• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Hüseyin Öztürk
Hüseyin Öztürk
TÜM YAZILARI

Devlet Ve Millet İnsanı Olmak

13 Aralık 2018
A


Hüseyin Öztürk İletişim: [email protected]

Bilmem TBMM’deki bütçe görüşmelerini izleyebiliyor musunuz?

Önceki gün seyretmek için şöyle bir yarım saat bakayım dedim ve ilk on dakikada aklımı korumak için çıktım.

Sol ve terör örgütlerine yamanarak, millete ve devlete öfkelerini; kirli, çirkin, edep ve insanlık dışı kusan konuşuculara tahammül etmek imkânsızdı.

Ak Parti ve MHP milletvekillerini, sabırlarından dolayı tebrik ediyorum. Devlet adamı ve millet insanı olmak böyle bir şey olsa gerek.

Sanırım zihinlerini Haçlı Batı’ya teslim etmiş güruhlardan, devletimize ve milletimize hayırlı bir laf beklemedikleri için TBMM’ye saygının gereği tahammül ediyorlardı. Geçelim.

………………..

Yalnız Tanzimat’tan bu yana bugünkü muhalif nesillerin ataları da Batı’ya aldanmış, aldandıklarını bile bile milleti aldatmış ve inatlarından asla vazgeçmemişlerdir.

Şimdikiler de atalarının izinden gitmektedirler. Bu gerçeği görerek, bilerek, bunlarla mücadele etmekten başka da çaremiz yoktur.

Sadece TBMM’de değil, topraklarımızı vatanı bilen, devleti bilen, kendisini milletimizin bir ferdi sayan amentüsü sağlam her Müslümanın vazifesidir.

Tarih sahnesine çıktığımız günden bu tarafa yaklaşık iki bin yıldır, hiçbir milletin, devletin veya açık gizli ihanet merkezlerinin oyuncusu, oyuncağı olmuş değilizdir.

Ülkemizin bütünlüğü ve milletimizin birliğine ihanete yemin etmiş güruhlara karşı, insanımıza daha çok sahip çıkmak, tarihimizi yeniden okumak, Hakk ve hakikatin yolunu sağlamlaştırmak ve yürümek, istiklalimizin ve istikbalimizin gereğidir.

İnsan mukaddes bir varlıktır. Bunu elbet muhalif kanadındakilerin bilmesini bekleyemeyiz. Böyle bir hakikate inansalar, milletin çatısı altında millete ve devlete sarhoş edasıyla köpürüp durmazlar. Geçelim.

……………….

İnsan olabilme şuurunun ana beslendiği kaynak, “inanç merkezlidir”. İnanç denilince akla sadece İslam gelmemelidir.

Haçlılar da kendilerince inanmaktadırlar ve TBMM’deki veya toplumumuzun çeşitli yelpazelerinde bulunan Haçlı yanlılar da, Haçlılık ihtiraslarıyla hareket edip, memleketimizi ve milletimizi Batı’ya teslim etmek istemektedirler.

Bunların görülmemesi veya bilinmemesi yahut aldırış edilmemesi, hiçbir normal insanın öteleyebileceği veya “olmaz öyle şey” diyebileceği olgu değildir.

Yine normal insanlar, kendi akıllarıyla düşünür, gönülleriyle irtibat kurar, kalpleriyle dilleri arasında mutabakat sağlar ve doğru yolu bulurlar.

……………..

Tarihimiz boyunca Türkiye düşmanlığında, ne içeridekiler ne dışarıdakiler bir başarı elde edememişlerdir.

Darbeler yapmışlar, yolda bırakmışlar, güçten düşürmüşler, köstek olmuşlardır ama asla istedikleri neticeyi elde edememişlerdir.

Çünkü ellerine tutuşturulan reçetelerin milletimize uygulanması mümkün değildir. Kendisini vatanımıza-milletimize-devletimize ait hisseden her insanımız da böyle inanır.

………………..

Ezcümle:

Haçlılar uzun tarih itibariyle 1071, yakın tarih itibariyle 1453’ten bu yana, Müslüman toplumumuza karşı hınç beslemekteler. Şimdikiler de bu hıncın peşinden gitmekteler.

Malum çevrelerin bildikleri tek ortaklıkları ise milletimizin ve devletimizin temel değerlerine muhalefet etmek ve rant sağlamaktır.

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23