Çin’le bağlantılı gizli banka ağları, marjinal bir olgudan çıkarak tarihin en büyük para aklama makinesine dönüşmüş durumda.
Çin’le bağlantılı gizli banka ağları, marjinal bir olgudan çıkarak tarihin en büyük para aklama makinesine dönüşmüş durumda.
Bu ağlar, görünüşte birbirinden uzak üç dünyayı birbirine bağlıyor: Çinli zenginler (birikimlerini sermaye kontrollerinden kaçırmak isteyenler), ABD pazarına kokain ve fentanil satan Latin Amerika kartelleri, ve milyarlarca dolarlık kripto para çaldığı bilinen Kuzey Koreli korsanlar.
Amerika Birleşik Devletleri Hazine Bakanlığı’nın Ağustos 2025’te yayımladığı resmi bir açıklamaya göre, Çin bağlantılı para aklama ağları yalnızca uyuşturucu ticaretinden elde edilen gelirlerle yıllık en az 154 milyar USD değerlendiriliyor. Öte yandan, 2020‑2024 yılları arasında ABD finans sisteminde şüpheli işlemler olarak tespit edilen tutar yaklaşık 312 milyar USD oldu. Bu rakamlar, Hazine Bakanlığı’ndaki finans suçlarıyla mücadele ağı tarafından değerlendirildi.
Bu analiz, 2020‑2024 arasında 137 000’i aşkın “Banka Gizliliği Raporu” (Bank Secrecy Act filings) bildirisine dayanıyor. Analiz; uyuşturucu ticareti, insan kaçakçılığı, büyük çaplı dolandırıcılık ve karmaşık dijital finansman faaliyetleriyle ilişkilendirilen artan para aklama hacmini ortaya koydu. Bu ağların Çin pasaportuyla kayıtlı binlerce kişiyi kullanarak kurulduğu — bazen gönüllü, bazen istismar yoluyla — ve bu nedenle son derece karmaşık ve çözülmesi zor olduğu belirtildi.
Karşılıklı Yarar
The Economist dergisinin belirttiğine göre, bu hızlı genişleme tesadüf değil. Üç büyük unsurun kesişiminde doğdu: teknolojide iletişim ve kripto para araçlarındaki yenilikler + Çin’in büyük ticaret fazlası (bu da Çin yuanı’nın bol bulunmasına yol açtı) + People's Bank of China (Çin Merkez Bankası) tarafından uygulanan sıkı sermaye çıkış kontrolü (örneğin bir vatandaşın yılda resmi olarak dışarıya 50 000 USD’den fazla para göndermesi kısıtlanmış durumda). Bu kısıtlama resmi olarak finans sistemini korumayı amaçlıyordu, ancak gerçekte büyük bir kara para kanalına talep yaratmış oldu. The Economist’e göre, bu üç unsur Çin bağlantılı ağların dünyanın en verimli ve düşük maliyetli para aklama makineleri haline gelmesini sağladı.
Bu ağlar, Hazine Bakanlığı’na göre, Latin Amerika’daki kartellerle karşılıklı fayda ilişkisi içinde çalışıyor: Karteller ABD piyasasından elde ettikleri dolarları resmi yollarla bankalara yatırmakta zorlanırken; Çinli vatandaşlar yuanlarını yasal yollarla yurtdışına çıkaramıyorlar. Her iki taraf da karşısındakinin “ödemek istediği para/araç” olarak birbirine ihtiyaç duyuyor. Araya giren Çinli aracılar bu iki tarafı buluşturuyor ve sınırlar arası formel bankacılık sistemine çok az ya da hiç uğramadan kapalı finansal döngüler kurulmasına aracılık ediyor.
Para Aklama Nasıl Gerçekleşiyor?
The Economist’e göre, bu ağların yeniliği “ayna işlemleri” (mirror deals) denen yöntemde yatıyor — bu yöntem değerin sınırlar arasında hareket etmesini sağlıyor ancak esasen uluslararası bankacılık sisteminden çok az yararlanılıyor. Örnek: Meksika’daki bir kartel, ABD pazarında fentanil ya da kokain satarak büyük tutarlarda dolar nakit elde ediyor. Aynı zamanda Şanghay’da bir anne, New York’ta okuyan oğluna bir daire almak istiyor ancak resmi yollarla yurtdışına yeterince dolar gönderemiyor. Burada devreye aracı giriyor: Kartelden doları alıyor; anne Çin’de kendi hesabından yuan gönderiyor; aracı bu yuanı kendi kontrolündeki ağ üzerinden başka hesaplara aktarıyor; kartelden gelen dolar ise ABD’de annenin belirttiği banka hesabına yönlendiriliyor. Böylece aile, temiz görünümlü dolarına kavuşuyor; kartel de istediği şekilde yuan ya da başka para birimi elde ediyor — ve sınırlar arası klasik bankacılık sistemine çok fazla takılmıyor.
Bir sonraki adımda, Çin’de—veya Çin dışı ticaret üzerinden—yuan hesabına geçen parayla yasal görünen mallar (elektronik cihazlar, giyim, oyuncak, hatta kimyasallar) satın alınıyor ve Meksika ya da başka bir ülkeye gönderiliyor. Bu mallar yerel piyasada satılıyor ve aracı‑kartel arasında yerel para birimi (örneğin peso) ile hesap kapatılıyor. Böylece, kartelden gelen “kirli para” ticari gelir olarak görünmeye başlıyor.
