Söz emekten ve alın terinden açılınca, mangalda kül bırakmayan; iktidarın TÜİK yerine manipülasyon odağı ENAG’ın belirlediği enflasyon oranında zam yapmasını talep eden CHP’li belediyeler, çalışanlarını perişan etti.
Buğra Kardan İstanbul
Emek ve alın teri sömürüsünü bırakmayan CHP’li belediyeler, işçilerini aç biilaç bırakmakta mahirler. Çalışanlarını mağdur eden bu belediyelerde eylemlerin biri bitmeden diğeri başlıyor. Kadıköy, Kartal, Maltepe belediyelerinde maaş ihtilaflarından ileri gelen grevler belleklerde yerini korurken İzmir’i zam krizi sardı. Büyükşehir Belediyesi’yle maaş artış oranında anlaşmaya varamayan DİSK/Genel İş Sendikası, greve gitti. Sendika, zam teklifini yüzde 60’tan yüzde 44’e indirdi. Belediyenin teklifi ise yüzde 29.16 oldu. Anlaşmazlık üzerine CHP’li belediyeye bağlı İZELMAN, İZENERJİ ve EGEŞEHİR şirketlerinde görev yapan yaklaşık 23 bin işçi greve giderken İzmir çöp şehre döndü. İzmir Büyükşehir Belidiye Başkanı Başkan Cemil Tugay’a öfke yağarken, her defasında TÜİK’in verilerini beğenmeyip yandaş elitlerin oluşturduğu Enflasyon Araştırma Grubu’nun (ENAG) oranının zam olarak işçilere yapılması CHP’den istendi.
TÜİK’İ BİLE UYGULAMIYORLAR
Akit’e konuşan iktisatçı Dr. İsmail Çapak da yaşananlara ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu: “CHP demek çöp, çamur, grev, sorun hizmetsizlik demek. Kadıköy, Kartal ve Maltepe’de şu anda da İzmir’de karşı karşıya kalınan durum belli. Maaş oranında anlaşma olmayınca çalışanlar greve gittiler. Doğal olarak oraya buraya çöpler, kötü kokular yayıldı. Belediye Başkanı da gerildi. Çalışanlarla atıştı. Çevrilen yüzde 29.16 zam önerisi ise dikkatleri CHP’ye döndürdü. Hükümete yüklenip duran, ülke ve ekonomi için ne yapacağını anlatmaktan imtina eden Özgür Özel’in çıkışları akla geldi. Asgari ücret için ’30 bin liranın altında yokuz’ dediği hatırlandı. İktidar, asgari ücrete yüzde 50 zam verirken Özel’in belediye başkanlarınca çalışanlara bırakın ENAG’ı TÜİK’in bile altında maaş artış oranları uygulandığı hatırlandı. Nihayetinde İzmir’de mutabakata varılamadı.
OLAN İZMİRLİYE OLDU
Hâliyle greve gidildi. İzmirliler de mağdur oldular. ‘Yeter artık’ demeye başladılar. CHP’nin emek ve hak duyarlılığı lafta kaldı. Yazık günah. Bayram geliyor. İzmir’de çöp yığınları, ulaşım sorunları var. İnsanlar, işlerine gidip gelemiyorlar. İzmir de dahil CHP’li belediyelere tavsiyemiz; milyonları dansçılara, popçulara değil de işçilerine vermeleridir. İzmir ve CHP’li diğer belediyelere ‘Yüreğiniz yetiyorsa ENAG’ın ilan ettiği TÜFE oranını baz alarak zam uygulayın’ çağrısında bulunuyoruz. ‘TÜİK’in altında bile zam veriyorsanız belediyecilik yapmayın’ diyoruz ama nafile. Çünkü CHP’de samimiyetin zerresi yok. Emekçilerin aç açıkta kalmalarının nedeni bu değil mi? Usulsüzlüklerin nedeni bu değil mi? İşte İBB’de dönen dolaplar bir bir ortaya çıkıyor. Tüm skandallar CHP’lilerin ihbarları, itiraflarıyla ifşa oluyor.”
Çelik İş Sendikası Genel Başkanı Avukat Salih Erbaş ise, şunları söyledi:
BÜYÜK LAF ETMEMEK GEREK
“İzmir’de bir sıkıntı olduğunu görüyoruz. Yüz binlerce aileyi mağdur eden bu sıkıntının giderilmesini temenni ediyoruz. Hayatın normale dönmesini ümit ediyoruz. Tabii İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin DİSK/Genel İş Sendikası’yla maaş artış oranıyla ilgili ihtilafı ibretlik. Demek ki büyük laf etmemek gerek. Malum, CHP yönetimince iktidara ‘Maaşları ENAG verilerini dikkate alarak artırmıyorsun’ diye soruluyor. Ve bu soruyu tutarsız tavırlar takip ediyor. Yani İzmir’de devam eden grev dahi CHP yönetiminin emekçileri ve ailelerini önemsemediğini ortaya koyuyor. Belediyenin TÜİK’in altında bir zam önerisini getirmesi bunun kanıtı değil mi? CHP’li idareciler, belediye başkanları, yorumcuları ne tutarlı ne de samimiler. Bunlar, işin ucu kendilerine dokununca farklı bir tutum takınıyorlar. Öbür yandan İzmir Belediyesi ile DİSK ideolojik olarak birbirine yakın. 23 bin görevlinin hak arayışı doğal. Ancak grev, hayatı durdurmamalı. Talepler de makul olmalı. Şu net ki eylem yapan görevlilerce görülen iş ve talep edilen rakam orantısız. Mali ve hukuki sorumluluk taşıyan memurlara verilmeyen maaşlar neden temizlik görevlilerine verilsin ki? Onun için bir yerde buluşulması ve anlaşılması zaruret.”
