• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Abdullah Şanlıdağ
Abdullah Şanlıdağ
TÜM YAZILARI

Eleştiriye açık olmak

11 Nisan 2022
A


Abdullah Şanlıdağ İletişim: [email protected]

Eleştirilere karşı alıngan birisi değilim. Yapıcı eleştiri hem fertleri, hem de kurumları olgunlaştırır. Tabi ki herkesin olumsuz yorumlarını da hoş görecek değiliz. 

Geçen hafta Akit’te kaleme aldığım “Metal yorgunluğu” başlıklı yazımı; Haber 7 ve birçok muhalif site okurlarına ulaştırdı. Ama muhalif kesimin neredeyse tamamı; işlerine geldiği kısmını iktibas ettiler. 

Kahramanmaraş’ta “arıya verme, iç etme” deyimi var. Bunların yaptığı da bu! Bazıları yine de link verme zahmetinde bulundular. Hiçbirisine kızgın değilim. Kendi okurlarını bizim düşüncelerimizle tanıştırdıkları için de müteşekkiriz. Hatta bir tanesi de makalemi YouTube’da seslendirmiş. Haber 7 bizden birisi, yani Ak Parti’ye yakın, vasat çizgide bir yayın organı. Onun yeri bende ayrı. Akit nasıl yayınlamışsa öyle alır ve servis eder.

Eleştiriye açık birisiyim, nitekim kendim de eleştiriyorum. Bel altı vurmak, alternatif sunmaksızın eleştirmek şiarım değildir. Düşmanım da olsa fikirlerine değer verir, adam yerine koyar dinlerim. Sözü, kimin söylediğinden ziyade doğru olup olmadığına bakarım. Kelamullahi bir ölçüdür: “Onlar sözü dinler, doğrusuna tabi olurlar.”

Bazı okuyucularım iktidar partisini çok eleştirdiğimi, çuvaldızı hep kendimize batırdığımı dillendiriyor. Doğrudur, iğneyi kendime (kendimize) batırmayı pek tercih etmem. Çuvaldız iğneden daha kalındır, dolayısıyla acısı daha fazla olur. Ak Parti’yi kendimden gördüğüm için dostane bir şekilde eleştiriyorum. Kazanımlarımızın yok olmaması için, dostlarımızı tatlı bir üslupla uyarıyoruz. Makam ve mevki beklentim hiç olmadı, bundan sonra da olmaz. Ak Parti’den önce de kalem ırgatıydım, sonrasında da öyle kalacağım. 

Bıçak sırtı cümlesiyle Ak Parti’yi zayıf gösterdiğimi iddia edenlere şu hususu hatırlatırım. Yirmi yıl iktidarda kalıp, her şeye rağmen yine de Türkiye’nin en büyük partisi olma özelliğini koruyor olmak ve karşında altı tane Parti’nin ittifakı karşısında bıçak sırtında olmak Ak Parti için kayıp değil bir kazançtır. Asıl düşünmesi gereken iktidar değil, hiçbir başarısı olmayan muhalefet bloğudur. 

Bunca pahalılık ve dünyada baş gösteren krize rağmen Ak Parti’den kaçan seçmen kendilerine yönelmiyorsa oturup düşünsünler. Altı Parti’nin sinerjisi milletin teveccühünü sağlamıyorsa, muhalefet için de bu bir züldür. Milletin, kendilerini sığınacak bir liman olarak görmemesi çok acı bir durum. Bu mazlum milletin geçmişte CHP’den neler çektiğini bilmeyen mi var? Daha düne kadar Milli Görüş’e saldıran, 28 Şubat’ta iktidardan eden zihniyet, şimdi reel politik ve çıkar hesapları gereği eski dostlarımızı baş tacı ediyorlar. 

Erdoğan sayesinde siyasi arenada seslerini duyuran, en yüce makamlara erişen zevat dahi şimdi onlarla birlikte dans ediyor. 15 Temmuz öncesinde başlayıp hâlâ Başbakan olacağını deklare eden Akşener’in kimler adına hareket ettiğinin iyi analiz edilmesi gerekiyor. Bu altı birbirine benzemez parti, pahalılık ve zamları fırsata çevirmenin telaşındalar. 6 rakamının hikmetini(!) anlamış değilim. İsrail ve Macaristan’da da iktidarı devirmek için 6 parti ittifak ettiler. İktidar partisi olan Ak Parti’nin ve muhalefeti temsil eden 6’lı benzemezin İsrail ve Macaristan seçimlerinden çıkaracakları dersler var. İsrail’de 6’lı benzemez,  22 yılını dolduran Benjamin Netanyahu’nun iktidarını kıl payı farkla devirdi. Macaristan’da 6’lı muhalefet umduğu sonucu alamadı. Orban’ın Hıristiyan Demokrat Halk Partisi dördüncü defa seçimleri yüzde 54 gibi yüksek bir oranla kazandı.

Ak Parti İsrail ve Macaristan seçimlerinin sonuçlarını iyi okumalı. Tabi muhalefet bloğu da.. Geçen yazımda Ak Parti için 2023 iktidarının çantada keklik olmadığını yazdım. Aynı şey muhalefet için de geçerlidir.

Ak Parti’nin yumuşak karnının ekonomi olduğunu çok iyi biliyorlar. Bu yüzden bendeniz de sürekli tencere teorisini dillendirerek iktidarın bu konuya bir çözüm üretmesini istiyorum. “Dış güçler” argümanını kullanmaksızın ekonomiyi rayına oturtmalı, sağlam ve emin adımlarla yola devam edilmelidir. “AK Parti Amerika’nın desteği ile iktidar oldu” şeklindeki yakışıksız komplo teorisinden ve paranoyadan beslenenler partiden uzaklaştırılmalıdır. İktidar da muhalefet cephesini “hain, dış güçlerin oyuncağı” söylemiyle ötekileştirmemeli.

Muhalefeti nakavt edecek en güçlü silah budur. Muhalefet cephesinin sandıktan kıl payı başarıyla çıkması dahi beni üzer. Çünkü bu ülkenin hayrına çalışacaklarına inanmıyorum. İktidar da kaybederse (mazallah) zaten kıl payı bir farkla kaybeder. Kazandığında da kıl payı kazanacaktır. Bıçak sırtı dediğim mesele budur.

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Şaban

Objektif eleştiriler güzel ama bazışeyleri gözden kaçırmamak gerekir. Problem sadece ekonomi değil parçalanan aileler yaşanan ahlaki çöküntü israf belası suçluluk oranlarının artmasıyla cezaevlerinin kapasitesinin üstüne çıkması her türlü ahlaksızlığın uluorta işlenir duruma gelmesi ve bütün bunların idealist dava sahibi insanların tekbaşına 20 yıl yönetiminin sonda hala problem olarak devam etmesi. Adalet yerine ideolojik kayırmalar. Evet muhalefeti akpartinin yanlışları kazandırır. Hala fırsat kaçmamış.

Abdulbaki Zorlu

İşte hakikat budur. Gerçekleri dile getiren,korkusuzca yazan sayın Sanlıdağ'ı ve bu buzel makaleyi okuyucusuyla buluşturan Akit'i can-ı gönülden tebrik ediyoruz. İnananların yüz akı Akit, iyi ki varsın...
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23