• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Zekeriya Say
Zekeriya Say
TÜM YAZILARI

Başörtüsünü özgürleştirmek sizin haddinize mi?

21 Ocak 2021
A


Zekeriya Say İletişim: [email protected]

SSK genel müdürlüğü döneminde, “Kılık kıyafet yönetmeliği” bahanesiyle Fatma Avcı ve Fatma Şahan adlı iki başörtülü hanımefendinin ancak başlarının açılması şartıyla atanmasına onay veren…

Üniversitelerde başörtüsüne serbestlik getiren kanunun durdurulması için 112 milletvekilinin imzasını attığı 58 sayfalık dilekçeyi eline alarak Anayasa Mahkemesi’nin yolunu tutan Kemal Kılıçdaroğlu’nun kendisi değilmiş gibi CHP lideri çıktı, “Başörtüsü yasağını biz kaldırdık” dedi.

Henüz CHP’li Fikri Sağlar’ın, “Türbanlı hâkimler için sarf ettiği skandal sözleri unutulmamışken, Kılıçdaroğlu’nun böyle bir çıkış yapmasını doğrusu benim aklım havsalam almadı.

İlahi Kemal Bey, siz “Kamuda başörtüsünün özgürlüğünü istiyorlarmış. Nankör köpekler” diyen CHP Tekirdağ Merkez İlçe Gençlik Kolları Başkanı Önay Taşdelen’e haddini bildirmekten aciz iken, bir telefonla 40 yıllık yasağı kaldırabileceğinize nasıl inanırsınız? 

Önay Taşdelen denen edep fukarası şöyle dursun, siz henüz Ekrem İmamoğlu’nun 38 bin lira maaş bağlayarak, “İBB Genel Sekreter Yardımcılığına” atadığı “Yeşim Meltem Şişli”nin başörtülülere, “ter kokan” ve “cinsel açlıkları giderilmesi gereken abazanlar” hakaretine bile tepki gösteremediniz. Başörtülü İSMEK çalışanlarını itfaiyecilerle buluşturmaya çalışarak, namuslarına dil uzatan o kadını kovması için emrinizdeki İmamoğlu’na talimat veremezken, dönemin YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan’ın bir talimatınızla başörtüsünü serbest bırakabileceğine nasıl inanırsınız?

Bakın, ben size “başörtüsü”nü kimin serbest bıraktığını söyleyeyim.

Okuluna girmek istediği sırada yaşanan arbedede bacağı kopan İmam Hatipli Dilek Gürgen’in feryadı özgürleştirdi, başörtüsünü..

İkna odalarında aklı çelinmek istenen Hanife Gökdemir’in onurlu duruşuyla kalktı o meş’um yasak.

Örtüsü yüzünden maaşı kesilen, sürgün edilen öğretmen Öznur Daşkıran’ın isyanlı sükûtuydu bitiren, bu zulmü.

Robocop polislerin sert müdahalesinde yaralanan liseli bir kızcağızın “Teyze yardım et!” feryadını duyar duymaz yardımına koştuğu için hapse atılan Makbule İbrahimoğlu’nun sabrıydı, başörtüsünün serbest bırakılmasının sebebi.

Dudu Uysal, Betül Avcı, Ayşe Özdemir, Gülsüm Alpay, Gülşen Arslan, Neslihan Dönmez, Mukadder Ünal, Nevin Öner Karakuş, Nuray Canan Bezirgan, Nurdan Cevher, Nurtane Arslan, Sevda Karakoç, Sevgi Engin, Sevgi Kurtulmuş, Serap Çam, Şerife Alp, Zehra Çomaklı Türkmen, Zehra Ergül ve ismini zikredemediğim milyonlarca inançlı kadının başında yükseldi başörtüsü özgürlüğüne..

Tabii..

“Şapka kanununa muhalefet” etmekten dolayı o çok sevdiği öğretmenlik mesleğinden uzaklaştırılan ve önceki gün ruhunu Rahman’a teslim eden Zekiye Yağmurcu’nun gayretiyle geldi, zafer.

