Hakim değil, militan

MEHMET ÖZMEN/İSTANBUL
YUNUS DİLMAÇ/ANKARA
Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak’ın eşi Av. Zübeyde Kamalak’ı Danıştay kararına rağmen duruşma salonundan dışarı atan Ankara 2. Aile Mahkemesi Hakimi İlhan Kadıoğlu, Akit’in soruları karşısında suskun kalarak telefonu kapattı. YARSAV üyesi olduğu ortaya çıkan Kadıoğlu, “Ben ara karar aldım. Tutanakta görüşlerim yer alıyor” dedi ve telefonu kapattı. Akit’e konuşan Avukat Zübeyde Kamalak da, “Mahkeme Başkanı İlhan Kadıoğlu, Danıştay kararını yok saymış, yetkisi olmadığı halde davayı ertelemiş ve anayasal suç işlemiştir. Bu hakim insanlık dışı uygulamasıyla hukukun olmadığı dikta rejimlerinde olduğu gibi kendisini hukukun üstünde görmüştür. Hakim hakkında hem Adalet Bakanlığı’nı, hem de HSYK’yı göreve davet ediyorum” dedi.
“ALLAH KİMSEYE YAŞATMASIN”
Ankara 2. Aile Mahkemesi’nde 12 Şubat’ta görülen celsede tutanak tutularak tanıkların dinlenilerek yargılamanın yapıldığını ancak 28 Mart günü gerçekleşen duruşmadan ise dışarı çıkarıldığını anlatan Avukat Zübeyde Kamalak,  “O anki yaşadığım duygularımı Allah kimseye yaşatmasın. Orada benim yaşadığım halimi ancak benim gibi yaşayan bir meslektaşım anlar” dedi.
MUSTAFA KAMALAK: NEYE
DAYANARAK ALMIYORSUN? SEN KİMSİN?
Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kamalak, mahkeme başkanı İlhan Kadıoğlu’nun Danıştay kararını yok sayarak anayasal bir suç işlediğini ifade ederek “ Sen kimsin ki başörtülü avukatı duruşmaya almıyorsun? Türkiye’de yaşanan demokratikleşme için atılan adımlara karşı kesin bir direniş göstermiştir. Mahkeme kararlarına herkes uymalı. Bu kararlara ilk uyması gereken hakimlerin kendisidir. Sen mahkeme kararına uymazsan senin kararına da kimse uymaz. Bu konuda Adalet Bakanlığı ve HSYK gerekeni yapmalıdır” dedi.
İŞTE HAKİM İLHAN KADIOĞLU’NUN
GÖRMEDİĞİ DANIŞTAY KARARI
Avukat kimliğinin yenilenmesi istemiyle yaptığı başvuru, başörtülü fotoğraf verdiği gerekçesiyle Türkiye Barolar Birliği’nce reddedilen başörtülü bir avukat, Türkiye Barolar Birliği meslek kurallarının 20. maddesinin iptali istemiyle Danıştay’da dava açmıştı.
Davayı görüşen Danıştay 8. Dairesi, 20. maddedeki “Avukat ve avukat stajyerleri mesleğe yaraşır bir kılık ve kıyafetle başları açık olarak mahkemelerde görev yaparlar” düzenlemesindeki “başları açık” ibaresinin yürütmesini oy çokluğu ile durdurarak başörtülü avukatların mesleklerini icra etmesinin önü açılmış olmasına rağmen, Ankara 2. Aile Mahkemesi Hakimi İlhan Kadıoğlu bu kararı görmemezlikten geldi.
Bu arada; Ankara 2. Aile Mahkemesi Hakimi İlhan Kadıoğlu, Zübeyde Kamalak’ın davanın önceki duruşmasında başörtülü olarak görev yapmasını engellemeye çalışmış ancak sadece tutanak tutmuştu.
İlkel hukuk kafasına
tepkiler sürüyor
Danıştay 8. Dairesi’nin kararına rağmen Av. Zübeyde Kamalak’a Ankara Adliyesi’nde yapılan çağdışı davranışa tepki gösteren STK’lar, bu korkunç ihlalin hukuka aykırı olduğunu belirterek, hakimlerin Danıştay’ın kararını çiğnemesini “tuzun kokmasına” benzetti.