The Economist’e göre, bu ağların önceki nesil para aklama yöntemlerine kıyasla üstünlüğü; düşük komisyon (%1‑2 civarına kadar düşebiliyor), hız ve görece daha az riskli olmaları. Geleneksel Latin Amerika para aklama sistemleri %7‑10 kesinti yaparken ve yüksek risk barındırırken, bu Çin bağlantılı ağların maliyeti ve riski daha düşük oldu.
Gayrimenkul… En Karlı Ak Kapı
Hazine Bakanlığı gayrimenkul sektörünü “kanunî ekonomiye” kirli paranın yeniden sokulmasında en çok kullanılan yol olarak gösteriyor. Aynı Bakanlık verilerine göre, Çin bağlantılı şüpheli gayrimenkul işlemlerinin dört yıl içinde değeri 53,7 milyar USD’yi aşmış durumda. Bu işlemlerin büyük kısmı yüksek değerli piyasalarda: New York, Los Angeles, Miami gibi şehirlerde yoğunlaşmış. The Economist’e göre, gayrimenkulün tercih edilmesinin nedenleri: sahiplik bilgileri genellikle şeffaf değil, aracılar aracılığıyla katmanlı şirketler kurularak kimlik gizlenebiliyor, ayrıca gayrimenkul değeri zamanla artıyor, ve nakit işlemlerle ya da bankacılık sistemi dışı transferlerle alım‑satımı yapılabiliyor. Dijital para izleme şirketi Chainalysis’in analizlerine göre, kripto paralardan gelen bazı fonlar da gayrimenkul piyasasına yöneliyor — bu da gayrimenkulü kirli paranın “temizlenip” yasallaştırılmasında nihai adım yapıyor.
“Domuz Şişirme” Operasyonları
Bu ağlar sadece nakit ve geleneksel ticaretle sınırlı değil. The Economist’e göre, Çinli bağlantılı ağlar dijital dünyada da etkin: özellikle Kuzey Kore’li korsanlar tarafından çalınan kripto paralarla işliyor. Bir vaka olarak, korsanların yaklaşık 1,5 milyar USD kripto para çaldıkları ve günlük 100 milyon USD’ye kadar parayı akladıkları tahmin ediliyor. Bu işlemlerin bir kısmı Çinli aracıların elinden geçiyor: fonlar binlerce küçük işlemle farklı cüzdanlara bölünüyor, değişik kripto para birimlerine dönüştürülüyor, sonra tekrar finans sistemine ya da varlıklara aktarılıyor.
Örneğin, Huione Group (Kamboçya merkezli bir finansal ağ) Hazine Bakanlığı tarafından “akıl merkezi” olarak tanımlanmış durumda. Bu grup, 2021‑Ocak 2025 arasında en az 4 milyar USD kirli paranın aklanmasına aracılık etti. Bu yüzden ABD, grubun faaliyetlerini durdurmak için yasaların ilgili maddelerini devreye soktu.
The Economist’e göre, bu platformlar aslında “çete pazarı” gibi: hazır banka hesapları satılıyor, sanal telefon hatları, kripto cüzdanlar, para transferi hizmetleri sunuluyor — hepsi ince bir yasal kabuk altında. Böylece yetkililerin tüm faaliyetleri kapatması çok zorlaşıyor.
Dijital İmparatorluk
1990’lardan sonra finans suçlarının dijital dönüşümüyle birlikte, bu ağlar da coğrafi sınırları aşarak “her yerden çalışabilen” imparatorluklara dönüştü. Mesela, Chen Zhi adlı iş insanı tarafından yönetildiği iddia edilen Prince Holding Group’un Kamboçya’daki yapılanması; online dolandırıcılık makineleri, sanal işçi sömürüsü, kripto para soygunları, kumarhaneler ve gayrimenkul üzerinden para aklama operasyonlarını bir arada yürütüyor. Bu yapılanma kapsamında yaklaşık olarak 14‑15 milyar USD değerinde bitcoin’in ele geçirildiği aktarılıyor.
Kripto para izleme şirketi Chainalysis’e göre, bu olaylar Çin‑Kamboçya dolandırıcılık ağlarının, aracı Çin bağlantılı bankacılık sistemleri ve dijital finans platformları ile nasıl kesiştiğini tüm açıklığıyla gösteriyor. Kirli para, önce dijital ortamda elde ediliyor veya çalınıyor; sonra aracı Çinli ağlar sayesinde nakde ya da varlık piyasalarına aktarılıyor; ardından gayrimenkul, şirket satın alımı ya da ticaret ön yüzü altında yönlendiriliyor.
Sonuç olarak, bu ağlar yalnızca para aklamadan ibaret değil; aynı zamanda uyuşturucu ticareti, insan kaçakçılığı, siber soygunlar ve zorla çalıştırma gibi suçlarla doğrudan bağlantılı. Çin bağlantılı gizli bankacılık ağı, suç ekonomisinin farklı kollarını birbirine bağlayan bir finansal köprüye dönüşmüş durumda. Belirli operasyonların engellenmiş olması önemli olsa da, ağın büyüklüğü, teknolojik esnekliği ve coğrafi yayılımı (“sınırı olmayan suç” mantığıyla) bu mücadeleyi oldukça karmaşık hâle getiriyor.