• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Erkan Kavaklı
Ali Erkan Kavaklı
TÜM YAZILARI

Gençler rahatınızı bozun yeteneklerinizi geliştirin ki rahat edesiniz

19 Eylül 2019
A


Ali Erkan Kavaklı İletişim: [email protected]

Gençler,

Okullar açıldı, dersler başladı; öğrenme, yetenekleri geliştirme ve başarı merdivenlerini tırmanma mevsimi geldi.

İnsanları harekete geçiren inançları, düşünceleri ve aldıkları kararlardır. 

Okul bitince ulaşmak istediğiniz bir hedefiniz olsun.

Hedefinize ulaşmak için rahatınız bozun.

Bugün rahat etmek isterseniz ömür boyu rahatsız olursunuz. Rahatınızı bozar, hedefinize ulaşırsanız ömür boyu rahat edersiniz.

Zorluklar yeteneklerimizi, öğrenmek zekâmızı geliştirir.

İnsan durup dururken zekâsını geliştiremez, bilgi öğrenmeden bilge olmak mümkün değil.  Zorluklara katlanmadan çetin yollar aşılmaz.

Zorluklar önümüze çıkan fırsatlardır, onları aşmak için çalışırken yeteneklerimiz gelişir.

Kolay iş yaparak kimse yeteneklerini geliştiremez. 

Kolay şeyler yaparak kimse kahraman olamaz.

Çanakkale Savaşları sırasında Mecidiye Bataryası’nda savaşan Seyit Onbaşı 276 kg ağırlığındaki mermiyi kaldırıp topun namlusuna yerleştirdi ve ateşledi. Ocen’i Boğaz’ın çelik sularına gömdü.

Bölük komutanı Yüzbaşı Mehmet Hilmi’nin emri üzerine ikinci mermiyi kaldırdı, komutanı ile birlikte topun namlusuna sürdüler, Mehmet Hilmi Bey topu ateşledi, İrresitibil’i vurdu. Çanakkale Zaferi zoru başaranların imzasını taşır.

Zaferin üstünden 104 yıl geçmesine rağmen Havranlı Seyit Onbaşı’yı hatırlar ve ona minnet duyar, rahmet okuruz çünkü zoru başardı.

İstiklal Marşı şairimizi Mehmet Akif Ersoy, savaş yıllarında İstanbul’u terk ederek Anadolu’ya gitti, Milli Mücadele’ye katıldı, savaşın o zor günlerinde cephelere koştu, milletimize ve ordumuza moral veren konuşmalar yaptı. O savaş atmosferinde İstiklal Marşı’nı yazdı. 

Dönemin birçok yazar ve şairi gibi İstanbul’daki evinde otursaydı İstiklal Marşı’nı yazamaz, zoru başaramazdı. 

Zor işleri yapmak yeteneklerimizi geliştirir, zoru başarmak bizi kahraman yapar.

Gençler, yapabileceğinize inanın, siz de başarabilirsiniz. Başkasının yaptığını siz de yapabilirsiniz. 

Rabbimiz, hepimize hayatın zorlukları ile başa çıkabilecek akıl, zekâ ve donanım vermiş. Önemli olan bu donanımı yerli yerinde ve verimli bir şekilde kullanmaktır.

Dünya rahat yeri değil, cenneti kazanmak için çalışma yeridir. 

İki seksen uzanıp yatılacak yer mezarlıktır.

Yeteneksiz öğrenci yoktur, yetenekleri keşfedememiş ve geliştirememiş öğrenci vardır.

Hiç kimse başarı merdivenlerini elleri cebinde tırmanmıştır.

Başarı mutluluk verir fakat ter kokar ve bedel ister.

52 kitap yazdım, 3181 konferans verdim, tatillerimi feda ettim. Cumartesi, pazar ve tatiller benim için okuma ve kitap yazma mevsimidir.

