Rahmi Turan, 'kadın cinayetlerine idam' isterken bir yandan da İstanbul Sözleşmesi'ni savundu!
Sözcü yazarı Rahmi Turan, bir yandan 'kadın cinayetlerine' idam getirilmesini isterken bir yandan da cinayetlerin daha fazla artmasına neden olan İstanbul Sözleşmesi'ni savundu. Öte yandan 'ahlak reformu' yapılması gerektiğini söyleyen Turan, gay ve lezbiyenlerin baş tacı İstanbul Sözleşmesi'nden dolayı AK Parti hükümetini eleştirdi.
yeniakit.com.tr
Sözcü yazarı Rahmi Turan, bugün kaleme aldığı ‘Kadın cinayetlerine idam getirilmeli’ başlıklı yazısında birbirinden tutarsız ifadeler kullandı.
Sözcü yazarı 'idam' istedi
Rahmi Turan, ‘Aile’yi mağdur eden ve kadın cinayetlerinin daha fazla artmasına neden olan İstanbul Sözleşmesi’ni savunurken bir yandan da cinayetlerin durdurulması için ‘idam’ın getirilmesini istedi.
Türkiye’de iki ayda 68 kadının vahşice katledildiğini vurgulayan Turan, “Ülkemizde kadına karşı bu kadar şiddet varken, İstanbul Sözleşmesi'nden çıkmayı düşünmeleri bile kadına reva görülen ciddi bir haksızlıktır!” ifadelerini kullandı.
Oysa Turan’ın da dediği gibi uygulamada olan İstanbul Sözleşmesi ile 'kadın cinayetleri' durdurulamazken cinayetlerin daha fazla artmasına da neden oldu.
Cinayetlerden AK Parti'yi sorumlu tuttu
“Uluslararası İstanbul Sözleşmesi” kadına şiddeti önlemeyi amaçlayan insancıl bir anlaşmadır. Türkiye'nin öncülük ettiği bu sözleşmeyi 45 devlet imzalamıştır.” diyen Turan, cinayetlerden yine İstanbul Sözleşmesi'ne imza atan AK Parti hükümetini sorumlu tuttu.
İstanbul Sözleşmesi’nin kadın cinayetlerini durduracağını söylerken bir yandan da şu anda yürürlükte olan İstanbul Sözleşmesi'ne rağmen cinayetlerin arttığını söylemesi Turan’ın kendi içindeki tutarsızlığını gösterdi.
Erkeklere hakaret etti
AK Parti hükümetini yerden yere vurarak ‘Kadın haklarına kafaları basmıyor’ diyen Turan “Ülkenin birçok erkeği, neredeyse “mağara devri” insanlarının kafasına sahip!” sözleriyle de Türkiye’deki erkekleri hedef alarak hakarette bulundu.
“Toplumumuzun mertliği, terbiyesi, ahlâkı bozuldu! Ülkemizde her şeyden önce “ahlâk reformu” lâzım!” diyerek toplumda kaybolan ahlaka vurgu yapan Turan, gay-lezbiyen gibi ahlaksızlığın baş tacı İstanbul Sözleşmesi’ne sahip çıktı.
Öte yandan Turan, “İdama karşı olan ben bile, artık vahşi kadın cinayetlerine “idam cezası” getirilmesini ister hale geldim!” diyerek idam isteğinde de cinsiyet ayrımı gözetti. ‘Kadın cinayetlerine idam’ getirilmesini isteyen Turan her yıl binlerce erkeğin de öldürüldüğünü de unutarak ‘erkekleri’ ötekileştirdi.
CHP'deki tecavüzler ne olacak?
Cinayetlerden AK Parti hükümetini sorumlu tutarak iğneyi yanlış yere batırmaya çalışan Rahmi Turan gibi birçok yandaş medyanın CHP'deki kadınlara tecavüzlere ses çıkarmaması 'kadın hakların'da ne derece samimi olduklarını gösteriyor.
