• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Rasim Bolbol
Rasim Bolbol
TÜM YAZILARI

TRT’deki hatalar can sıkmaya başladı

05 Ağustos 2018
A


Rasim Bolbol İletişim: [email protected]

TRT, son yıllarda gerçekten çok büyük bir devrime imza attı. 

Türkiye ve bölgenin tarihinden beslenen eserlerle, başta sinema ve dizi sektörü olmak üzere büyük işler ortaya çıkardı.

Kapitalist-emperyalist Batı kültürünün dayattıklarını değil, bu coğrafyaya ait malzemeleri izleyicisine sunmaya gayret etti. 

Geçmişte kendi değerlerimize türlü düşmanlıkların sergilendiği bir kurum, olağanüstü gayretlerle tam anlamıyla kabuk değiştirdi.

Türkiye’de hantallığın belki de en fazla hissedildiği, bürokrasi denilince ilk başta akla gelen bir marka, doğru kadrolarla adeta küllerinden yeniden doğdu.  

Ancak tüm bu olumlu gelişmeler, sadece Türkiye’nin değil, İslam âleminin de gözbebeği olan bu kurumu eleştirmeyeceğimiz anlamına gelmiyor...

Evet, sözü TRT’nin çeşitli kanallarında -bireysel de olsa- yapılan bazı fahiş hatalara getirmek istiyoruz...

Artık can sıkıcı bir hâl almaya başlayan bu türden hataların Türkiye’nin ekonomik ve teknik imkânları en geniş televizyon kurumunda olması, gerçekten üzücü.  

Hatırlayın, geçtiğimiz yıl TRT Müzik kanalında FETÖ elebaşının şiirinden bestelenen “Hüzünlü Gurbet” şarkısının klibi yayınlanmıştı. Ahmet Özhan’ın seslendirdiği şarkının görüntüleri ortalığı epeyce karıştırmış, tepkilerin çığ gibi büyümesi üzerine de kanal “2005’teki bir program, sehven tekrar yayınlanmıştır” mealinde bir açıklama yapıp özür dilemişti. 

Bu mevzu unutuldu gitti, fakat geçtiğimiz günlerde TRT’de yine benzer bir olay yaşandı.

Bu defa da TRT Diyanet’in bir programında, sözleri yine Fetullah Gülen’e ait olan “Bulanlar Hakkı Buldu” isimli bir şarkı çalındı. Mevzu ortaya çıkınca da yine ilkindekine benzer bir açıklama yapıldı. 2012 yılı arşivlerinde yer alan programın yayına verilmesiyle ilgili idari soruşturma başlatıldığı, sorumluluğu tespit edilen personelin görevden alınıp olayın adli mercilere intikal ettirildiği belirtildi. 

Peki tüm bunlar yeterli mi?

Tabii ki değil…

Anlaşılıyor ki mezkur hatalar sehven yapılmış hatalar değil...

Fotoğraf gayet net: TRT içinde elan kripto FETÖ’cüler var ve mezkur FETÖ’cüler bu türden operasyonlarla “Biz hâlâ buradayız” mesajı vermeye çalışıyorlar.

İyi de TRT’de sadece ve sadece kripto FETÖ’cüler mi görev yapıyor?

O alçaklar TRT koridorlarında fink atarken, vatanına-milletine bağlı, işini doğru-düzgün icra etmeye çalışan personel neyle iştigal ediyor?

Herhalde yan gelip yatmıyorlardır.

Öyle ya; diyelim ki yukarıda bahsettiğimiz skandallara yol açacak görüntüler kripto FETÖ’cüler tarafından görmezden gelindi, bu durumda “Koca TRT’nin başka kontrol mekanizması yok mu?” sorusu akla geliyor. 

¥

Bahsettiklerimiz, canlı yayında yapılan hatalar değil; önlenebilir, bir şekilde engellenebilir şeyler.

Eğer koca TRT’nin bütün kontrol mekanizmaları bu alçaklar tarafından ele geçirilmediyse, mezkur skandalların bir daha tekrarlanmaması gerekir.     

7 binden fazla personeli olan bir kurumdan söz ediyoruz...

Böylesine devasa kadroya sahip bir kurum, bu türden hataları ne yapıp edip engellemek zorundadır.

Vatandaşların paralarıyla finanse edilip yayın yapan TRT’nin, o vatandaşların hassasiyetlerine de son derece özen göstermesi icap eder.

Umuyoruz bugüne kadar özverili çalışmalara imza atan TRT yetkilileri, kurum içindeki FETÖ’cüler tamamen ayıklanana kadar bazı konularda daha dikkatli olurlar.

Türkiye’nin yüz akı olan bir kurumun yıpratılmasına mahal verilmemesi için bu husus çok ama çok önemli.

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23