• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Karahasanoğlu
Ali Karahasanoğlu
TÜM YAZILARI

Mario, kendisini “Mahir” diye tanıtmakta pek bir mahir ise!

18 Mayıs 2014
A


Ali Karahasanoğlu İletişim: [email protected]

Önce kendi bakış açımı size aktarayım.

İnanç farklılığı sebebi ile kimseye kötü gözle bakmam..

Kötülüğünü istemem..

Hayatımda bunu yaşarım, yaşamaya gayret ederim.

 “Allah’a inancımızın gereği budur” diye düşünürüm..

“Dinimizin emri böyledir” diye inanırım. 

Biraz daha somutlaştırayım..

İlkokul çağında iken oturduğumuz bina, çoğunluğu Musevi vatandaşlarımızın olduğu bir apartmandı.

Ne biz onlara düşman gözü ile bakardık. Ne de onlar bize..

Ama bu bakış açısını, diyalogcuların noktasına da götürmeyin..

Açık söyleyeyim..

Benim gözümde Yahudi komşularımız, Müslüman komşularımız gibi de değillerdi.

Hepimizin bildiği “Dost edinmeyin” ayetindeki tavsiye gereği, aramıza hep bir mesafe koymuştuk.

Ama zinhar..

O mesafe..

Hiçbir kötülüğü barındırmazdı..

Hatta kötülük yapmayı düşünmeyi bile içinde barındırmazdı..

“Şöyle yapalım da, kuyularını kazalım” şeklinde bir düşünce, hiç olmadı..

Başkasının, onlara yönelik kuyu kazma girişiminde bulunmasını bile, aklımızdan dahi hiç geçirmedik..

Böyle bir ilişki idi, Yahudi komşularımızla, ilişkimiz.. 

Onların da bize, bir kötülüğü olmadı diyebilirim..

Kısacası.. “Birbirine zarar vermeme” ortak paydasında bir komşuluk..

Görüntü de bu idi..

Aklımızın içinde olanlar da bu idi... 

Dahası, kalbimizin içinde olanlar da bu idi..

Dolayısı ile, kimse bana Yahudi düşmanlığı suçlaması falan yapmaya kalkmasın..

Kimsenin düşmanı değilim..

Ama enayi de değilim. Olmadım.. Olmayacağım..

Şimdi buyrun..

Mavi Marmara ile Türkiye 9 insanını açık denizde şehit vermiş..

Üç beş şarlatanın dışında, aklı selim ile düşünen hemen herkesin nezdinde, İsrail tam anlamı ile suçüstü olmuş.

Sonrasında özür de dilemiş.

Şimdilerde Türkiye’nin şartlarını kabul ederek, hatasını uluslararası arenada da kabul etme noktasına gelmiş.

Kendisini böyle zor bir duruma düşüren İmam Hatipli Başbakan’ı unutmuyor..

Unutamıyor.

Yerli işbirlikçileri vasıtası ile.. Fırsatını bulup, iktidardan devirmenin hesaplarını yapıyor..

Entel dantellerle 27 Mayıs 2013’te başlattığı Gezi isyanını, başarıya götürememiş.. 

17 Aralık’ta.. Paralel yapı ile birlikte bir operasyon düzenlemiş..

Yine olmamış...

Son denemeyi, maden ocağında 301 insanın kaybına sebep olacak sabotaj ile gerçekleştirmek istemiş..

Şimdilik yine başaramamış..

Tam bu noktada..

Karşıt görüşlü okuyucularımızın, “Yuuuuh” çekeceklerini duyar gibiyim.

“Gözüne gözlük” diyeceklerinden eminim. 

“Ne kadar bağnazsın, ne kadar yobazsın” dediklerini, duyar gibiyim..

Hepsine eyvallah.

Ama önce, bir okuyun..

Sonra istediğinizi söyleyin..

Bu ülkede, tarihinin en hızlı, en modern, en çağdaş gelişmeleri yaşanırken.

En kötü günlerinde yaşanmayan kaza(!) yaşanıyor.

301 insan ölüyor.

İlk akla gelen ne?.

Kazanın olduğu yerin sorumlusu olan şirketin ihmali..

Ama o kadar övülen, takdir edilen bir şirket. Bu kadar ağır bir ihmale imza atabilir mi?

İhtimal hesaplarında, mümkün değil..

“Acaba” diyerek.. “O şirketin bağlı olduğu grubun yöneticileri”ne bakıyoruz..

Aile şirketi olarak karşımıza çıkan grupda, kendisini “Mahir” diye tanıtan arkadaşı soruyoruz..

Mahir, damat çıkıyor....

Ve üstelik mahirdamatın esas ismi de Mario çıkıyor..

Mario’ların, bize kendisini Mahir diye tanıtmakta pek mahir olduğunu görüp, şaşırıyoruz. 

Dünüre bakıyoruz..

“Ben İzzet” diyor..

Ardından “İsak” çıkıyor..

“Ne gerek var ki bu gayrı tabiiliklere?” diyoruz.. 

“Biz bu ülkede ‘Salomon’lara ne yaptık ki, Mario, kendisini Mahir diye tanıtıyor” diyoruz..

Kendi binamızdaki Musevi komşularımız aklımıza geliyor..

“Biz onlara ne kötülük yaptık ki, İsak’lar, İzzet diye bizimle merhabalaşıyor?” diyoruz.. .

Ve.. Düşünüyoruz..

“Kaza” denilenler..

Acaba gerçekten “kaza” mı?

Mahir’in “Mario” çıktığı gibi..

“Kaza”lar da, “sabtaj” olmasın sakın..

“İzzet”lerin, “İsak” çıktığı bir ülkede.

“Tedbirsizklik sonucu ölüm” dediğimiz, “cinayet” çıkmasın sakın!

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23