• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Muhammet Seyfullah Maden
Muhammet Seyfullah Maden
TÜM YAZILARI

Erdoğan, Sisiʼden daha mı kötü?

04 Ağustos 2025
A


Muhammet Seyfullah Maden İletişim: [email protected]

Erdoğan, Sisiʼden daha mı kötü? 
MUHAMMET SEYFULLAH MADEN 

Allah’ın adıyla…

*

Günlerdir yazmıyorum. Aslında yazıyorum da yayınlamıyorum. Çünkü yazıp yazıp siliyorum. İstemsizce sinirleniyorum. Sert ifadeler kullanıyorum. Müslümanları eleştirmeyeyim, zaten hassas olan ortamı iyice germeyeyim, diyorum. Ama “bizim mahalle”ye öyle çürük elmalar tünemiş ki… Yazmadan duramıyorum.

Neden sinirliyim, biliyor musunuz? Filistin konusunda duyarlı olduklarını söyleyip ellerine mikrofon alan ama siyasi saiklerle yalan söyleyen, iftira atan, nefret kusan, gerçekleri gizleyen, hatta kendi ahlaksızlıklarını örten muhterisler yüzünden.

AK Parti’yi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni elbette eleştirebilirsiniz. Filistin konusunda daha somut adımlar atılmasını isteyebilirsiniz. Daha önce söyledim; el altından Hamas’a destek verildiğini biliyor olsak da içimiz soğumuyor. Yeryüzünden siyonizm silinmediği sürece de içimiz soğumayacak. Her zaman ettiğim duamı hatırlatayım, “Elimize siyonist kanı bulaşmadan Allah canımızı almasın!

Tamam, hükümeti eleştirelim eleştirmesine de… Şuursuz insanları “kanaat önderi” kılıfıyla kamuoyunun önüne atıp Erdoğan’a aslı astarı olmayan ifadeler üzerinden saldırmalarına da sessiz mi kalacağız be kardeşim…

Birkaç yıl önce, bir ilahiyatçı, Zelenski’nin, “Odanıza benim fotoğrafımı değil çocuklarınızın resimlerini asın, rüşvet alırken onların gözlerine bakın” sözünü paylaşmıştı. “Keşke bizim idarecilerimiz de Zelenski gibi olsa” minvalinde bir mesaj yayınlamıştı. Yani Erdoğan’ın rüşvetçi olduğunu ima etmişti.

Zelenski kim? Kryvyi Rih yahudisi. İsrail’in en büyük destekçilerinden birisi, siyonist maşası.

Yahu hoca… Sen Hamas yetkililerini Dolmabahçe’de başköşede ağırlayan Erdoğan’a, siyonistin sözüyle “rüşvetçi iması” yapan birisin… Şimdi kalkıp da siyonistlerin soykırım yaptığı Filistin hakkında söz söylemeye mi kalkıyorsun? Sen bu milletin aklıyla alay mı ediyorsun hoca!

Hayır yetmiyor, Hamas’a İHA/SİHA verilmesini istiyor. SİHA’ların da omuzdan ateşlenen bir silah olduğunu zannediyor, iyi mi… Hamas yetkilileri, “Görünür görünmez desteklerinden dolayı” Erdoğan’a teşekkür ederken, neyi kastediyorlar, hiç düşünmüyor musun be hoca?.. 

Şimdi nasıl inanalım biz senin samimi olduğuna? Koluna eşcinsel tasarımcının tasarladığı, İsrail'e destek verdiği için boykot listesinde olan G.A. markalı saati takıp, Filistin hakkında konferans verirken Erdoğan'a saldıran birini nasıl kale alalım?

Bir tanesi var, bu ilahiyatçıdan daha fena… Kendisini “İslam hukukçusu” diye tanıtan bir meczup… Hadi meczup demeyeyim… tamam… sinirlenmeyeceğim… gerilmeyelim… neyse… neyse…

Bu zâtın içinde bulunduğu gruba polis müdahale etti. Filistin meselesi nedeniyle Erdoğan’ı protesto ediyorlardı. Aynı saatlerde, bu zâtın bağlantılı olup olmadığını bilmediğim başka bir grup, önce Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne, sonra da AK Parti Genel Merkezi'ne gitmeye çalıştı. Polis tabii ki müsaade etmedi.

Bu zât da bir paylaşım yapıp, “sisi buradakinden sert değilmiş, buradaki Gazze’yi sisiden fazla dert etmiyormuş” dedi.

“Buradaki” dediği Tayyip Erdoğan. “Sisi’den kötü olduğunu” savunması da Külliye'yi ve AK Parti Genel Merkez binasını "basmalarına" engel olunması. Yani fitnenin engellenmesi.

Yanlış okumuyorsunuz. Bir günde 4 bin sivil masumu katleden bir manyak ile İhvan-ı Müslimin’in önde gelen isimlerini Türkiye’de ağırlayan… Tüm dünya Müslüman Kardeşler’i terörist ilan ederken, Rabia ideasını Türkiye’de yayan Erdoğan’ı bir tuttu. Hatta bir tutmadı, Erdoğan’ı “daha kötü, daha sert” ilan etti.