Bu arada, Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kamalak’ın eşi Av. Zübeyde Kamalak’ın başörtülü olması gerekçesiyle mahkeme salonundan çıkarılmasına sivil toplum örgütlerinden tepki yağıyor.
Danıştay’ın verdiği başörtüsü yasağını kaldıran karara rağmen Av. Zübeyde Kamalak’ın hâkim tarafından salondan çıkarılmasına tepki gösteren Başkent Kadın Platformu, Demokrat Hukukçular Derneği ve Milli Türk Talebe Birliği bu kararın hukuk dışı olduğunu ve yapılan bu çirkin, çağdışı kararı kınadıklarını söyledi.
“TUZUN KOKMASI GİBİ”
Başörtülü olduğu için mahkeme salonundan çıkarılan Av. Zübeyde Kamalak’a yapılan bu çağdışı uygulamayı kınayan Demokrat Hukukçular Derneği Genel Başkanı Av. Halil Doğan, “Barolar Birliği’nin meslek kuralları arasında saydığı ‘Başı açık görev yaparlar’ maddesinin Danıştay’ca yürütmesinin durdurulmasına karar verilmesi karşısında mahkemelerin buna uymaktan başka bir davranış sergilemeleri hukuka aykırıdır” dedi. Mahkeme kararlarına öncelikle mahkemelerin uyması gerektiğini belirten Doğan, Danıştay’ın kararına hakimlerin uymamasını “tuzun kokması” olarak değerlendirdi. Danıştay kararına uymayan hakimin, kendisinin vereceği kararlara da uyulmamasını kabul etmesi lazım geldiğini hatırlatan Doğan, “Danıştay esas hakkında karar verinceye kadar hiçbir hâkimin başörtülü olduğu gerekçesiyle avukat hakkında tutanak tutması, salondan çıkarması mümkün değildir. Bir hukukçu olarak bu davranışı kınıyorum” diye konuştu.
MTTB: “ADALETİ TESİS
ETMEKLE GÖREVLİ
MAHKEMELER, ADALETSİZLİK YAPIYOR”
Ankara Milli Türk Talebe Birliği Başkanı Şükrü Macun da, “Adaleti tesis etmekle görevli olan mahkemeler, bu tür ayrımcılıklarla büyük bir adaletsizliğe sebebiyet vermektedir” dedi. Türkiye’de başörtüsü ile ilgili son günlerde herkesin farklı farklı hareket ettiğini dile getiren Macun, “İktidar, başörtüsüyle ilgili bu çelişkilere bir an evvel dur demeli ve şartsız-koşulsuz başörtüsü özgürlüğü sağlanmalıdır” dedi.
“ARTIK SABRIMIZ TÜKENMEK ÜZERE”
Kamuoyunun başörtüsüne özgürlük konusunda hemfikir olduğunu belirten Macun, hükümetin bu taleplere karşılık vermesini istedi. Türkiye’nin son 10 yıldır kendini “muhafazakar-demokrat” olarak tanımlayan bir iktidar tarafından yönetildiğini hatırlatan Ankara MTTB Başkanı Macun, “Artık bu konuda herkesin sabrı tükenmek üzere” şeklinde konuştu.  
“YETKİ SAHİPLERİNİN
OYUNCAĞI BİR DÜZEN”
Zübeyde Kamalak’a yapılan bu davranışın korkunç bir hak ihlali olduğunu dile getiren Başkent Kadın Platformu Genel Başkanı Berrin Sönmez ise, bu kararın asla kabul edilemez bir durum olduğunu ve Türk vatandaşı her kadının istediği kıyafetle mesleğini yerine getirme hakkının Danıştay kararıyla verildiğini belirtti. Bir mahkemenin Danıştay kararını tanımayarak hukuksuzluk yoluna başvurmasının asla kabul edilmeyeceğine vurgu yapan Sönmez, “Sayın Kamalak’ın yanındayız, onu sonuna kadar destekliyoruz. Bu ülkede bireyleri bir takım yetki sahiplerinin oyuncağı haline koyan bir düzen var. Bu düzenin mutlaka düzeltilmesi gerekiyor. Bir avukatın meslek kariyerinin mahkemedeki bir hâkimin iki dudağı arasında olmaması gerekir” ifadelerini kullandı.