• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Mehmet Koçak
Mehmet Koçak
TÜM YAZILARI

Trump’ın eşkıyalığı Kılıçdaroğlu’na ümit oldu

09 Şubat 2019
A


Mehmet Koçak İletişim: [email protected]

Kılıçdaroğlu ile ittifakın gizli – açık ortakları, dış mihrakların Türkiye ekonomisini yavaşlatmak amacıyla sürdürdüğü operasyonların sebep olduğu hayat pahalılığı üzerinden seçimlerde başarı elde edeceklerine inanıyor.

Bu seçimler yerel seçim olduğu için hükümet değişimine sebep olmayacak. Ancak aynı zevat, yerel seçimlerde ciddi bir başarı elde edilmesi halinde hükümet değişimi konusunda zorlayacakları eylemler başlatmayı planlıyor.

Hatta dış baskı veya ani müdahalelerle Başkan Erdoğan’ı devirip Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine son vermeyi ihtimal dahilinde hesaplamaktadır. 

Kılıçdaroğlu ve ittifak ortaklarının dış güçlerin baskı ve ani müdahalelerinden kastettikleri ABD’nin ‘haydut’ Başkanı Trump’ın Venezuela’ya yönelik eşkıyavari tavrıdır.

Eşkıyadan medet umma ahlaksızlığı

Kısa bir hatırlatma ile devam edelim.

ABD’nin ‘haydut’ Başkanı Trump, Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro’yu azletti ve yerine Juan Guaido’yu Venezuela’nın geçici devlet başkanı atadı.

Yani Venezuela halkının tercihi veya anayasal kuruluşlarından yargı kararı değil, ABD’nin haydut Başkanı Trump, seçilmiş başkanı görevden alıyor ve yerine işbirlikçi bir haini atıyor. 

Bazı Latin Amerika ülkeleri ve AB üyesi ülkeler de ABD korkusundan bu hukuk dışı atamayı onaylayarak suça ortak oluyor.

Bu müdahale ve bu müdahaleyi tanıma girişimi Venezuela’yı iç savaşın eşiğine sürükledi. Ülke resmen taraflar ve karşıtları olarak ikiye bölünmüş durumda. 

Haydutluğun meşrulaşması ve hukukun üstünlüğünün hiçe sayılması anlamına gelen bu müdahaleyi tanıma ABD’nin bir eşkıya devlet olduğunu ve bu kararı tanıyanların ise haklıya değil, korkulara ve çıkarlara teslim oldukları açık ve net görülmektedir.

Ayrıca bu beynelmilel hukuk ve devletler sözleşmesi beyannamesine göre suç olan bu müdahale ve tanıma, milletler tarihi ve demokrasi adına utanç verici bir gelişme olmakla beraber dünyayı derinden sarsan, korku ve endişelere sebep olan bir gelişmedir.

ABD, Venezuela’nın içişlerine müdahalesi dünyada çeşitli tepkilere yol acarken, seçimlerde başarı gösterip ülkelerindeki iktidarın meşru sahibi olamayan siyasiler için ise yeni bir ümit kaynağı oldu.

Bizim ülkemizde de bu haydutça müdahaleden heyecan duyanlar oldu. 

Sandıkta deviremedikleri Başkan Erdoğan’ı bu yolla devre dışı bırakılabilecekleri konusunda ümitlendikleri gizli kulislerde dillendirilmeye başlandı bile. 

9 seçim kaybeden Kılıçdaroğlu ve ekibi ABD Başkanı Trump, Erdoğan’a Venezuela’daki gibi “Ben seni tanımıyorum. Kemal Kılıçdaroğlu’nu geçici Başkan ilan ediyorum” diyerek müdahale edeceği ümidi ve gizli bir beklentisi var. 

Bunun en bariz örneği bu hukuk dışı müdahaleyi kınayan CHP ve ittifak içinde olduğu HDP, İP ve SP tarafından bir açıklama yapılmamış olmasıdır. 

‘Haydut’ Trump’ın Türkiye’ye yönelik böyle bir operasyon yapma şansı yoktur. 

Çünkü Türkiye ve Türk Milleti bir başka ülkeye ve millete benzemediğini tüm dünyaya 15 Temmuz’daki FETÖ ihanetinde göstermiştir. Yani denendi ama yemedi. Türk devleti ve milleti bu ihanete bir Osmanlı tokadı indirmiştir. 

Üzücü olan şer ittifakı içindeki ülkücüyüm diyenlerin gafletidir

ABD öncülüğündeki güç odakları Başkan Erdoğan’ın teslim olmayan ve sorgulayan, haksızlıkları eleştirerek dik duruş sergileyen tavrından rahatsızdır.

Ülke içindeki ‘Erdoğan karşıtları’nı ümitlendiren işte bu rahatsızlıktır. 

Kılıçdaroğlu’nun ittifak içindeki gizli-açık ortakları iktidar olma gibi bir şansları yok. 

Dokuz seçim kaybetmiş Kılıçdaroğlu’nun ise zaten başka bir yolla Türkiye’de iktidar olması mümkün değildir. 

Terör örgütü PKK’dan aldığı emirler doğrultusunda hareket eden HDP ile gizli ittifaklar kuran, YPG’ye terör örgütü diyemeyen, Türkiye’yi teslim almaya kalkışan FETÖ’nün 15 Temmuz ihanetini ‘kontrollü darbe’ diyecek kadar şirazeden çıkan Kılıçdaroğlu’nun dış mihraklar ile işbirliğini mubah kabul etmesi ve  ‘haydut’ Trump’ın Venezuela’nın içişlerine müdahalesini kınamaması ve benzer bir müdahalenin Türkiye için doğru olacağına inanması ile bu konuda bir beklenti içine girmesinden daha normal ne olabilir.

Haksızlığı hak kabul edenlerden hakkı talep etmek hakka hakaret olacağı gibi demokrasiyi içselleştiremeyenlerden de demokratik bir tavır beklemek, demokrasi ve değerlerine hakaret olur. 

Şahsen ben, HDP, FETÖ ve CHP’lilerin siyasi vatana ihanet derecesindeki eylem ve söylemlerinden alınmıyor ve endişe etmiyorum. 

Beni rahatsız eden, İP içinde rahmetli Başbuğ Türkeş’in öğretilerine riayetsizlik ederek, geçmişte nefret ettiklerine benzeme yarışına giren ve hâlâ ülkücülük ve milliyetçilik iddiasındakilerin gafletidir. 

Bu gelişmeler sonrasında herkes düşünmeli ve kendine yakışanı yapmalıdır.

Unutulmasın ki, yanlışlardan dönmek de bir erdemliktir.

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23