Sahi!..

Kemal Bey, siz Zekiye Yağmurcu için taziye mesajı yayınlamaktan bile acizken…

Sizi o koltuğa oturtan ceberut zihniyetin koyduğu bir yasağı kaldırma gücünü kendinizde nasıl görebiliyorsunuz?

Zekiye Yağmurcu demişken…

Zekiye öğretmeni mesleğinden kim kopardı biliyor musunuz, Kemal Bey?

Siz CHP’lilerin “barış güvercini” diye pazarladığı, benim ise milletin temsil makamı olan Meclis kürsüsünden, “Bu kadına haddini bildirin” diyerek başörtüsünden dolayı Merve Kavakçı’yı hedefe koyan dönemin Başbakanı Bülent Ecevit’in valisi Erol Çakır.

O Erol Çakır ki, teröristlerin İstanbul’un göbeğinde cirit atıp, her gece şehri kana buladığı bir dönemde, kızların yüzde 92’sinin başını açtırmakla övünecek, İmam Hatip öğrencilerini otobüslere doldurarak dağlara taşlara bırakacak kadar zalimleşmekten çekinmezdi.

Dediğim gibi Kemal Bey..

Türkiye’de başörtüsünü, öğretmenlikten ihraç edilmeyi göze alarak mücadelenin en ön saflarında yer alan Zekiye Yağmurcu gibi yürekli kadınlar özgürleştirdi.

Cumhurbaşkanımız Sayın Tayyip Erdoğan’a ve onun liderliğindeki Ak Parti’ye bu hayra vesile olmak kısmet oldu o kadar.

Bu arada..

“Vesile” demişken…

Kararlı duruşu sayesinde başörtülülerin önündeki engelleri kaldırarak onlara haklarını iade eden Başkan Erdoğan, Zekiye Yağmurcu’nun vefatı sonrası ailesini arayarak yetim kalan iki emanetinin sorumluluğunu da üzerine aldı. Annelerini kaybeden 13 yaşındaki Muhammed Yusuf ile 14 yaşındaki Menal Sevra bundan sonraki hayatını “öksüz” olarak geçirecek olsalar da Cumhurbaşkanımızın şefkati, Zekiye Yağmurcu’nun evlatlarını kuşlatacak.

Zekiye öğretmen de bunu hissetmiş olmalı ki, hasta haliyle çocukları için tasalanmak yerine, 14 yıl sonra kavuştuğu öğrencilerine;

“Biz mücadelesini verdik siz ayaklar altına almayın” diyerek, başörtüsünün izzet ve şerefini korumaları için sürekli tavsiyelerde bulunuyormuş. 

Belli ki inancın emri olan örtünün, moda unsuru haline gelmesi onu çok üzüyordu.

İnşallah merhumenin bu tavsiyesi, gelecek nesillerin kulağına küpe olur da, örtünün şerefini ayaklar altına almazlar.

Unutmadan… 

Zekiye Yağmurcu, hayatta iken Çağlayan Adliyesi’ne giderek kendisini başörtüsünden dolayı mağdur eden 28 Şubatçılardan şikâyetçi olmuştu. Erken vedası yüzünden, hesabını sormak mahşere kaldı. Mekânı cennet olsun!

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

piramitler

atatürk inancına göre başörtüsü yasaktır. Anayasaya göre tüm partilerin tüzükleri atatürk inancına göre olmak zorundadır. Ülkede dinsizlikten kurtulma ve karşı koyma mücadelesi bu yasa şartları altında verilmektedir. Gel çık işin içinden. Haa, bir de bu hammurabi kurallarını Erdoğan' ın kurduğununu sananlar vardır, bu da ayrı bir sorundur tabii..

Mutmaine

Kargalar bile güler....örtü düşmanlığını en pasif heykelci bile farkında....yazık, bunlar iktidar olsa neler olur neler....
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23