• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Hüseyin Öztürk
Hüseyin Öztürk
TÜM YAZILARI

Barbaros Hayreddin Fransa Nis’de

19 Ekim 2018
A


Hüseyin Öztürk İletişim: [email protected]

Fransa’nın Nice (bundan sonra Nis olarak geçecek) sahil şehri olması hasebiyle tarihin hep ilgi odağı olmuş.

Çeşitli ülkelerin katıldığı dizi fuarında dolaşırken, “tarihi yapımlar var mı” diye baktığımızda pek rastlayamadık.

İTO Başkanı Şekip Avdagiç’le sohbet ederken, Türkiye gibi insanlığa karşı sorumluluk üstlenebilen ülkelerin, “sadece cüzdana değil, vicdanlara-yüreklere de dokunan işler yapması” gerektiğini konuştuk.

Keşke bizdeki yapımcılar, 22 milyon metrekarelik gönül coğrafyamızın tarihi ve kültürel değerlerini içine alan diziler yapabilseler hem kolay pazarlama imkânı bulur hem tarihi-kültürel bağlarımızın kurulmasını sağlayabilirler.

Şekip Bey’in; “Ekranlar vasıtasıyla yurtdışında milyonlarca insana ulaşıyoruz. Bu imkân yerli yerince değerlendirildiğinde yalnız Türkiye değil, muhatap ülkeler de kazanır” dediği gibi ekranların sınırları kaldırdığı bir devirde, bu fırsatı vicdan ve cüzdan terazisinde dengeleyerek sürdürmek lazım.

¥

Nis’deki tarihi bağımızı, Yılmaz Öztuna’nın “Osmanlı Devleti Tarihi” (Ötüken Yayınları) adlı eserinden özetle paylaşalım.

“Fransa krallığı, 15 milyon nüfusuyla en kalabalık Hıristiyan toplumu idi.

18 Şubat 1536’da vezir-i azam Damad İbrahim Paşa, Fransa’ya kapitülasyon denen bazı imtiyazlar veren muahedeyi imzaladı.

Böylece Divan-ı Hümayun, Fransa’ya bir takım ticari imtiyazlar bahşederek, diğer devletlere tanınmamış bazı haklarla takviye edip, 18.2.1536’da büyük para yardımı yaptı”.

¥

Burada araya gireyim. Şimdi Fransa’dan bir vize isteseniz, burnunuzdan getiriyorlar. Nereden nereye. Öztuna’dan devam.

“Barbaros Hayreddin Paşa 28 Mayıs 1543’de Donanmayı Hümayunla İstanbul’dan ayrıldı. Bu suretle Birinci François’in yıllardan beri mali ve ticari yardımlar ve çeşitli cepheler açılması gibi istekleri yanında, Fransa’ya asker ve donanma gönderilmesi talebi yerine getiriliyordu.

35 gün önce Sultan Süleyman, 10. Estergon seferi için İstanbul’dan ayrılmıştı. Donanmayı Hümayun 154 parça olup forsalar dışında 29.440 asker taşıyordu.

20 Haziran’da Messina Boğazına geldi. Boğazın iki tarafındaki Messina (Sicilya) ve Regio (İtalya) şehirleri, karşı koymadan teslim oldular.

11 Temmuz’da Donanmayı Hümayun, Fransa’nın Akdeniz’deki amirallik merkezi olan Toulon (Tulon) limanına girdi. Fransız gemileri, Osmanlı sancağı çekerek top ateşiyle selamladılar.

20 Temmuz’da Marsilya’ya geldi. Fransız büyükamirali Enghien dukası Prens François de Bourbon, kral namına Barbaros’a hoşgeldiniz dedi.

Barbaros 16 gün Marsilya’da kaldıktan sonra Toulon’a döndü. Oradan Antibes’e, oradan Nis’e geldi. Nis’e Charles-Quint’e bağlı idi. 20 Ağustos’ta Nis kalesi teslim oldu. Nis önünde 100 Levend şehit oldu. Türkler halka hiçbir şey yapmadılar.

Barbaros Nis’in anahtarını Fransızlara teslim etti ve Türkler çekilip şehre Fransız askeri girince feci bir yağmada bulundu”.

¥

Ezcümle:

Buyurun bir dizi hikâyesi. Satar mı satmaz mı, izlenir mi izlenmez mi bilmem ama bu hakikatleri birilerinin anlatması gerekmez mi?

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23