• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Sedat Yılmaz
Sedat Yılmaz
TÜM YAZILARI

Böyle mümtaz kâfileye katılmak ister misiniz?

16 Kasım 2018
A


Sedat Yılmaz İletişim:

“Sürdürülebilirlik” bugün birçok alanda en çok kullanılan mefhumlardan biri. 2000 yılından itibaren iş modeli anlayışı olarak icra etmeye çalıştığımız “sürdürülebilirlik” ile beraber günümüzde “kapsayıcı finansman” adıyla yeni bir akım da yavaş yavaş iş dünyamıza girdi giriyor... Kalkınma perspektifi açısından geleceği yakalama şeklinde algılanan “kapsayıcı finansman” artık gelişmenin en kuvvetli iş yapış modelleri arasında zikrediliyor.

Dünya mezkûr modeli, “sürdürülebilirlik” ruhuyla anlama, benimseme ve özümseme aşamasında. Zirâ ülkeler veya şirketler sürdürülebilir büyümede, “kapsayıcı finansman” anlayışını, iyileşmeyi ekonominin en alt kesimlerine ve birimlerine kadar yayma fırsatı olarak görüyor.

“Kapsayıcı finansman” içinde; kalkınma var… İstişare müzakere, müşareke var… İnovatif yaklaşımlara destek var… Çevre var, sosyal birliktelik var… Daha doğrusu modelin merkezinde insan ile birlikte toptan reel büyüme var… Hatta söz konusu modelde, gelişen ülkelerin ve şirketlerin en büyük sorunlarından biri olan kur riskinin olumsuz etkilerinden korunmanın yollarını gösteren argümanlar var.

Türkiye’nin gözbebeği Türk Hava Yolları (THY), sürdürülebilirliğin yanında yeni uluslararası bir iş yapış şekli olarak yaygınlaşan “kapsayıcı finansman” modelini sanki kendine has şekilde yoğurmuş, ortaklarıyla birlikte çoktan uygulamaya başlamış...

Nereden anladın, diye soracaksınız!

Bu yılın Mart ayında görüştüğümüz THY Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı M. İlker Aycı, aslında kapsayıcılık ile ilgili mesajlarını bizimle daha o gün paylaşmış da haberimiz olmamış! Daha bugün farkına varıyoruz!

Başkan Aycı, bahsettiğim gün THY’nin iş yapış modeli “şerefiye”yi anlatırken, “Ortaklarımız, yani bizimle iş yapanlar ciddi nakit akışının içine girmiş oluyor. Şimdi söz konusu modeli çalıştığımız birçok alanda yapmak istiyoruz. Bakarsınız şapkadan tavşan bile çıkarabiliriz…” demişti.

İlker Başkan’ın sözlerinden anladığım şu:

THY sâdece yolcu ve kargo taşımacılığıyla değil, personeli, geniş dünya mutfağı, konaklama, seyahat, mevcut partnerleri, gelecekte yapacağı farklı ortaklıklar ve diğer inovatif hizmetleriyle standartların daha da üzerine çıkma mesajları veriyor…

Milli hava şirketimizin Başkanı, özellikle, “Bu dijital çağda büyüme yolunda bilgi toplumu trenini kaçırmadığımız gibi üstüne koyarak hedeflerimize emin adımlarla yürüyoruz” demek istiyor.

***

Evet THY’nin farklı bir özelliği daha var… Hizmet ihracatında son 10 seneye damgasını vurmuş... 2008 yılından bu yana ihracat şampiyonluğunu kimseye kaptırmıyor… İstanbul Havalimanı’nın açılmasıyla şampiyonluğunu gelecek yıllarda da perçinleyeceğini tahmin ediyoruz.

İlker Başkan, sâdece Türkiye’nin en büyük ihracatçısı THY’nin başında iyi bir yönetici değil, aynı zamanda Hizmet İhracatçıları Birliği’nin de başarılı başkanı.

Birlik; yazılım, turizm, yurtdışı müteahhitlik, yük ve yolcu taşımacılığı, dizi-film, sağlık, danışmanlık gibi hizmet alanlarında ihracat yapan firmalardan oluşmuş.

İlker Başkan, öyle bir sinerji oluşturmuş ki, THY’deki iş yapış anlayışını Hizmet İhracatçıları Birliği’ne de taşımış. İhracatçı Başkan’ın bir de devâsa sevdâsı var… Türkiye’ye en yüksek kalitenin yanında çokça döviz kazandırmak… Anti parantez, hizmet ihracatı bugün 50 milyar dolara yaklaşan rakamıyla toplam ihracatın dörtte biri.  

Diğer taraftan Ağustos ayına göre yüzde 11,1 seviyesine ulaşan ve gençlerde yüzde 20,8’leri gören işsizlik verilerini düşününce istihdamın yarısından fazlasını elinde bulunduran hizmet sektörünün ve bilhassa hizmet ihracatının ne kadar önemli olduğu ortaya çıkıyor.

Dolayısıyla şâyet ülkeye kur ve faiz riski olmayan döviz çekilmek isteniyorsa 2023 yılı için 150 milyar doları gözüne kestiren hizmet ihracatçılarının önünün ardına kadar açılması gerekiyor... Onlar en iyi şekilde motive edilmeli… Şirket veya çalışan bazında sayıları artırılmalı… Hizmet İhracatçıları Birliği kamu ve özel her kesimden en üst seviyede destek bulmalı, diyorum.

***

Başkan Aycı, bu vesileyle bu hafta içinde Hizmet İhracatçıları Birliği ekibini topladı… Bahsi geçen konuları birinci elden görüşmek ve ihracatta çıtayı en üste koymak üzere ekibiyle birlikte Ankara’da bakanlıklara yönelik geniş çerçeveli temaslarda bulundu.

Birlik Başkan Yardımcısı Ahmet Akbalık, yönetim kurulu üyeleri Mehmet Erdoğan, Mehmet Fatih Aksoy, Mustafa Aydın, Salih Zeki Çakır, Fatih Volkan Kazova, Kamil Orman, Emre Eldener ve Ömer Gülen’den oluşan heyet, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ve Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk tarafından kabul edildi. Kabullerde ülkenin içerisinden geçtiği zorlu süreç ve söz konusu zorluklara karşı verilen mücadele mevzuları dikkat çekti.

Hizmet İhracatçıları Birliği’nin yaşanan bu zor döneme karşı aktifliğini hiçbir zaman kaybetmediğini, ayrıca Birlik olarak mezkûr dönemin aşılmasına katkı vermekten şeref duyduklarını dile getiren Başkan Aycı, görüş alışverişlerinde kapsamın daha da genişletilerek gerek bakanlık gerekse iş ortaklarıyla istişarelerde bulunmada agresif olacaklarını dile getirdi.

İlker Başkan’ın ziyarette ihracata daha büyük bir ivme kazandırabilmek adına hizmet sektöründe seferberlik başlattıklarını ve hâlen 50 milyar dolar olan hizmet ihracatını 2023 yılı için 150 milyar dolara çıkarmayı hedeflediklerini söylemesi ise müjdenin en güzeli oldu...

THY ve hizmet ihracatçıları bu yolda kararlı… Böyle mümtaz kâfileye katılmak ister misiniz?

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23