Devletlerin yapamadığını…

Devletlerin yapamadığını…

Ali Akben

Değerli okurlarım, hangi çağda yaşadınız diye bir soru sorulsa cevabı teknoloji ve iletişim çağında deriz.

Bu çağda yaşıyor olmak hiçbir şeyin gizli kapaklı kalmaması demek aynı zamanda.

İki yıla yalkaşan bir süredir Gazze’de yaşanan katliam ve kıyıma dünya milletlerinin vicdani kıyamı ve son BM toplantısında devlet başkanlarının yaşanan soykırıma karşı takındığı tavır elbette takdire şayan.

Yahudilerin de artık yeter dediği bu insanlık dışı soykıyımı inatla devam ettiren Netanyahu iti, tasmasını elinde tutan sarı gavurdan aldığı cesaretle sapık inancı uğruna ortadoğuyu kana bulamak için her türlü kepazeliği yapıyor.

Hakmış, hukukmuş, adaletmiş, uluslararası ilişkilermiş hepsini çiğneyerek verdiği mesaj açık ve net.”beni kimse durduramaz.”

Sadece ortadoğu ülkelerini değil, dünyanın birçok ülkesinin devlet başkanlarını göbeğinden bağlayarak susturan Netanyahu itinin dünyaya saldığı korkuyu yenen insanlığın başlattığı vicdani kıyam karşısında pes edeceğine inanıyorum.

Çünkü bir kere vicdanlar iletişime geçti mi gerisi gelir ve gelmekte olan da geliyor zaten.

Bir gemi ile başlayan bu kıyamın önümüzdeki günlerde yüzlerce gemi ile ve tüm dünyadan akdenize açılacağının emareleri görünmeye başladı.

200 dünya devletinin yapamadığını 200 gemide binlerce aktivistin yapacağına ve bu soykırıma yeter artık diyerek son vereceğine inanıyorum. Ömümüzdeki günlerde bunun gerçekleştiğini de göreceğiz inşaallah.

Sarı gavur ve soykırımcı itinin ipe un seren ateşkes anlaşması teklifinin de düzmece olduğuna inanıyorum. Amaç kesinlikle belli. Üzüm yemek değil, bağcı dövmeye niyetliler ama heveslerinin kursaklarında kalacağına da inanıyorum.

Karşılarında ölümü öldürmüş bir millet var. Topraklarına musallat olmuş ve seksen yıldır kan kusturan bu iflahı, islahı zor sapkın güruhun gargat ağaçlarının arkasında değil, musalla taşına koyup başları ezilerek yok olacaklar.

Hamas mücahitlerini yenmenin imkânsızlığını gören sarı gavur ve iti şimdi yeni entrikalar ve oyalama taktikleri ile durumdan vazife çıkarmaya çalışsa da nafile.

Vicdanlar uyandı. Tüm Ülkelerin meydanlarına fevç fevç toplanıyorlar. Yeni filoların hazılıkları yapılıyor. Yüzlerce gemi ile Gazze kıyılarına doğru vakur bir şekilde sadece insani yardım için vicdanını kalbinde taşıyan insanlar sırada.

Gazze seferleri başladı bile. Korkuyu korkutmuş ölümü öldürmüş ne kadar çok insan varmış, bu vesile ile bunu da gördük.

Devlet başkanları laf ebeliğine devam ededursun, Gazze aktivistleri var artık. Tamamen sivil, tek amaçları hemcinslerinin daha fazla zulme maruz kalmaması.

Sadece Gazze’nin değil, insanlığın yeni umudu.

Sadece Netanyahu iti değil, ona arka çıkan açık-gizli tüm kuklalar korksun. Bundan sonra gerçekten hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.

Sumudla açılan umudu elinin tersi ile iten zalim Netanyahu sadece aktivistlerin nefretini kazanmadı. Aktivistleri serbest bırakmak zorunda kalarak tükrüğünü yalamak zorunda kaldı. Bu zillet şimdilik ona yeter.

Özel bir uçakla dün ülkemize getirilen 137 aktivist yaşadıkları gayrı insaniliği anlatarak siyonizmin acımasızlık örneklerini anlatacak ve tüm dünyaya haykıracaklar.

Hamas mücahitlerinin esir takasındaki tutum ve davranışları tüm dünyada dikkatle takip edimiş ve büyük takdir toplamıştı.

Siyonizmin acımasızlığına İslamın ise hoşgörüsüne daha çok örnekler göreceğiz.

Rabbim daha güzel günler görmeyi nasip eylesin. Dünya milletler topluluğu hayırlı olsun. Niyetle akıbet kardeştir.

Akıbetimiz hayrolsun.

Bu haftalık da bu kadar.

Kalın sağlıcakla.