• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Rasim Bolbol
Rasim Bolbol
TÜM YAZILARI

Şu yeni partiyi kurun da boyunuzun ölçüsünü alın!

03 Mart 2019
A


Rasim Bolbol İletişim: [email protected]

Çok uzun zamandan beri, kulislerde fazlasıyla dile getirilen bir iddia var: Bir dönem AK Parti içinde bulunmuş önemli isimlerin yeni bir parti kurma hazırlığı içinde olduğu, hatta program ve tüzüklerini yazıp kadrolarını bile oluşturdukları söyleniyor. Yine iddialara göre, söz konusu ekip 1 Nisan sabahı Türkiye’de oluşacak tabloya göre pozisyon belirleyip öyle hareket edecek.

Savunulan bir diğer görüş de aslında bir değil iki ayrı partinin kurulacağı.

Ama belki de bunların hiçbiri olmayacak. Yani yeni parti/partiler falan kurulmayacak. Yalnızca seçimden önce bir tartışma başlatılması ve beklenti oluşturulması amaçlanıyor olabilir. Birilerinin, bu tezgahla seçimlerin neticesine etki etmeye çalışması pekâlâ mümkün, fakat çok düşük bir ihtimal.

Yani bizim kanaatimiz de tıpkı kahir ekseriyetinki gibi. Yeni parti(ler) için çoktan düğmeye basıldığını düşünüyoruz. Zaten mahut müstakbel partinin/partilerin başına yakıştırılan isimler de hâl ve hareketleriyle bu kanaatimizi pekiştiriyor.

¥

Sağır sultan bile duyduğu için yazmakta bir sakınca yok. 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ve eski Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın, seçim sonrası birtakım siyasi atraksiyonlara girişeceği konusunda kamuoyunda hemen hemen bir ittifak bulunuyor. Kafa karıştıran nokta ise bahsi geçen isimlerin hep birlikte mi yoksa ayrı ayrı mı hareket edeceği hususu.

Bu konuda rivayetlerin oldukça muhtelif olduğunu görüyoruz.

Kimileri “Her üç isim bir araya gelip tek bir parti kuracak” diyor.

Kimileri “Gül ve Babacan ortaklaşa hareket edecek, Davutoğlu da münferiden bir parti kuracak” görüşünü savunuyor. Bunun yanında, Ali Babacan’ın Gül’le değil, Davutoğlu ve ekibiyle birlikte hareket etme kararı aldığını ileri sürenler de var.

Dediğimiz gibi, çok çeşitli söylentiler dolaşıyor piyasada. Bunların ne kadarının doğru, ne kadarınınsa asparagas olduğunu elbette ki zaman gösterecek. Yani şimdiden bir tahminde bulunmak oldukça zor. Tahminde bulunmak için beklemeye ihtiyaç olmayan husus ise bu parti/partilerin (kurulmaları halinde) karşı karşıya kalacakları akıbet.

Evet, mezkur isimler gerçekten de gözlerini karartıp yeni bir parti kurma gafletine düşerler mi?

Peşinen ifade edelim ki eğer öyle olursa, bu tek kelimeyle “siyasi intihar” anlamına gelir. Başka bir şey değil, kendilerine yazık ederler.

Böyle söylememizin birkaç sebebi var.

Bir defa, bütün hesaplarını AK Partililerden oy tırtıklamak üzerine yapmayı planlayan bu şahıslar, tabanda pek de sevilen isimler değil. İkircikli tutumlarından ve tatsız-tuzsuz siyasi geçmişlerinden dolayı bir antipati topladıkları muhakkak.

Ayrıca, malum eşhasın AK Parti’nin dolduramadığı hangi boşluğu dolduracağı konusunda da kafalarda soru işaretleri var.

Hem Türkiye’de ana partiden ayrılarak kurulan partilerin hâli de kabak gibi ortada. Adnan Menderes’in Demokrat Parti’si ve AK Parti dışında başarılı olanı yok. “Ayrık otları”nın çoğunun ismini dahi hatırlamıyoruz.

¥

Ezcümle, bugüne kadar AK Parti’ye oy veren seçmenlerin çok büyük bir bölümü, Erdoğan’ın girdiği bir seçimde gidip de bu “trio”ya oy vermez. 

He, görevleri sona erdiğinde, kameraların karşısına geçip “artık günlük siyasetin dışında kalacağı” sözü verenler ve her fırsatta “AK Parti’nin neferi” olduklarını iddia edenler illa da siyasete mi girmek istiyor?

Ne diyelim, en tabii haklarıdır.

Halep oradaysa arşın burada. 

Girin de boyunuzun ölçüsünü alın.

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23