• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Halil Kışlacık
Halil Kışlacık
TÜM YAZILARI

Yine unuturuz...

26 Ocak 2020
A


Halil Kışlacık İletişim: [email protected]

Elazığ, 6.8 ile sallandı. AFAD’ın verdiği son rakamlara göre 22 kişinin öldü, 1200 kişi yaralandı. 

Şimdi iki hafta bu konuyu konuşuruz, alınacak önlemleri anlatırız, işi siyasete vurup onu bunu suçlarız, sonra unuturuz.

İki hafta önce Silivri’de deprem oldu, aklımızda ne kaldı?

Aklında hâlâ soru işareti olan varsa, bakın buradan söylüyorum; İstanbul’da çok büyük bir deprem vuracak. Gaybı ancak Allah bilir ama, bu neredeyse güneşin sabah doğacağı gibi kesin. Bir tek zamanını bilmiyoruz; bugün de olabilir, görmeye bugün hayatta olan kimsenin ömrü de yetmeyebilir.

6 bin kilometre yarıçaplı bir sıvı kütlesinin ortalama 20 kilometrelik kabuğunun üzerinde yaşıyoruz. Daha önce yazmıştım ama gözünüzde canlandırmanız için yine yazayım; yumurtaya oranla yumurta kabuğunun kalınlığı, dünyaya oranla yerkabuğunun kalınlığından daha fazla.

Bu kabuğu hareket ettiren iç kuvvet ortadan kalkarsa, yani dünya soğur da tümüyle katılaşırsa, dünyanın manyetik alanı da ortadan kalkıyor ve güneş radyasyonuna karşı bizi koruyabilecek hiçbir şey kalmıyor. Bu da birkaç saat içinde kesin ölüm demek.

Öyle hassas bir dengeye sahip ki gezegen, denklemdeki tek bir değişkenin küçücük bir hareketi yüzünden bütün sistem altüst oluyor.

Böyle bir denge içinde, denklemi daha doğru düzgün okumaktan aciz olan insanlığın uyum sağlamaktan başka hiçbir şansı yok. Yapıp ettiklerimiz dünyanın işleyişini değiştirmeyecek. En çok korkulan nükleer kış ya da küresel ısınma ihtimali bile dünya için hiç önemli değil, sadece bizim için önemli.

Bu dünya oksijen bolluğu yüzünden yarım metrelik yusufçukları, 60 santimlik akrepleri, üç metrelik çıyanları da gördü; sera gazlarının yokluğu yüzünden ekvator dahil bütün dünyayı saran iki kilometrelik buz katmanını da...

Soruyorum; biz ne yapıyoruz?

Ne yaptığımıza küçük bir örnek vereyim; dünyada kozmetiğe bir yılda harcanan parayla aynı anda hem dünya genelindeki bütün açları bir yıl boyunca doyurmak, hem de dünya üzerindeki bütün kanser hastalarının bir yıllık tedavi masraflarını karşılamak mümkün.

Yine soruyorum; ne zaman aklımızı başımıza alacağız?

İşte, dağlar küçük küçük emekliyor, “Ne oluyor böyle” demek için illa kalkıp yürümelerini mi bekleyeceğiz?

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Seyfi

Ne yapacağız hoca takdir Allah'tan yatıp kalkıp bunumu düşüneceğiz afat ekibi adamlar soğukta buz gibi havada isteyerek gönülden iş yapiyor millette birşeyler yazma çabasında eleştiri olmaz en kolay şeyi yapmayın sizde içki masasındaki entel dantel takımının işi bu tür eleştiri

Vahit

Çok doğru bir yazı helal olsun. Ne yapacağız hoca diye yorumda bulunan kardeşim herkes sorumluluğunu yerine getirecek. Gazeteci olayları unutturmayacak hatırlatacak. Usta ustalığını yapacak vs. O zaman sorun kalmaz.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23