• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Mehmet Koçak
Mehmet Koçak
TÜM YAZILARI

‘Dolar kuşatması’ bir ekonomik savaştır

11 Ağustos 2018
A


Mehmet Koçak İletişim: [email protected]

Türk Lirası’nın Dolar karşısında tarihi değer kayıpları yaşaması “Türk Lirası neden değer kaybediyor?” sorusunu akla getiriyor. 

Türk Lirasını değer kaybeden para birimi haline getiren sürece etki eden bir değil, pek çok faktör var. 

Arap Baharı’ndan Türkiye’nin AB ile ilişkileri ile dünya genelinde birçok alanda yaşanan değişim ve dönüşümlerle paralel olarak ekonomik dalgalanmanın da olumsuz etkilerini de saymak mümkün. 

Ancak, bütün bunların ötesinde, ABD’nin FETÖ üzerinden ülkemize yönelik 15 Temmuz işgal ve darbe girişimi hiç şüphesiz en önemli etkendir.

Bu ihanetin devamı olarak ABD’nin Türkiye ekonomisine yönelik yavaşlatma ve zayıflatma operasyonları var olan krizlerin tırmanmasına sebep olduğu bir gerçektir.

Bilhassa; ABD ile uzun zamandır yaşanan ve ABD tarafından icat edilen krizlerin son günlerde Papaz Brunson olayı ile diplomatik gerilimin “yaptırım krizi”ne dönüşmesi ile dolar fişeklemiş oldu.

DİZ ÇÖKMEMİZ İSTENİYOR

ABD, “Terör örgütlerini silahlandırma ve Ortadoğu’yu şekillendirme projesi kapsamında kurulacak Kürdistan adlı terör devletine sessiz kal.  

Rusya ile ilişkilerini azalt ve S-400 alımını durdur. Asya pazarına yönelme ve yeni arayışlardan vazgeç. 

İsrail, Mısır ve Kıbrıs ortaklığıyla başlatılan Doğu Akdeniz’de petrol ve doğalgaz arama çalışmalarına engel olmaya kalkma, İran’a yönelik yaptırımlarımıza harfiyen uy” dayatmalarını kabul etmeyen Türkiye’ye karşı Uluslararası Kredi Derecelendirme Kuruluşları, yaptırımlar ve döviz kurları üzerinden operasyonlar sürdürmeye devam ediyor.

Uzun zamandır Türkiye’yi test eden ABD, bu dayatmalarla Türkiye’yi teslim olmaya zorluyor. 

Ancak Türkiye, bu oyunu sezdi ve “Karşılıklı çıkarlar çerçevesinde uzlaşmaya evet, teslimiyete hayır” diyerek ABD’ye rest çekti.  

ABD’nin İran’a ambargoyu yeniden başlatmasına Türkiye, “İran’a yönelik yaptırım kararlarına uymak zorunda değiliz” cevabı ile iki bakanımıza ABD tarafından uygulanan yaptırım kararına mütekabiliyet esasına göre misillemede bulundu. 

Türk hükümeti, bu dik duruşu ve ısrarlı direniş tavrıyla teslim olmamaktaki kararlılığını gösterdi.

Ancak, Türkiye ciddi bir kıskaçla karşı karşıya olduğu gerçeği de ortadadır.

ŞİMDİ DURUM ÇOK FAKLI

Başkan Sayın Erdoğan yönetimindeki Türk hükümeti tüm bu oyunlar ve gelişmelerin idrakindedir. 

Kısacası, sessiz kalmadığı gibi ulusal ve uluslararası olmak üzere karşı tedbirler ve çözüm önerilerini içeren girişimler başlatıldı. 

Bizi teslim almayı hedefleyenlere karşı dik duruş sergilenmesi ve karşı tedbirler alarak direnişin sürdürülmesi elbette bizi mutlu etmektedir.  

Ancak, bütün bunların ekonomiye nasıl yansıyacağı ve vatandaşın beklentilerini tatmin edip etmeyeceğini de hesaba katılmalıdır.

2009’da “Kriz bizi teğet geçti” denmişti, öyle de oldu.  

O zamanın şartlarında alınan tedbirlerle bu başarıldı. 

Ancak, şimdi durum çok daha farklı.  

ABD’nin kontrol ettiği uluslararası mafyalaşmış finans kuruluşları devrede. 

Türkiye her alanda sıkıştırılıyor. 

Bütün bunların sonucu döviz kurları zıpladıkça zıplıyor.

Sizin anlayacağınız, ABD ve onun emrindeki emperyalist güç odakları bizi cezalandırmak istiyorlar. 

Etkili tedbirler alınamaz ise kriz bu sefer (Allah korusun) delip geçebilir.

YENİ HAMLELERE 

İHTİYAÇ VAR

Dayatmaların hiçbirini kabul etmeye yanaşmayan Türkiye, diplomatik kanallar üzerinden görüşme ve pazarlıkları sürdürüyor. 

ABD’ye özel bir heyet gönderildi. Heyet döndü ama açıklama yapılmadı. Anlaşılan eski tas eski hamam.

Çetin pazarlıklar olduğu kesin.  

Artık bıçak kemiğe dayanmadan yeni hamleler geliştirilmeli. 

Arzumuz; derin diploması çalıştırılmalı ve ülkemizin âli menfaatleri korunmalı. 

Bu konuda yetenekli diplomatlar ve güçlü siyasi bilince sahip heyetler devreye sokulmalı. 

Çünkü çok ciddi hamlelere ihtiyaç var.

Sözün özü şu: ‘Dolar kuşatması’ bir savaştır.                                                   Bu savaşa karşı çareler aranmalı, tedbirler alınmalı.  

Beklentimiz, teslim olmadan bir uzlaşma becerisi gösterilebilmesidir. 

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23