Dolar, seçimler ve sporcu milletvekilleri
Demokrasi olarak adlandırılan yönetim şeklinin gereğidir seçim. 24 Haziran 2018’de sandık başına gidecek olan seçmen, Cumhurbaşkanı ve 27. Dönem milletvekillerini seçecek. Döviz kurunda yaşanan dalgalanmaya bakıldığında, seçimin ne kadar yakın ve önemli olduğunu anlamak mümkün. Her dönemde benzer durumlar olmadı mı? Yeni Şafak’ın dünkü ‘Fetö’nün patronu masonlar saldırıda’ sürmanşeti her şeyin özeti gibi. Cumhurbaşkanımız, kısa vadede ‘kurda’ yaşanan dalgalanmanın sahip olunan ekonomik gerçeklerle uyumlu olmadığı, ülke olarak bu dalgalanmanın önünü kesecek imkânlara sahip olunduğunu belirtiyor. Ve ekliyor; ‘Kendi paranızı dövizle değiştirmeyin…’
Milli ve yerli. Bir icraatı siz kendi iş gücünüz, emek ve alın teriyle gerçekleştirirseniz, her türlü sonuçta belirleyici olursunuz. Bu şu demek ‘Her şeyi devletten beklemekten ziyade, üretimin içinde yer alınmalı.’ O da Millileşmekten geçer. Ticaret yapan vatandaşa soruyorlar ‘Döviz yükseldi, siz bundan nasıl etkileniyorsunuz?’ Soruya karşılık olarak ‘Ürettiğim malları yurt dışına ihraç ettiğim ve dövizle çalıştığım için, yükselme beni olumsuz etkilemiyor.’ Ülkeme döviz girdisi olur’ Bu tür üretimi genele yayılması ekonomiye katkısını düşünebiliyor musunuz! Biz bir ekonomist değiliz ama ülkenin menfaatleriyle ilgilendiren herhangi bir durum söz konusu ise, bizi haydi haydi ilgilendirir. Dolardaki bu artış, Türk parasının dövizin yüklü miktarda yurt dışına çıkarılması ise, bunu kim ve neden yapıldığı bulunmalı ve kamuoyuyla açıkça paylaşılmalı. Vatandaş da bu ‘ihaneti’ kimler tarafından yapıldığını bilmeli…
SPORCULAR MECLİS YOLUNDA
Madem diğer saldırılar gibi ekonomiye ‘darbe’ teşebbüsü önemli, madem her seçimde bu tür hain girişimler gerçekleştiriliyor. Bu durumda 24 Haziran seçimlerinin önemi daha da artırıyor. Bizler dahil halkın büyük çoğunluğu ülke menfaatleri ve kazanımı için ‘Devam’ için sandık başına gideceğiz, inşallah yeni dönemde meclise iktidar partisi olarak girecek Adalet ve Kalınma Partisi Milletvekili adaylarına oldukça fazla iş düşüyor. Mesela spor. 27. Dönem AK Parti Milletvekili adayları arasında motosikletçi Kenan Sofuoğlu, güreşçi Selçuk Çebi ve teknik direktör Alpay Özalan yer alıyor. Farklı branşlarda, spor camiasının yakından tanıdığı bu simalar, hayatın değişik dönemlerinde edinilen tecrübeyi, halkın temsil edildiği mecliste sürdürme peşinde gözüküyor…
YOLUN AÇIK OLSUN SOFUOĞLU
Kenan Sofuoğlu, 2002 yılında başladığı ve 16 yıl süren spor hayatına 5 Dünya Şampiyonluğu sığdırma başarısı gösterdi. Azmi, kararlılığı, paylaşımcılığı, milli ve manevi yaşantısıyla örnek gösterilecek, adam gibi adam yakıştırması sözü, onun için abartı sayılmaz. Doğru / hak bildiği konularda tavizsiz, asla ve asla pes etmekten daha çok, başladığı işi tamamlamakla kalmayıp, hakkını teslim eden bir kişilik yazısına sahip. İki ağabey, baba ve evlat acısına, yarışlarda geçirdiği sayısız kazalara rağmen ismini 5 kez Dünya Şampiyon olmasından bunu görmekteyiz. Sosyal yaşamıyla da gençlerin örnek alabileceği ender isimlerden. Bilgi ve birikimini gençlere aktarmada ki farkındalığı, yetiştirdiği ve gelecek vadeden Toprak, Can, Deniz gibi sporcularda görmek mümkün…
Milli motosikletçinin memleketi Sakarya/Akyazı’da kendi adını taşıdığı ve yine kendisinin yaptırdığı piste görmek mümkün. Sofuoğlu’nun kişiliği ve sporculuk başarısı kadar, ülke menfaatleri için sahip olunan uygulanabilir projelerin mimarı olduğunu yabancı değiliz. Düzce’de ön ayak olduğu ve yakın bir gelecekte açılacak olan ve büyük yatırım niteliği taşıyan Motosiklet pisti, Sofuoğlu ortaya koyduğu farkındalığına bir başka örnek. Kenan Sofuoğlu’nun sporda gelişmişliğin özeti olan ‘Pistlerin statlar gibi yaygınlaştırılması lazım’ sözü adeta milli ve yerli olabilmenin özeti. Pistlerde olduğu gibi, halka hizmet konusunda yolun açık olsun şampiyon…