Modern Dünyada Görgü Kuralları
Bu haftaki eserimiz, Tahlil Yayınları’ndan. “Modern Dünyada Görgü Kuralları” isimli eserin müellifi, bizim gazetenin de yazarlarından Yaşar Değirmenci.
Yaşar Değirmenci’nin bu kitabı bildiğim kadarıyla üçüncü eseri.
İlkinin adı “Tefekkür Dünyası”, ikincisinin ki, “Zaman Yolcusuna Söylenecekler” üçüncüsünün de “Modern Dünyada Görgü Kuralları”.
Her kalem erbabının hayatı, hayata bakışı, insan ilişkileri, toplumdaki yeri yurdu, yazdığı kitabıyla bütünleşebilir de bütünleşmeyebilir de.
Yaşar Değirmenci yazdığı her şeye uyan birisidir. Kime ne diyecekse, önce kendisinde test eder, sonra söyler.
Sözüyle özünü buluşturması, sürekli muhafaza ettiği mütevazılığı yüzünden başına iş açsa da o bildiği doğruyu amel haline getirmekten vazgeçmeyen türünün son kalanlarındandır.
“Modern Dünyada Görgü Kuralları” kitabında da kapitalizmin, “Modern Dünya” diye adlandırdığı haz ve hız çağının etkisinden kurtulmanın yol haritasını sunmakta.
……………
Görgülü insan, medeni insandır. Medeni insan; terbiyeli, edepli, hayâlı, bunların toplamı ahlaklı insandır. Kişinin davranışı ve sözleri ruhunun tarifidir.
Bin yıl ötesinden Kutadgu Bilig görgülü kimseleri şöyle tarif eder:
- “Aklın süsü dil, dilin süsü sözdür. İnsanın süsü yüz, yüzün süsü gözdür. İnsan sözünü diliyle söyler; sözü iyi olanın ahlakı ve ameli güzel olur, yüzü parlar”.
İnsanın görgüsü içinin resmidir. İnsan ilişkilerinin temeli ahlak ve adalet temelli görgüyle atılır ve sürer.
Yine Kutadgu Bilig der ki:
- “İnsanın gönlü ince sırça gibidir, çok dikkat et, duyarsız davranma, kırılır. İnsanın gönlü kırılırsa tadı kaçar, sana yakınlığı uzağa düşer”.
……………….
Yaşar Değirmenci son kitabında bir arı çalışkanlığıyla nerede insana hitabeden ruh ve bedenini rahatlatacak görgü kuralları varsa onları oya gibi işlemiş ve şöyle demiş:
“Görgü kuralları sadece birer nezaket kaidesi değil, medeniyetimizin de göstergesidir. Bu mütevazı eser, insan davranışlarının önemini bilenlere ve yaşayışını anlamlandırmak isteyenlere ışık tutacak, yol gösterecek bir çalışmadır”.
Dünyanın neresinde olursa insanoğlunun üç vazgeçilmezi vardır. “Çalışma. Barınma. Beslenme”. Bu üçünün istenilen seviyede olabilmesi için de “aile” olmak gerekir.
Aile bütünlüğünü kaybetmiş kimseler, hangi ekonomik, siyasi, kültürel seviyede olursa olsunlar, içinde yaşadıkları toplumun değer yargılarıyla geçimsizlik yaşarlar.
Uyum sağlanabilmesi için yine her toplumun kendi değer yargıları çerçevesinde uyulması gereken görgü kuralları vardır.
O kurallara uyumsuzluk gösterildiği müddetçe aile olmak üzere hemen yerde ayrışma, kargaşa, kavga ve problem bitmez.
……………………
Ezcümle:
Yaşar Değirmenci’nin ifadesiyle; “Her batan güneş, ömrümüzün bir sel gibi akıp gittiğinin, en önemli zaman sermayemizin tükendiğinin açık göstergesidir.
Bu zaman geçip gitse de ömrün kıymetini ancak ebedi âlemde ‘Ne yaptın’ diye sorulacağına inananlar bilir”.
………………..
Kitap hakkında: Tahlil Yayınları;
(0212) 417 77 75