Türkiye Büyük Millet Kelcisi (TBMM) Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, medya patronlarının kolay yollarla ihale alma adına başkanlık sistemine karşı çıktığına dikkat çekti.
HASAN ÖNAL / TBMM BÜROSU - Küçük partilerle yüzde 35 oy potansiyeli olan solun da seçilememe korkusu sebebiyle başkanlık sistemini istemediğini vurgulayan Kuzu, ancak Türkiye’nin istikbalinin başkanlık sisteminde olduğunu kaydetti.
“ÜÇ KESİM BAŞKANLIĞA KARŞI”
Akit’e başkanlık modeliyle ilgili açıklamalarda bulunan Anayasa Komisyonu Başkanı Kuzu, Türkiye’de üç kesimin başkanlığa karşı çıktığını ifade etti. Bunlardan birincisinin medya patronları olduğunu belirten Kuzu, “Onlar koalisyonlardan, zayıf hükümetlerden ihale alma kolaylığından istifade ederler. İkincisi küçük partiler… Bunlar ise seçilemem korkusu ile başkanlık sistemini istemiyor. Üçüncü kesim de sol. Yüzde 35’lik oy nedeniyle seçilemeyecekleri endişesiyle başkanlık sistemini istemiyorlar. Küçük partiler için doğrudur, iki partili modele gideceği için gelemezler; ama sol gelebilir. Ancak bugünkü sol gelemez. Kolunu sonuna kadar açan, Mevlana misali ‘ne olursan gel diyenler’; en küçük grubu bile dikkate alanlar gelebilir” dedi.
“KRALLIK GELİR DİYORLAR,
ANCAK KENDİLERİ KRAL”
Muhalefet partilerinin başkanlık modeline ‘krallık gelir’ gibi gerekçelerle karşı çıktıklarını, bunun gerçekle bağdaşmadığını vurgulayan Kuzu, “Başkanlık modelinde seçilen bir başkan en fazla 10 yıl görev yapacak. Halbuki parti genel başkanlarının görev sürelerinin ucu açık. Başarılı olsalar da, başarısız olsalar da hep görev başındalar. AK Parti’deki gibi üç dönemle sınırlı değil” dedi. Belediye seçimlerinin de başkanlık seçimi gibi olduğunu ifade eden Kuzu, vatandaşların yerel seçimlerde partiden çok başkanlara oy verdiğini dile getirdi. Kuzu, halkın sevdiği bir adayla yarışan partilerin iddialı olacağına dikkat çekti.
“KÜÇÜK GRUPLAR BİLE DİKKATE ALINACAK”
Başkanlık modelinde partilerin herkese değer vermek zorunda olduğunu belirten Kuzu, “Çünkü bu modelde yüzde 1, hatta daha az bir farkla seçimi aldığı oluyor. Bu nedenle partiler herkese değer vermek durumunda. Adayları da ona göre belirlemek, kılı kırk yarmak zorunda. Yüzde 51 kolay bir şey değil. Koalisyonlardaki o haksız kazançlar da bitmiş oluyor böylece. Çünkü küçük partiler 4’lü koalisyonlarda hükümetin bir yanından tutuyor, Allah bereket versin...” diye konuştu.
“İP, CHP’NİN PEŞİNE
TAKILACAĞI YERDE TERSİ YAŞANIYOR”
Başkanlık sisteminde merkez partilerin güçleneceğini söyleyen Kuzu, solda şimdi bunun tersinin yaşandığını aktardı. CHP’nin İşçi Partisi’nin arkasına takıldığını hatırlatan Kuzu, başkanlık seçimlerinde İşçi Partisi’nin CHP’ye gelmek zorunda kalacağını kaydetti. CHP’nin başkanlık sisteminde güçleneceğini, ama yüzde 51 ile gelmesi için biraz daha ellerini açıp, toplumun tüm kesimlerini kucaklamaları gerektiğini kaydeden Kuzu, “CHP söylemlerinden dolayı giderek marjinalleşiyor ve küçülüyor. Söylemi daha da arttıkça ve sertleştikçe daha da küçülecek. Çünkü çağın gereği söylemleri yerine getirmiyor. Başkanlık sistemlerinde halkın beklentilerini önemsemek zorunda kalacak, çağın gereğini yerine getirecek. Aksi halde yüzde 51 alamaz” dedi.
“TÜRKİYE’NİN GELECEĞİ BURADA”
Başkanlık modelinde özgürlüklere duyarlı kişilerin seçilebileceğini söyleyen Kuzu, bunu Özal’ın başardığını, sağ ve sol kesimlerden oy aldığını kaydetti. Başkanlık sisteminde partiler arasında mutlaka fark olacağını, ama birçok ortak noktada buluşacaklarını dile getiren Kuzu, “Türkiye’nin huzuru burada; ülkenin bölünmemesi burada; etnik, dinî kimlikle öne çıkılmaması burada” açıklamasında bulundu.