Fuat Sezgin (2)

Fuat Sezgin (2)

HÜSEYİN ÖZTÜRK

Dün Fuat Sezgin Hocanın hayat hikâyesi yarım kalmıştı. O kadar ilginç bir kader ve nasibi var ki, tamamını hakkında yazılan kitaplardan öğrenmek mümkündür.

Prof. Dr. Fuat Sezgin, Almanya’da kurduğu İslam Bilim Tarihi Müzesi’nin bir benzerini kendi vatanında, İstanbul’da kurmaya karar verir.

Hedefi, kendi medeniyetimizin bu olağanüstü başarılarını ve Müslüman bilim adamlarının ilimler tarihine katkılarını daha somut şekilde görmelerini sağlamaktır.

Türkiye’ye dönerek müzenin hazırlıklarına başlar. Nihayet kendi ülkesinde, kendi milleti için sarf ettiği bu çaba ve emekleri neticesinde yıllardır hayalini kurduğu İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi’nin açılışı 25 Mayıs 2008 tarihinde gerçekleşir.

Müzenin yerini hatırlatalım. Gülhane Parkının içerisindedir. Müzeyi görmeden ne Fuat Hoca ne de İslam âlimleri anlaşılabilir. “Bizden adam olmaz” sözünü tarihe gömen hakikat yüklü muhteşem bir müzedir.

Müzenin açılışı, dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yapılır. Müzede 800’ü aşan eser mevcuttur.

İslam bilim tarihi alanında kurulan müzede, Müslüman bilim adamlarının yüzyıllar boyu insanlığa armağan ettiği icat ve keşifleri kapsamlı şekilde sergilenmektedir.

Ayrıca yine Fuat Hoca tarafından müzedeki aletleri tanıtan 5 ciltlik İslam’da Bilim ve Teknik adlı katalog eser bulunmaktadır. Müzenin açılışında hoca şunları söyler:

•

“Evvela Allah’a hamd ediyorum. Bu müzenin İstanbul’da açılması, kendi medeniyetimize karşı yanlış görüşlerin ve bilgisizliklerin değişeceğine inanıyorum.

İslam medeniyetinin ne kadar yüksek bir medeniyet olduğunu, bilimler tarihinde ne büyük bir yer işgal ettiğini milyonlarca insan bu müze sayesinde görecek.

Buradaki eserler, Frankfurt Üniversitesi’nde 26 yıl evvel hazırlamaya başladığım müzede yer alan eserlerin kopyası olarak gelmiştir.

Burada gösterdiğimiz aletlerin yüzde doksan beşi bugüne kadar gelememiş, kaybolmuş sadece tarifleri kitaplarda bulunmuş aletlerden ibarettir.

Bu aletleri ortaya çıkarmaya başladığım zaman ancak beş-on aleti ortaya çıkarabileceğimi zannediyordum.

Zamanla iş gelişti, ortaya çıkardığımız aletlerin sayısı sekiz yüze kadar çıktı, hatta geçti. Bu benim için ulaşılmaz bir rüyaydı.

Gülhane Parkı’nda tesadüfen gördüğüm bu bina, rüyamın gerçekleşebileceğine beni inandırdı. Başta Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere hükümetimiz buranın müze olması için büyük kolaylıklar gösterdi.

Aletlerin büyük kısmını bizim enstitümüz hediye etti. Yüzde yirmisini de devletimizin finansmanıyla sağladık. Bir de tabii binanın onarımı hususunda masraflar oldu. Bütün bunları devletimiz cömertçe karşıladı.

•

Yazıyı bir başka bilgiyle noktalayalım:

Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı, Prof. Dr. Fuat Sezgin ve Dr. Ursula Sezgin Bilimler Tarihi Kütüphanesi Yazma Eser Koleksiyonundaki yazma ve Osmanlıca nadir matbu eserlerin tamamı dijitalleştirmiş.

Kataloğu da hazırlanan koleksiyonun tamamı, dün itibariyle Yazma Eserler Kurumu Başkanlığının resmi sayfası http://yek.gov.tr adresinden erişime açıldı.