Başbakanlık, Mısır’daki darbe karşıtlarına yönelik katliamla ilgili, “tüm uyarılara rağmen Mısır’daki yönetimin barışçıl gösterilere karşı bir defa daha şiddete başvurmasını en sert şekilde kınadıklarını” belirterek, 30 Haziran’dan bu yana, Mısır halkının yaşadığı can kayıplarından darbe yoluyla demokratik ve sivil yönetime el koyan mevcut idarenin sorumlu olduğunu bildirdi.
“Tüm uyarılara rağmen Mısır’daki yönetimin barışçıl gösterilere karşı bir kez daha şiddete başvurmasını en sert şekilde kınıyoruz. Hiç bir şiddet olayına karışmayan sivil halkın üzerine ateş açılması ve keskin nişancılar vasıtasıyla sivil halkın hedef alınması ağır bir suç teşkil etmektedir. 30 Haziran’dan bu yana, kardeş Mısır halkının yaşadığı can kayıplarından darbe yoluyla demokratik ve sivil yönetime el koyan mevcut idare sorumludur. Can kayıplarına yol açan bu müdahalenin de, daha önceki müdahaleler gibi, kardeş Mısır’ın iç barışına ve huzuruna büyük zarar verdiği ortadadır. Demokrasiye sahip çıkan ve barışçıl tutumlarını ilk günden beri muhafaza eden kitlelerin üzerine ateş açılması insanlık vicdanını bir kez daha yaralamış ve büyük bir infiale yol açmıştır.”
Açıklamada, şöyle denildi: “Bu müdahale, mevcut yönetimin bütün tarafların katılımıyla demokrasiye geçiş sağlanması konusunda nasıl bir tavır içinde olduğunu açıkça ortaya koymuştur. Bu durumu, kardeş Mısır halkının barış ve huzuru için son derece endişe verici buluyoruz. Açıkça görülmektedir ki uluslararası toplumun Mısır’da demokrasiye ve anayasal meşruiyete sahip çıkmak yerine, askeri darbeye destek vermesi ve bundan önceki katliamlara sessiz kalması, bugünkü müdahale için mevcut idareyi cesaretlendirmiştir. BM Güvenlik Konseyi ve Arab Ligi başta olmak üzere uluslararası topluluk, bu katliamın durdurulması için derhal harekete geçmelidir.”