Öğretmenlik hayatımın yanı sıra edebiyat, eğitim, motivasyon ve zekâ gelişimi kitapları yazdım. Başarmak insana mutluluk verir.

Herkesin 100 milyar nörondan oluşan bir beyni var. Bütün zaferler beyinle kazanılır, her zafer önce beyinde elde edilir.

Başarılı insanlardan bir eksiğimiz yok, kimsenin bizden fazla yeteneği yok.

Çalışmak; yeteneklerimizi geliştirmek için harekete geçmektir.

Durgun sular kurtlanır; işleyen demir ışıldır.

Ünlü nörolog Dr. Ali Akben ile televizyon programımda sohbet ederken şu soruyu sordum:

-Doktorluk zor bir meslek. Tıp fakültesini kazanmak zor, orada okumak da zor, diyorlar.

Doktorun söyledikleri hâlâ kulaklarımda çınlar:

-Önemli olan karar vermek, gerisi teferruat. Hedef belirledikten sonra çalışma ve okuma zevkini tattım. Çalışmak benim için tutkuya dönüştü çünkü beni hedefime götürüyordu.

Hedefi olan insanlarda çalışmak tutkuya dönüşür. 

Honore de Balzac:

Ben çalışırken dinlenirim, dinlenirken çalışırım” der.

Mehmet Akif demiş ki:

Kim kazanmazsa bu dünyada bir ekmek parası;

Dostunun yüz karası, düşmanın maskarası.”

Gençler, dostlarımızın yüz akı, düşmanımızın korkulu rüyası olmak için çalışmalıyız.

İstikbal çalışarak fethedilir. Cennet burada kazanılacaktır.

Hasan Hans’ı, Emine Elizabeth’i, İbrahim Abraham’ı, Havva Eva’yı geçmeli ki Türkiye gelişmiş ülkeleri geride bıraksın, İslam’ı güzel bir şekilde temsil etsin.

Atalarımız bütün insanlığın imrendiği büyük devletler ve göz kamaştıran medeniyetler kurmuş, onlar gibi çalışırsak biz de yapabiliriz.

Gençler, rahatınızı terk edin, planlı çalışın, yeteneklerinizi geliştirin. Başarılı ve mutlu olur; milletimize ve dinimize faydalı olursunuz. 

Beyin Vitamini: Başarı prensiplerini öğrenmek ve başarılı insanları örnek almak için Başarıya Götüren Yol, Başarı İnanç İşidir; Başarının Büyüsü adlı kitaplarımı tavsiye ederim. (İrtibat: 0212 4911903; sipariş@ensarnesriyat.com.tr www.kitapyurdu.com) 

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Erdem Doğan

Sayin yazar, bizdeki egitim sistemi yorucu ve sıkıci. Sabah erkenden cocuklar okula gidiyor okuluna göre ikindiye doğru yada akşam bitkin vaziyette eve geliyorlar. Çocuk 5 yaşında ana okulu ile başlıyor 12 yıl zorunlu eğitim. 7 yaşında okula başlayan çocuk 19 yaşında bir genç hatta olgun insan olarak hayata atılıyor. Bir bakima Ailenin vereceği eğitimin terbiyenin bir bölümünü de okul yani devlet üstlenmiş oluyor. Aile devrebdisi kalıyor. 2- Cocuklarin ihtiyaçları sorulmuyor derse ilgilerine bakılmıyor. bir takım bilgiler dayatma ile zorla verilmeye çalışılıyor .

Erdem Doğan

6_ 7 saat kapalı bir yerde çocukları zaptetmek, çocukların ihtiyacına ilgisine bakılmaksızın dayatmali ezbere dayali bir şeyler yükleme çabası niye. bilgi ögretelim derken bilgiden uzaklaştırıyor, tiksinti veriyorsunuz Halbuki bilgi cağındayız. Bilgiye ulaşmak çok kolay. Ihtiyaç duyduğunuz gerekli bilgiye her yerde her an ulasabiluyoruz.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23