HSYK, Danıştay 8. Dairesi’nin kararına rağmen, başörtülü avukat Zübeyde Kamalak’ı duruşmalara almayan Ankara 11. Aile Mahkemesi Hakimi Mustafa Karadağ ile Ankara 2. Aile Mahkemesi Hakimi İlhan Kadıoğlu hakkında soruşturma başlattı. Danıştay kararına herkesin uyması gerektiğini belirten Kamalak, “Sürecin takipçisi olacağım” dedi.
Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK), Danıştay 8. Dairesinin kararının ardından duruşmaya başörtüsüyle girmek isteyen avukatları salona almayan 2 hakim hakkında soruşturma başlattı.
Danıştay 8. Dairesinin avukatların duruşmalara başörtüsüyle girmesine imkan tanıyan kararının ardından, duruşma salonuna başörtüsüyle girmek isteyen 2 avukat, mahkeme hakimleri tarafından salona alınmadı.
Şikayet üzerine, Ankara 2. Aile Mahkemesi Hakimi İlhan Kadıoğlu ve Ankara 11. Aile Mahkemesi Hakimi Mustafa Karadağ hakkında inceleme başlatıldı. Yapılan inceleme sonucu, hakimler hakkında soruşturma açılmasına karar verildi. Kararın ardından görevlendirilen muhakkik, hakimler hakkında araştırma yapacak.
Kadıoğlu ve Karadağ hakkında disiplin cezası verilip verilmemesine HSYK 2. Dairesi karar verecek.
KAMALAK: SÜRECİ TAKİP EDECEĞİZ
HSYK’nın 2 yasakçı hakime soruşturma başlatmasını değerlendiren Avukat Zübeyde Kamalak, Danıştay’ın aldığı karara herkesin uyması gerektiğini belirtti.
Kamalak, başörtüsü nedeniyle kendisini duruşmalara almayan hakimlerin haksızlık yaptığını, HSYK’nın iki hakim hakkında soruşturma başlatılmasına da üzüldüğünü ifade ederek, “Ne bu olaylar yaşansaydı ne de bu durum oluşsaydı. Kendi adıma da onlar adına da hukuk devletinde bunu yaşadığımız için üzülüyorum” diye konuştu.
Bundan sonraki süreci de takip edeceğini vurgulayan Kamalak, “Hak arama özgürlüğümüzü kullanacağız. Mensubu olduğum Ankara Barosunun da yanımda yer almasını isterdim. Ancak maalesef, onlar haksızların yanında yer alarak eşim ve oğlum hakkında soruşturma başlatmışlardır” dedi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Başkanı avukat Öztürk Türkdoğan da hakimlerin, başörtülü avukatları duruşmalara kabul etmemesinin doğru olmadığına dikkati çekerek, “İfade, din ve vicdan özgürlüğü ekseninde hareket edip, kabul etmeleri gerekir” dedi. Öztürk, HSYK’nın ve Hükümetin, hakimlerin önünü açacak düzenlemeleri yapması, bütün sorumluluğun kürsü hakimlerine atılmaması gerektiğini savundu.
“CEZANIN DA VERİLMESİ GEREKİR”
Hukukçular Birliği Vakfı Başkanı Sinan Kılıçkaya da HSYK’nın kararının “çok yerinde” olduğunu söyleyerek, başörtülü avukatlık yapılabileceğinin Danıştay kararıyla sabit hale geldiğine dikkati çekti.
Kılıçkaya, “Bir hakimin savunmayı engellemesi bir suç oluşturur. Kaldı ki başörtüsüyle ilgili herhangi bir ihtilaf dahi olsa hakimin duruşmaya avukatı almaması hukuka aykırıdır. Başörtülü olması kişinin iradesine ait bir husustur. Hakimin, avukatı duruşmaya almamak veya çıkarmak gibi bir yetkisi yoktur. Hakimler hukuku ve savunma hakkını ihlal etmişlerdir. Cezanın da verilmesi gerekir” değerlendirmesinde bulundu.
Avukat Havva Hacınecipoğlu da hukuk kurallarını uygulamayanlar hakkında işlem başlatılmasının son derece normal olduğuna işaret ederek, “Eskiden uygulanan hukuksuzlukların unutulması ve yeni sürece uyum sağlanması açısından güzel bir uygulama diye düşünüyorum. Sadece mevzuat hükümlerinin değil, hukukun ve hakkın yerine getirilmesi açısından önemli. Bu bir haktı ve hakkın yerine getirilmesinin engellenmesi hukuka aykırıdır” dedi.
