Allah’ın Nizamı İslâm (11)
Allah’ın Nizamı İslâm (11)
Prof. Dr. Yusuf Özertürk
İSLÂM’IN KAYNAKLARI
A-KUR’ÂN
Kur’ân’ın Muhtevası
2e-Kulluk-Ubûdiyyet-Abd
b-MÜSLÜMAN NASIL OLMALIDIR?
*Müslüman, ne Dünyalık için, ne de Ahiret için, nefsini önceleyip, başkalarının aleyhinde çalışmamalı, ekmeği ile oynamamalı ve ‘kuyusunu kazmamalıdır’.
*Müslüman mürüvvetli, sehâvetli (cömert) olmalıdır.
*Müslüman savurgan da olmamalı ve isrâftan kaçınmalıdır. Müslüman, israfın haram (yasak) olduğunun bilincinde olmalıdır(1). İnsanlar, çöpten, pazar artıklarından geçinmeye çalışırken; Müslüman, 50 bin liralık Fergamo, Prada, Manolo blahnik marka ayakkabı, çanta kullanmamalıdır. Müslüman, milyonluk Rolex, Patek Philippe saat takmamalıdır. Müslüman, süper lüks yatlarda, ‘haremlik-selamlık’ yaparak oryantal müzik eşliğinde göbek atarak ‘happy birthday party’leri vermemelidir. Müslüman, Aperol, Mojito, ‘helal likör, helal bira’ içerek ‘after umre party’ yapmamalıdır. Müslüman, kırk günlük bebeğe tek taş yüzük takmamalıdır. Müslüman, lüks ciplere, süper lüks Mercedeslere binmemelidir. Bu kadar hatırlatma yeter herhalde. Gerisi okuyanların irfanına kalmıştır...
*Müslüman, ne cimri, ne de savruk olmalı velakin iktisat etmelidir.
*Müslüman, Akıl’a, ilme önem vermeli, taassubtan, cahillikten kaçınmalıdır. Müslüman liyakâtli-ehil olmalı ve işini iyi yapmalıdır.
*Müslüman daima hakdan, doğrudan yana olmalı ve kendi zararına da olsa, haktan ayrılmamalı ve haksızdan, bâtıldan yana olmamalıdır.
*Müslüman firâsetli olmalı, ahmak olmamalıdır (iki defa aynı deliğe elini sokup, ısırttırmamalıdır).
*Müslüman daima Hakk’ın dâvâ’sını dillendirmeli ve başkalarının ‘menfaat amigoluğunu’ yapmamalıdır.
*Müslüman amaçlarına ulaşmak için her şeyi mubah saymamalı, daima meşru yolları kullanmalı ve fakat gayrimeşru veya gayri ahlâki yollara teveccüh etmemelidir (yalan, iftira, rüşvet, fitne-fesat, vs).
*Müslüman, her halini, Allah’ın gördüğünün, bildiğinin farkında olmalı ve ne kendini, ne de insanları ‘Allah ile aldatmalıdır.’(2).
*Müslüman kibirli olmamalı, nefsine yan çıkmamalı ve nefsini temize çıkarmamalıdır. Müslüman her zaman nefsini hesaba çekmelidir.
*Müslüman emanete hıyanet etmemeli ve miri (devlet) malını gasbetmemeli, kendi şahsi menfaati için kullanmamalıdır.
*Müslüman, bir nimete (mal, makam, şöhret, vs) nâil olursa, bunun Allah’ın bir ihsânı olduğunu unutmamalı ve nankörlük edip, kibire kapılmamalı, ‘ne oldum delisi’ olmamalıdır.
*Müslüman, kendisine yapılan kötülüğü unutmalı velakin yapılan bir iyiliği unutmamalı ve hep vefâlı olmalıdır.
*Müslüman, Dünya’da devamlı kalamayacağını, ölümü, Ahiret’i, Mahkeme-i kübrâyı, hayatında yaptıklarının hesabını Allah’a vereceğini asla ve asla unutmamalıdır.
*Müslüman, Allah’a verdiği ahdine sadık olmalı ve hevâsına değil, Allah’a ve Hz. Peygamber’e tâbi olmalıdır (3, 4).
*Müslüman, kendini bir köprüde yürüyen bir yolcu olarak görmelidir. Öyle bir köprü ki, bir tarafında Dünya ve hayat, öbür tarafında ise ölüm ve Ahiret vardır. Böyle bir yolculukta; İnsan gaflete (sarhoşluğa) kapılıp, Hakk’ın yolundan çıkıp, kendini dalâletin uçurumuna atar mı?
*Ne mutlu o Müslümana ki, Allah’a ihlâslı kul ola ve Sırat-ı müstakim’den (İslâm’dan) ayrılmaya.
Ya Rabb! Bizi, Kendine ihlâslı kul ve Habib’ine sâdık ümmet eyle. Amin, dualarımızı kabul eyle Ya Muîn!
(1): “Ey Âdem oğulları! Namaz kılacağınız vakit temiz elbiselerinizi giyinin. Yiyin, için, ama israf etmeyin. Çünkü Allah, israf edenleri sevmez” (A’raf-31).
(2): “Ey insanlar! Hiç şüphesiz Allah’ın va’di haktır. Öyle ise dünya hayatı sizi aldatmasın! Ve aldatıcılar da, sizi Allah ile (Allah’ın adını kullanarak) aldatmasın!” (Fatır-5).
(3): “De ki, ‘Eğer siz Allah’ı seviyorsanız (O’na kulluk yapmak istiyorsanız), bana (Hz. Resulullah) uyun’…”. “De ki, ‘Allah’a ve Peygambere itâat edin!’…” (Âl-i İmrân-31, 32).
(4): “Peygamber, kendisine Rabb’inden indirilene (Kur’ân’a) iman etti. Mü’minler de iman ettiler. Hepsi Allah’a, Meleklerine, Kitaplarına ve Peygamberlerine inandılar. ‘Biz Allah’ın Peygamberlerinden hiçbirini ayıdetmeyiz’ dediler. Şunu da söylediler; ‘işittik ve itâat ettik’. Ey Rabb’imiz, Senin affını dileriz. Dönüşümüz de ancak Sanadır” (Bakara-285).