul ve üniversitelere yönlendiriliyordu.

Yunanistan, Türkiye karşıtı her terör örgütü gibi, FETÖ mensupları için önemli bir limandır. 15 Temmuz’dan sonra bu ülkeye kaçan FETÖ’cülerin sayısı binin üzerindedir. Piyade Kurmay Albay Sait Ertürk’ü şehit eden sekiz vatan haini de bu ülkede himaye ediliyor.

Gelelim bu ülkedeki FETÖ yapılanmasına…

1995-2000 yılları arasında ‘Yunanistan imamı’ Safi Ekmekçi idi. Daha sonraki yıllarda, FETÖ’nün beyin takımında yer alan, Recep Uzunallı ‘görevi’ devraldı. Uzunallı, Samanyolu televizyonu Ege bölge müdürlüğü ve Zaman gazetesi genel yayın koordinatörlüğü de yapmıştı.

Recep Uzunallı, 2013 yılında, terörist Gülen’in ‘İnsanlığın Özündeki Sevgi’ isimli kitabını Yunanca olarak yayınlattı. ‘Sevgi ve Hoşgörü’ (Agapi ke Anektikotita) isimli bu kitabı, Güney Kıbrıs Rum Kesimi’ne de gönderdi.

FETÖ lideri Gülen’e en yakın isimlerden Abdullah Aymaz da bu ülkeye sık sık gelmektedir. Aymaz’ın Yunanistan ilgisi, ‘vazifenin’ yanı sıra, aile bağlarına dayanıyor. Babasının izinden giden Ümmü Aymaz Dede, yirmi yıl önce Evren Dede ile evlendirildi.

Evren Dede, görünüşte, Azınlıkça dergisi ve ‘azinlikca.net’ isimli bir web sitesi üzerinden haber servis ediyor. Bu site, savcılık kararıyla, Türkiye’de yayına kapatıldı. Evren Dede’nin Türkiye’ye girişi de yasaklandı.

Her ne kadar Evren Dede kabul etmese de, FETÖ’nün, kurban ve ‘himmet’ gibi birçok organizasyonunda aktif yer aldığı biliniyor. Bir dönem bu ülkedeki yapılanmada yer alıp, asıl niyetlerini gördükten sonra ayrılan isimler, Dede’nin üstendiği rolü teyit ediyorlar. 17/25 Aralık sürecinde attığı / etiketlendiği mesajlar ve retweetleri de, Dede hakkında söylenenleri doğruluyor.

Evren Dede’nin babası Abdurrahim Dede ile ilgili ilginç bir anekdot da var. Hüseyin Gökçe, 2011 yılındaki Yunanistan seyahatine ait notlarda, Abdurrahim Dede’nin şu cümlelerini aktarmış: “Bu bölgede bilmem kaç yıldır Rumlarla iç içe yaşıyoruz. Günlük ve zaruri diyalogların dışında onlarla hiçbir yakınlığımız olmadı. Onlara bir şeyler anlatma gayreti taşımadık. Ta ki, Fetullah Gülen’in bize diyalog ve hoşgörü ufuklarını göstermesine kadar. O nasıl bir anlayış ve şuurudur ki, on yıldır burada Rumlarla aramızda inanılmaz güzellikler yaşanıyor. Eğer biz bu havayı 70 yıl önce yakalayabilmiş olsaydık buraların rengi çok daha güzel olurdu.”

Devam edelim.

Evren Dede’nin iki iş ortağı var: Aydın Bostancı ve Fatih Nazifoğlu. Bunlardan Aydın Bostancı, Yunanistan Eğitim Bakanlığı Din İşleri Genel Sekreterliği ve atanmış müftülükte danışmanlık yapıyor. Bostancı’nın, 29 Ocak 2014 tarihinde attığı tweet aynen şu şekilde: “Gülen Türkiye’nin İtibarıdır.”

Basın görünümü altında; FETÖ ile irtibatı Evren Dede, Yunan devletiyle bağlantıyı Aydın Bostancı sağlıyor. Yaptıkları yayınlarla, atanmış-seçilmiş müftülük sorununu körükleyip, tefrika oluşturuyorlar. Bu işten tek kazançlı çıkan: Yunan devleti. Velhasıl: Kâfir için oldukça kullanışlı bir şeye dönüşmüşler. Bundan daha acı ve tehlikeli ne olabilir?

FETÖ, bu ülkedeki konsolosluklarımızda da yuvalanmayı başarmış. Selanik Konsolosluğu’nda görevli Muavin Konsolos Muhammed Tan ve eşi memur Ceyda Tan, 2016 yılında deşifre olunca, kayıplara karıştılar. Ardından kaçaklar kervanına, tüm mallarını FETÖ’cü işadamı Mehmet Oruç’a satarak ortadan kaybolan, Gümülcine Konsolosluğu Muavin Konsolosları Davut Ocak ve eşi Derya Ocak eklendiler.

Gümülcine eski Başkonsolosu Mustafa Sarnıç, Muavin Konsoloslar Alper Atak ve Murat Ertaş da FETÖ soruşturmalarıyla, Dışişleri’nden atıldılar. Puro düşkünlüğü ile bilinen Evren Dede’nin, Mustafa Sarnıç ile sık sık ‘puro keyfi’ yaptıkları biliniyor. Sarnıç’ın, bu görüşmeleri, “Evrensel projeye hizmet” olarak ifade ettiğinin tanıkları var.

Bir şey daha: İskeçeli Salih Hacıhüseyin ve eşi de bu hain yapılanmanın Bükreş’teki mensupları arasında yer alıyorlar.

Son söz: İnsanlık, bir nasip meselesidir. Bu nasipten pay almamışlara, ağızlarının payı verilmelidir.

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23