• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Nusret Reşber
Nusret Reşber
TÜM YAZILARI

Bir bardak çay ücreti…

30 Mart 2023
A


Nusret Reşber İletişim:

 

Aylar öncesinden geleceği müjdelenen af ve mağfiret kapısı, on bir ayın sultanı ramazanın bir haftasını geride bıraktık.

Heyecanla beklenilen bu mübarek ayın feyzinden kim ne kadar faydalandı acaba?

Rahmet ve mağfiret kaynağı ramazan ikliminden istifade edebilene ne mutlu!

Edemeyene, dahası fark edemeyene, Cebrail (a.s.)’in Efendimiz (s.a.s.)’e bildirdiği şekliyle, “yazıklar olsun!”.

Fazla kalabalıklara dalmasak da evden işe, işten eve gidene kadar sokak ve caddelerde gördüğümüz, rastladığımız insan(!) manzarasından (istisnalar hariç) sanki ramazan diye bir ay bu memlekete uğramamış gibi…

Kafeler, lokantalar, eğlence merkezleri, hâlâ dışarıya taşmış şekilde tıklım tıklım…

Yürüdüğün yolda dahi insanın yüzüne üflercesine hayâsızca sigara tüttürülmeler yok mu? Allah’a isyanın revaçta olduğu mekânlarda bela ve musibetler gelmese dahi Allah’ın rahmetini bekleyemeyiz herhalde.

Allah’ın rahmetinin eksik olduğu veya hiç uğramadığı yerde de (Allah muhafaza) ne beklenir siz tanımlayın!

Bir taraftan, “Rabbim uyanıklıklar versin” diye dua ederken diğer taraftan da hadiste geçen, “Ramazan ayı girdiği halde ondan hakkıyla istifade ederek Allah’ın af ve mağfiretini kazanamayana yazıklar olsun (burnu yerde sürünsün)!” demekten de duramıyor insan.

Belki de oruçla, namazla Rabbine kulluk ettiğini düşünen bizlerin kabahatidir bu en çok.

Bizler imanımızın, kulluğumuzun rengini sokaklarımıza veremiyoruz…

Tuz misali içimizde olanı ya da içinde olduğumuz yeri tuza çeviremiyoruz...

AZ DA OLSA DEVAMLI OLAN…

Muhasebecilerin çeşitli dönemlerde farklı defterler tuttukları gibi maddi imkânları yerinde olan zengin Müslümanlar da özellikle zekât ve infaklarını ramazana göre ayarlarlar.

Zira ramazanda yapılan hayırlı amel, diğer vakitlerdekinden daha faziletli olduğu gibi onda işlenen hata ve günahlar da katmerlidir.

Allah resulü (s.a.s.), “İmânen ve ihtisâben” ifadesini kullanıyor, “Kim inanarak ve karşılığını yalnızca Allah’tan umarak Ramazan orucunu tutarsa geçmiş günahları bağışlanır” buyuruyor.

Bu yüzden inanan bir Müslüman da kendisine, özellikle önemli kararları almasına ramazanı seçmeli…

Yılbaşında ve bilhassa Hicri yılbaşında olduğu gibi ramazan ayı da önemli kararlar almak için ele geçmez bir fırsat.

Efendimiz, “Allah katında amellerin en sevimlisi hangisidir?” diye sorulduğunda,  “Az da olsa devamlı olanıdır” buyurduğunu biliyoruz.

Bu hadis ışığında olsa gerek Ramazan Kayan hoca Milat’taki köşesinde “Yıllık Plan”ı şöyle özetlemiş. Çok hoşuma gittiğinden paylaşıyorum.

“Küçüğü küçümsemeden... Alışkanlıkların ötesinde açılımlarla... Rutinin dışında bir ruhla... Riyasız, reklamsız, rol yapmadan, poz vermeden, imajı karizmayı işin içine katmadan, prestij kazanma hesapları yapmadan rıza ve rıdvana odaklanarak rabbani bir duruşla basit ve kolay işler yapmaya çalışalım...” diye buyuran Kayan hoca şöyle devam ediyor:

“Küresel sorunları, toplumsal krizleri, politik ideolojik kavgaları bir süreliğine erteleyelim... Biraz da kendimize gelmek, kendimizi bulmak, kendimiz olmak için kendimize bir şeyler söylememiz, kendimizi ikna etmemiz gerekiyor...

Yeni yılımızı planlarken kısa da olsa not düşmek istedim...

Bir... Her gün ama mutlaka her gün kesintisiz günde bir sayfa Kur’an-ı Kerim’i meali ile birlikte okumak... Ömrümüzün son gününe kadar hiç aksatmadan... Günde sadece beş dakika ayırmamız yeterlidir... Görelim hayatımıza ne güzellikler katacak…

İki... Beş vakit namazı düzenli kılanlar için söylüyorum, namaz kılmamız yeterli değil yüzde sekseni namaz kılmayan bir toplumda namazı nasıl sevdirebiliriz? Bir yıl boyunca secdeyi sevdirebileceğimiz bir kişi ile ilgilenmek... Bizi seven, bizi sayan, etkili olabileceğiniz bir kişiye özelde zaman ayırmak...

Üç... İnfak bilincini, iyilik ruhunu disipline etmek adına, günde bir bardak çayın bedeli neyse, özelimizde bir infakfonu oluşturmak... Sadece günde bir bardak çay ücretini infak için ayırabilmeliyiz... Nefsin cimriliğini aşabilmek için...

Dört... Her gün gariban bir Müslümanı, yalnızı, kimsesizi telefonla aramak... Sadece bir dakika ayırmamız yeterli... Bir selam ile bazen dünyalara bedel dualar alırız…

Beş... Her gün en azından bir vakit namazı camide cemaatle birlikte kılmayı hedeflemeliyiz... Kardeşliğe, vahdete, ümmet bilincine katkısının kelimelerle ifadesi zor...

Evet, küçük dokunuşlar belki de büyük oluşların müjdesi olacaktır…”

Ramazan hocanın maddelediği prensip ve kararları bizler kendimize göre daha az ve öz veya çoğaltarak düzenleyebiliriz.

Ama ne olursa olsun bir daha kavuşacağımıza garanti veremeyeceğimiz bu mübarek ayı, önümüzdeki bin aydan daha hayırlı Kadir Gecesini önemli adımlarımıza fırsat bilelim. Ve yarın değil, bugün başlayalım bir yerden…

Daha fazlasını yapabilen yine yapsın. Ama en azından bizi bıktırmayacak, uzaklaştırmayacak küçük adımlar atmayı ihmal etmeyelim. Resulullah (s.a.s.) efendimizin belirttiği gibi, farz ibadetlerimizi aksatmadan ayrıca “Az da olsa devamlı olan” hayırlı amaller edinelim. 

Rabbim, ramazan ayını af ve mağfiretimize vesile olacak güzel ve hayırlı ameller/planlar yapmayı nasip eylesin inşaallah!

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

M.Ali

cömert olanlardan oluruz. iyi ki geldi ramazan ayı gıybet, dedikodu, haset,kıskançlık, yapmıyoruz.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23