• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Sedat Yılmaz
Sedat Yılmaz
TÜM YAZILARI

Dünya “korumacılık”la sorunlarını aşabilecek mi?

24 Haziran 2018
A


Sedat Yılmaz İletişim:

Bugünlerde iyiden iyiye yüzünü gösteren, içinde “kur ve faiz”in de olduğu ticaret savaşlarının boyutunu kimse kestiremiyor ve nereye varacağını merak ediyor.

Uluslararası ticarette alevlenen bu savaşın dünyayı kısa zaman sonra yüksek işsizlik, enflasyon ve üretimsizliğe götüreceği ve yeni bir küresel krize taşıyacağını söyleyenlerin sayısı oldukça fazlalaştı. Ekonomilerde enflasyon ve işsizliğin beraber yükseldiği stagflasyonun, kapıda olduğu yolundaki yorumların sayısı da azımsanmayacak derecede.

Bir önceki yazımda, “Siyasi ve askeri alanlarda kutuplar arası operasyonlar,  ekonomide ticaret ve pazar kapma savaşları, gelişmiş ülkelerin rezerv para ve faiz hegemonyası, küresel terör, uyuşturucu ve insan ticareti öne çıkan kaygan zeminler…” diyerek mevcut küresel oluşumun ve anlayışın değişmediği sürece insanlığın sorunlardan kurtulamayacağını ifade etmiştim…

***

Evet, küresel düzen, acı sonunu göre göre “kur ve faiz destekli” para politikalarına reel sektörü de ekledi. Ticaret savaşları artık kur ve faiz maskesini çıkıyor, “korumacılık” maskesini takıyor. Daha da açacak olursam, küreselleşme ile birlikte dünyada güvenin azalması sonucu gelişmiş ve gelişen ülkeler, sorunlardan çıkış yolunu büyük bir ihtimalle “korumacılık” olarak seçecek…

Haziran 2018 tarihi itibariyle ticaret savaşlarında “reel sektör” ayağının resmen başladığını duyurmakta fayda var. Son hamle yine ABD Başkanı Donald Trump’tan geldi… Trump, Avrupa Birliği ülkelerinden ithal edilen araçlara yüzde 20 gümrük vergisi uygulayacağını ve söz konusu araçları ABD’de üreteceklerini açıkladı.

Geriye doğru bakacak olursak, aslında söz konusu savaşların temelinde, 1980 sonrasında başlayan küreselleşme politikalarının sektörlere olumsuz etkisi ve devamında ortaya çıkan 2008 küresel krizi yatıyor. Ancak bahsettiğim sebepleri doğuran ana unsurun, Bretton Woods sistemi olduğunu hatırlatmak isterim. Dolayısıyla sadece kendi için çalışan sistemin dış ticaret kısıtlamalarını ortadan kaldırdığı iddiası tamamen safsata!

***

Evet, sözkonusu sistemle, dünya ticaretini dizayn etme, haksız rekabeti önleme, ticaret savaşlarını engelleme amacıyla tesis edilen Uluslararası Para Fonu (IMF), Dünya Bankası ve sonra eklenen Dünya Ticaret Örgütü üzücü ki, bugünkü küresel kargaşayı hazırlayan baş mimarlar…

Öyle ki, söz konusu sistem, rekabet kurallarını bile hiçe sayarak sürekli borçlandırdıkları ülkeleri bir pazar ve paradan para kazanma mekanizması olarak görüyor…

Mesela gelişmiş ülkeler fazla ihracat yapabilmek için para birimlerini düşük tutarken diğer taraftan da ellerindeki karşılığı olup olmadığı bile şüpheli küresel sermayenin çok azını doğrudan, çoğunu portföy yatırımlarıyla ihracat yaptıkları ülkelere basıyor… 

Nitekim, Dünya Ticaret Örgütü’nü gelişmiş ülkelerin menfaati için bir baskı aracı olarak kullanan Bretton Woods’ın “serbest ticaret üflemeleri” de göz boyama… Bir düşünelim, Bretton Woods’ın kurucusu ABD gerçek manada ticaret istese Trans Pasifik ve Trans Atlantik anlaşmalarını iptal eder mi? Kuzey Amerika Serbest Ticaret Anlaşması’nı (NAFTA) yeniden müzakere etmeye zorlar mı?

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23