• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Latif Erdoğan
Latif Erdoğan
TÜM YAZILARI

Hakk’ın hatırı yücedir

18 Mayıs 2019
A


Latif Erdoğan İletişim: [email protected]

Kılıçdaroğlu’nun lüks bir yatta gizli bir görüşme yaptığı günlerdir konuşuldu durdu. Acaba kiminle ne konuştu? Cevabı basit: Kılıçdaroğlu görüşmedi; sadece emri tebellüğ etti. Kendisine, eğer Ekrem seçilemezse valizlerini hazırla, denildi. O da olur efendim, diyerek emri tebellüğ etmiş oldu. Emri kim verdi? Daha önce CHP’ye genel başkan olmasını kim emretmişse yine onlar. Kılıçdaroğlu, siyaseten artık daha bir teferruat. Üzerinde fazla durmaya değmez.  

Hırsız eve girmiş, en kıymetli ne bulduysa onu çalıp kaçmış. Kendisi için daha az değerde olan şeylere dokunmadı diye hırsızın hırsızlığını kabullenmemek nasıl bir akıl yürütmedir, anlamak mümkün değil. Aynı zarfa koyduğumuz pusulalardan sadece İstanbul Büyük Şehir İl Belediye Başkanlığı pusulasında yapılan hırsızlıkları ve buna munzam gerçekleştirilen kanunsuzlukları, usulsüzlükleri böylesi düz bir mantıkla irdelemek yerine diyalektiğin en aptalcasına sarılmak, çaresizliğin ve suçüstü yakalanma psikolojisinin tetiklediği bir travmatik hal ya da FETÖ elebaşının kullanmayı ve başkasına isnat etmeyi çok sevdiği hâlbuki kendisinde en yoğun şekliyle bulunan anguaz denilen rahatsızlık olsa gerektir.

Bu kadar belge usulsüzlüğü, kanunsuzluğu ve hırsızlığı hançeresini yırtarcasına bağırırken hâlâ bizim aklımızla dalga geçmeye kalkanlar bu milletin engin feraseti karşısında kündeye gelip yıkıldıklarında pek çok şeyle beraber bu milletin aklıyla alay edilemeyeceğini de sonunda akıl etmiş olacaklar.

Yılını hatırlamıyorum. Bir zaman dokuma fabrikalarından birinde tuhaf bir hırsızlık olmuş ve gazeteler de yazmıştı. Adam bir top kaput bezini beline sarmış, tam kapıdan çıkarken, belindeki abartılı şişkinliği gören kapıdaki görevliler tarafından yakalanmış. Görevliler adamın beline sardığı kaput bezini almak için çekerken o da hem kendi etrafında dönüyor hem de “Allah Allah bu bezi benim belime kim sardı ki, benim hiç haberim yok” diye mırıldanıyor, yeminler ediyormuş. Adli soruşturmalar mutlaka derinleştirilmeli, şu anda olanlardan habersiz ya da olanlarla ilintisiz gibi görünmeye çalışanlar ve özellikle belindeki çalıntı oylarla rol kapmaya çalışmış siyasi aktörler de soruşturmaların kapsamına dahil edilmelidir.  

 Zaten işin FEFÖ ayağı ayan beyan ortada. Konuyla ilgili gözaltına alınanlardan ikisinin Halit Esendir, Sadettin Başer ve İsmail Cingöz gibi müseccel FETÖ militanlarıyla elli defadan fazla telefon görüşmesi yaptıkları kanıtlanmış durumda. Halit, Sadettin, İsmail gibi isimler ara istasyon. Son durak FETÖ elebaşı. 

Oy hırsızlığı ilk gündeme geldiğinde, böylesi organize hırsızlığı ancak FETÖ yapabilir, demiştim. Soruşturma derinleştikçe dediklerimizin isabeti bir bir günyüzüne çıkıyor. Sakın bu deşifre ile onların geri çekilip hırsızlıktan vazgeçeceklerini sanmayın. Eğer ciddi teknik önlemler alınmazsa bunlar önce yaptıkları neler varsa hepsini yeni şartlara uyarlayarak tekrar yapacaklardır.

Dış güçlerin Güneydoğuyla ilgili bütün hain plan ve emelleri kursaklarında kaldığı gibi, İstanbul seçimlerini sıçrama taşı yaparak başka alanlarla ilgili kurguladıkları bütün hain plan ve düşünceler de seçimin yenilenmesi kararıyla kursaklarında kaldı ve kalacak. Bazı dost bildiğimiz, aklı başında sandığımız zevatın da oynanmak istenen oyunu görememeleri ve bu sebeple hain emeller güdenlerle aynı siyasi safı paylaşmaları esef verici olsa da onların heveslerinin kursaklarında kalmasını önleyecek güçte ve ölçekte değildir. Zaten seçim sonrası yaşayacakları hezimet onların da intibaha gelmelerini sağlayacak ve pek çoğu itibariyle onları yuvalarına geri döndürecektir. Evet, iş Devlet Bahçeli’nin dediği gibidir: İstanbul seçimi bir beka meselesidir.  

Ramazan ayındayız. Bu ay ve çağrıştırdıklarıyla ilgili yüzlerce konu varken ve biz de bu konularla ilgili yazılar yazabilecek durumdayken şu yazdığımız konuya öncelik vermemiz elbette siz engin ferasetli okurlarımız tarafından da konunun önemi ve ciddiyeti açısından takdir edilip değerlendirilmiştir.

Bu vesile ile diyorum ki, daha önce Ak Partiye, MHP’ye ya da Cumhur İttifakı bütünlüğüne oy veren kardeşlerimiz, bu seçimde hangi sebep ve saikle olursa olsun Cumhur İttifakına oy vermemişse hatta muhalefete oy vermişse tavrını tekrar tekrar gözden geçirsin, milli birlik, beraberlik ve bekamızı tehdit eden her türlü dış ve iç mihrakların oyununa geldiği gerçeği ile yüzleşsin ve tekrar edilecek seçimde mutlaka Cumhur İttifakı lehinde olmak üzere oyunu kullansın. Maddi manevi bütün değerlerimiz adına henüz çok geç olmadan, basit kırgınlıkları, kişisel ve sübjektif alınganlıkları bir tarafa bırakarak “Hakk’ın hatırı yücedir” diyelim ve mutlaka bu kararlılıkla sandığa gidelim.

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23