Mısır, savaş uçağı tercihini o ülkeden yana tuttu! Dev satın alma kararı: J-10CE’yi seçti
Mısır, hava savunma stratejisinde önemli bir değişim yaparak Çin'den J-10CE savaş uçağı satın aldı. Dev karar, ABD ve Avrupa'dan gelen silah tedarik kısıtlamalarına karşı Çin ile artan askeri işbirliğini temsil ediyor.
Mısır, Çin’den ilk J-10CE savaş uçağı partisini teslim aldı. Bu tedarik, ülkenin hava savunma stratejisinde önemli bir değişimi işaret etmekte ve askeri tedarikçilerini çeşitlendirme konusundaki taahhütlerini güçlendirmektedir.
Havacılık savunma analisti Húrin tarafından sosyal medya platformu X’te doğrulanan bu teslimat, Mısır’ın ilk siparişini 19 Ağustos 2024’te verdiği bilgilendirmesinin ardından gerçekleşti. Çin’in J-10CE uçağının teslimi, Mısır’ın ABD ve Avrupa’nın gelişmiş silahlar tedarik etme konusundaki kısıtlamalarına karşılık, Çin ile artan askeri işbirliğini pekiştirmektedir. Bu hamle, aynı zamanda Kahire’nin askeri tedarikçilerini çeşitlendirme çabalarını da yansıtmaktadır.
J-10CE: Modern Bir Savaş Uçağı
J-10CE, 4.5 nesil bir savaş uçağı olarak Mısır’ın hava üstünlüğü yeteneklerini geliştirmeyi hedefliyor. Uçak, modernize edilmiş F-16 modelleriyle karşılaştırılabilir şekilde, PL-15 uzun menzilli hava-hava füzeleriyle donatılmış durumda. Bu füzeler, 300 kilometreye kadar uzaklıktaki hedeflere görüş ötesi angajman sağlama kabiliyetine sahiptir. Bu özellik, Mısır’a düşman uçaklarını hava sahasına girmeden önce engelleme fırsatı sunacak.
Mısır’ın Askeri Tedarikinde Çeşitlenme
Bu son tedarik ile birlikte Mısır’ın savaş uçağı filosu artık dört farklı tedarikçiye dağılmış durumda: ABD, Fransa, Rusya ve Çin. Bu çeşitlendirme, Kahire’nin askeri tedarikindeki jeopolitik kısıtlamaları aşabilmesi için önemli bir adım olarak görülüyor. Herhangi bir ülkeye olan bağımlılığı azaltmak, Mısır için stratejik bir avantaj sağlamakta. Ancak, bu çeşitliliğin beraberinde lojistik zorluklar da getirdiği unutulmamalıdır.
Mısır’ın Hava Kuvvetlerinin Modernizasyon Süreci
Mısır’ın hava kuvvetlerinin modernizasyonu, onlarca yıl süren bir süreçtir. 1973’teki Arap-İsrail Savaşı’nda önemli bir rol oynayan MiG-17 ve MiG-21 gibi Sovyet yapımı uçaklar, çatışma sonrasında Mısır tarafından MiG-23’lerle takviye edilmiştir. 1979’daki Mısır-İsrail Barış Antlaşması sonrasında ise Kahire, ABD yapımı F-16 savaş uçaklarına yönelmiş ve dünyanın en büyük F-16 filolarından birini kurmuştur. Ancak, ABD’nin Mısır’a AIM-120 AMRAAM füzelerini tedarik etmeyi reddetmesi, Mısır F-16’larının görüş mesafesinin ötesindeki hava muharebe yeteneklerini sınırlamıştır.
Fransa ve Rusya’dan Alınan Uçaklar
Mısır, 2015’te Fransa’dan 24 adet Rafale savaş uçağı satın almış, ardından 2021’de 30 tane daha sipariş etmiştir. Bu, Fransa’nın Rafale uçaklarını Mısır’a tedarik etme konusunda yaptığı ikinci büyük anlaşmadır. Ancak Fransa, uzun menzilli Meteor hava-hava füzelerine erişimi kısıtlayarak Mısır’ın operasyonel alanını daraltmıştır.
Bunun ardından Mısır, Rusya’ya yönelerek gelişmiş görüş ötesi füzelerle donatılmış 46 adet MiG-29 uçağı almış ve Su-35 savaş uçaklarıyla bu filosunu güçlendirmeyi planlamıştır. Ancak, Washington’ın Rus yapımı Su-35 anlaşmasının ABD-Mısır askeri ilişkilerini tehlikeye atabileceği uyarıları üzerine, Mısır bu siparişi iptal etmiştir.
Çin J-10CE Uçağına Yönelme
Mısır, ardından F-15 savaş uçakları almak için girişimlerde bulunmuş, ancak önerilen model eski bir varyanttı ve beklentilerin çok altındaydı. ABD, Mısır’a mevcut F-16’ları için yetersiz bir yükseltme paketi sunmuştu. Bu koşullar altında Mısır, Ağustos 2024’te Çin ile J-10CE savaş uçakları için anlaşma yapmaya karar verdi. Bu, Mısır’ın askeri tedarikinde önemli bir dönüm noktasıydı.
Lojistik Zorluklar ve Çeşitli Uçak Modellerinin Sürdürülebilirliği
Mısır’ın, farklı menşeili uçakları bir arada kullanması, çeşitli askeri tedarikçilerin ve uçak modellerinin lojistik açıdan bazı zorluklar doğurmasına neden olabiliyor. Farklı üreticilerden alınan uçaklar, bakım, yedek parça temini ve eğitim gibi alanlarda uyumsuzluklar yaratabilir. Bu durum, Mısır için sürdürülebilirlik açısından sorun teşkil edebilir.
Sonuç olarak, Mısır’ın askeri tedarik çeşitlendirme hamlesi, jeopolitik açıdan önemli bir adım olsa da, beraberinde getirdiği lojistik zorluklar ve uçak filosundaki çeşitlilik, gelecekteki operasyonel verimlilik açısından dikkate alınması gereken unsurlar olacaktır.