YSK da kim oluyor, küçükelçi açıkladı: Ankara kesinleşmedi!

Biz rüya olarak yazdık..

Meğerse gerçek imiş..

“Mansur Yavaş Ankara’ya.. Haşim Kılıç da Çankaya’ya çıkıyor” imiş!

Haber nerden?

Sağlam yerden.. ABD küçükelçisinden..

ABD küçükelçisine sormuşlar:

“Melih Bey’i (Gökçek) kutladınız mı?” diye..

Cevap vermiş, kendisini sömürge valisi zanneden küçükelçi:

“Hayır. Henüz kutlamadım. Ben sadece sonuçları kesinleşen başkanlara yazdım. Ankara’da ise anlayabildiğimiz kadarıyla seçim sonuçları Anayasa Mahkemesi’ne taşınıyor.”

Böyleceee..

Türk hukuk sistemi hakkında, ABD küçükelçisinden bilgi almış olduk..

Hayır, kendisine cahil sıfatı yakıştırmıyorum.

Tam aksine, “O böyle diyorsa, mutlaka bir bildiği vardır” diyorum....

“Mutlaka işin içinde bir plan, bir kurgu vardır.. O işkembeden konuşmaz” diyorum..

Ve herkesi, süreci dikkatle izlemeye davet ediyorum....

Slogan da şöyle olmalı..

Ya ya ya. Şa şa şa..

Sosyal demokrat CHP’liler, haydi hep birlikte...

ABD çok yaşa!

Hem sosyal demokratlar için..

Hem de MHP çizgisinden gelen Mansur için çok önemli bir destek bu..

Her ağızlarını açtıklarında, ABD’ye laf eden MHP kökenli adayın, CHP listesinden seçim kazandırılmasına..

ABD’den böylesine bir destek geliyorsa..

Artık sonrasını, kendileri düşünsünler!

ABD’nin dünya ülkeleri üzerinde ne oyunlar tezgahladığını bilenler, küçükelçinin “Ankara’da seçim kesinleşmedi” sözlerine benim verdiğim anlamı yükleyecektirler ama..

Bir mantık hatasını da hatırlatmadan edemeyeceğim..

Nedir o?

Ankara için, “Anayasa Mahkemesi’ne gidilecek olması, seçimlerin kesinleşmemesi anlamına geliyor” ise...

YSK kararının kesin olduğu gözardı ediliyor ise.. Anayasa Mahkemesi’nin seçimler üzerinde bir karar alma yetkisi olmadığı gözardı ediliyor ise..

“367 kararı”na benzer bir karar alınması için, kamuoyu ABD küçükelçisi tarafından psikolojik olarak hazırlanıyor ise..

Niye küçük düşünüyor ki?

Tamam, küçükelçi dedik kendisine..

Ama biraz büyük düşünsün!

Aynı mantığı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için de sürdürsün..

İstanbul’da seçimin kesinleştiğini niye söylüyor ki..

“Topbaş’ı tebrik ettim. Orda seçim kesinleşti” diye niye açıklama yapıyor ki?

Sarıgül’ün başı kel mi!

Mansur iki satır dilekçe yazıp, Anayasa Mahkemesi’ne gidiyor da..

Mustafa Sarıgül niye gitmesin?

Madem, Anayasa Mahkemesi’ne müracaat edilince, İl Seçim Kurulu’nun verdiği mazbatayı, küçükelçimiz ciddiye almıyor..

Mansur Yavaş için söylediğinin aynısını, Mustafa Sarıgül için de söylemeli idi.

Şu olsa idi..

Gerçekten YSK kararlarına karşı Anayasa Mahkemesi’ne müracaat için, kanunda bir düzenleme olsa idi.

Mutlaka başvuru için de, kanunda bir müracaat süresi olurdu.

Ama kanunda YSK kararlarına karşı, Anayasa Mahkemesi dahil, hiçbir mercie itiraz imkanı öngörülmediği için..

Kanunda bir süre düzenlemesi de yok..

O zaman Mansur Yavaş, Anayasa Mahkemesi’ne nasıl, ne süre içinde gidecek?

Büyük ihtimalle, “bireysel başvuru” adı altındaki düzenlemeden yararlanacaktır.

Onun süresi ne?

30 gün.

Haydi Mustafa Sarıgül..

30 günü geçirme..

Sen de müracaat et Anayasa Mahkemesi’ne.,.

Çankaya’ya çıkış yolu arayan Haşim abi orda iken..

Seçim yatırımları için gelecek dosyaları dört gözle takip ederken..

Sen de müracaat et..

Anayasa Mahkemesi’ne gidilince, madem seçim sonuçları kesinleşmemiş oluyor.. Sarıgül de müracaat edince.. İstanbul seçimleri de kesinleşmemiş olacak demektir.

Sarıgül’e yol mu öğretiyorum..

Asla..

Sergilenen ahlaksızlığın, ne vahamette olduğunu göstermeye çalışıyorum.

Ama “Sarıgül böyle bir müracaat yaparsa, ne olur” diye sorarsanız..

“Çok güzel olur” derim..

Halkın egemenler karşısında kenetlenmesi için, bir “haşhaşilik” daha yapmış olurlar derim..

Buyursunlar, ABD küçükelçisinin tezgahını hayata geçirsinler..

Bakalım millet, Cumhurbaşkanlığı seçiminde, yenilenecek seçimlerde, ne cevap veriyor!