Şimdi anlıyor musunuz günlerdir neden yazdıklarımı siliyorum…

Fetih Sûresi 29’uncu ayet-i kerimede Allah celle ve âlâ, “mü’minlere müşfik, kâfirlere şedit” olmayı emrederken… Tam tersini yapanlara ne diyelim, varın siz söyleyin…

*

Tayyip Erdoğan sürekli “iç cephenin güçlendirilmesi” uyarısı yapıyor. Bunu sadece PKK’nın silah bırakmasından ibaret mi zannediyorsunuz?

Erdoğan, “Bir gece ansızın İsrail’e de gidebiliriz” dediği halde…

Siyonistlerin lafıyla onu rüşvetçi ilan eden ilahiyatçılar, iç cephe için tehdit midir değil midir, siz söyleyin.

Konuşmalarına ayetle başlayıp hadisle bitiren, arada Filistin duyarı yapıp masum insanların hassasiyetlerini kendi pis emellerine alet eden… Ama utanmadan yahudilerin laflarıyla hareket edip kendi ülkesinin yöneticisine saldıranlar…

Yarın israil ile savaşacak olsak, bunlar ne fitneler peşinde koşacaklar, tahmin edebiliyor musunuz?.. Tarih bunlar gibi ..........lerle dolu!..

Neyse… neyse…

*

Hani tesettür şuuruna sahip olmayan başörtülüler de var ya… Sosyal medyada görmüşsünüzdür… Başörtülüdür ama dar giyimlidir, modern görünmeye çalışır, falan fistan.

Peki, ne olursa olsun, bu kadınların namuslarına laf edebilir misiniz?

Kur’an ile sabit ki, namuslu bir kadına namussuzluk iftirası atmak kebairdendir.

Yukarıda bahsettiğim, Erdoğan ile Sisi’yi kıyaslayan İslam hukukçusunun bir paylaşımına denk geldim. Başörtülü kadınlara sırf dar vs. giydikleri için, “Her an ilişkiye girmeye hazır köpekler” demiş…

Başörtülü kadınlara söylediği lafa bak… Şimdi ben nasıl yazıp yazıp silmeyeyim… ah… üstelik bir başka paylaşımında da başörtüsüne ‘türban’ demiş… 28 Şubatçı kemalistlerin söylemlerini ağzına sakız yapmış anlayacağınız… Bir de utanmadan Erdoğan için, “Sisi’den beter” demesi yok mu… neyse… neyse…

*

Ülkemizi yöneten idareye karşı tabii ki talepkâr olacağız. Tabii ki Müslümanların yanında olacağız. Tabii ki Gazze’yi unutmayacağız, unutturmayacağız. Yalnız Gazze değil, başta Doğu Türkistan olmak üzere tüm mazlum halkların sesi olacağız.

Ancak tüm bunları yaparken, çürük elmaları ayıklamazsak, üstelik fitnelerine uyup pis emellerine alet olursak, Filistin davası 100 yıl daha yetim ve öksüz kalır.

Filistin davası, sadece bir toprak meselesi değil; kalbimizin hangi safta attığını gösteren bir hakikat terazisidir. Bu terazide yalnızca siyonizm değil, samimiyet de tartılır. Yanlışın karşısında sessiz kalan da, doğruyu hoyratça çarpıtan da aynı zararı verir. Bu yüzden eleştirirken yıkmadan, desteklerken körleşmeden yürümek zorundayız. Çünkü dava, şahısların değil; inancın, adaletin ve izzetin davasıdır. 

Ve unutmayalım: Kudüs, sadece düşmanlar temizlenince değil; dostlar akıllanınca, akıllanmayanlar ayıklanınca özgürleşecek.

Ve minellâhi’t-Tevfîk.

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

MUZAFFER...

ELİNE SAĞLIK......MÜSLÜMAN GORUMLU KAFİRLER OLDUKLARI İÇİN SALDIRIYORLAR YAHUDİ UŞAKLARI HAÇLI UŞAKLARI PROJE ELEMANLARI OLDUKLARI İSPATLAMIŞ LARDIR........SAKIN HA SAKIN ÖLMEYİN......VATAN SEVGİSİ MAYA GİBİDİR SÜTÜ BOZUK OLANLARDA TUTMAZ.......

Sahi

Sayın Cumhurbaşkanı ile sisiyi kıyaslamak yanlış ancak ekonomi, eğitim gibi birçok konuda iktidar gerçekten çok başarısız ama muhalefet daha kötü. Kısacası Ak parti devleti iyi yönettiği için değil muhalefetin durumu daha kötü olduğu için iktidar. Alternatif bir parti olsa Anavatan partisi gibi yok olur gider. Bunun da sebebi tamamen sermayeden yana kapitalist politikalar izlemesi. 15 milyon sabit ücretli yaklaşık 30 milyon oy ile 5 yıldır ekonomik olarak dipte. Kalan 20 milyon oyun en az yarısı zar zor geçinen küçük esnaf dersek. Geriye kalan 10 milyon oy memleketin kaymağını yiyen patronlar ve avenesi ile iktidar sayesinde bir yerlere gelenler destekliyor. Bu arada gençlerden de çok oy alamıyor Ak parti alamazda bu şartlarda. İş bulma evlenme, düzen kurmak artık çok zor.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23