• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Mekke'ye girmek için önce Müslüman sonra sünnet olan Avrupalı casus Müslümanlara imamlık bile yapmış!

Yeniakit Publisher
Haber Merkezi Giriş Tarihi: Güncelleme Tarihi:
Mekke'ye girmek için önce Müslüman sonra sünnet olan Avrupalı casus Müslümanlara imamlık bile yapmış!

Takvimler 28 Ağustos 1884'ü gösterdiğinde Cidde kıyılarına çıkan 27 yaşındaki Hollandalı Christiaan Snouck Hurgronje'nin tek bir görevi vardı: Mekke'ye girmek ve hükümeti için tehdit oluşturma potansiyeli taşıyan Endonezya'dan gelen hacılar hakkında bilgi toplamak. Kısa sürede kendini Osmanlı paşaları ve Araplara sevdiren Hurgronje, bir süre sonra imam olarak cemaate namaz bile kıldırmaya başlamıştı.

Hollanda, ticaret ve deniz yollarını ele geçirmek için 17. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar dünyanın farklı bölgelerinde sömürgeler kurdu.

Bunların en büyüğü Güneydoğu Asya'da bulunan Endonezya'ydı.

Yazar Qais Bejaifer'e göre Hollanda hükümeti, Mekke'deki alimlerin Endonezyalı hacıları sömürge yönetimine karşı direnmeye teşvik etmesinden korkuyordu.

27 yaşındaki Hurgronje'nin görevi bu hacıları ve akademisyenleri yakından takip etmek ve Hollanda'nın gücünü tehdit edebilecek her türlü faaliyeti hükümetine rapor etmekti.

Ancak Hurgronje'nin o dönemdeki faaliyetlerinin tek etkisi bu olmadı.

Hurgronje, Mekke'nin fotoğraflarını çeken ve burada ses kayıtları alan ilk Avrupalıydı.

Mekke'de kaldığı dönemde Müslüman oldu ve adını Abdul Ghaffar olarak değiştirdi.

Dönemin Osmanlı yetkililerini dahi etkileyen ve çektiği fotoğraflarla Mekke'nin geçmişine mercek tutan Hurgronje aslında kimdi? Faaliyetleri İslam dünyasını nasıl etkiledi?

Christian Snook Hurgronje sıradan bir genç adam değildi.

1857'de Hollanda'da doğan Hurgronje, Leiden Üniversitesi'nden teoloji diploması aldı.

1880'de "Mekke Festivali" üzerine yazdığı tezle doktorasını tamamladı ve ertesi yıl sömürgelerde görev alan kamu çalışanlarının eğitildiği bir enstitüde ders vermeye başladı.

Kanada merkezli İslam ve Bilim Merkezi'nden akademisyen Muzaffer İkbal'e göre Hurgronje'nin doktora tezi Hac ve Hac usüllerini tarihsel bir bağlam içinde anlatıyordu.

Hurgronje, Mekke'ye doğru yola çıkmadan önce önemli bir zorlukla karşılaştı.

Müslümanların kutsal şehrine girebilmek için Müslüman olması gerekiyordu.

Muzaffer İkbal, Hurgronje için Müslüman olmanın zor olmadığını, ancak Osmanlı yetkililerinin güvenini kazanabilmek için bu adımı akıllıca atmak istediğini yazar.

Hurgronje, Endonezyalı Raden Ebu Bekir Dejaji Din Rat'ı kendisine yoldaş olarak seçti.

Raden Abu Bakr beş yıldır Cidde'de yaşıyordu ve Hollanda hükümeti için muhbirlik yapıyordu.

Hurgronje bu süreçte Müslüman oldu ve adını Abdul Ghaffar olarak değiştirdi.

Hatta Suudi Arabistan'da Osmanlı İmparatorluğu yetkililerinden Osman Paşa ile tanıştı ve İslami çalışmalar ve fotoğrafçılık alanındaki uzmanlığıyla onu etkiledi.

Bu ilk girişimlerden sonra 21 Ocak 1885'te Mekke'ye girdi.

 O dönemde Mekke'ye giriş için katı bir izin sistemi vardı, ancak Cidde'deki yerel âlimler ve yetkililer Hurgronje'ye güveniyordu.

Hollandalı casus şüpheye yer bırakmamak için sünnet bile oldu.

Hurgronje yedi ay boyunca Mekke'de kaldı.

Bu süre zarfında Müslüman âlimler, müftüler ve şeyhlerle görüştü, imam olarak cemaate namaz bile kıldırdı. Endonezya'nın yerlileri olan Cava topluluğu hakkında bilgi topladı ve günlük hayata dayalı gözlemlerini kaydetti.

Tüm bu malzeme daha sonra iki ciltlik "19. Yüzyılın Sonlarında Mekke" kitabının temelini oluşturdu.

Bu kitap sadece gözlemlerinin derlemesi değil, aynı zamanda değişimin eşiğindeki bir Mekke'yi yansıtan nadir fotoğraflar ve nadir bilgilerden oluşan tarihi bir hazineydi.

Qais Bajaifar, Hurgronje'nin bu sayede Mekke tarihinin korunmasında olağanüstü bir rol oynadığını yazıyor.

Tarihçiler, Hurgronje'nin İslam'a gönülden mi yoksa sadece kolaylık olsun diye mi geçtiği konusunda hemfikir değil.

Bazıları ölümüne kadar alkolden uzak durduğunu ve Hollanda'da İslami usullere göre gömüldüğünü, bunun da İslam'ı kabul ettiğinin kanıtı olabileceğini söylüyor.

Mekke'ye giderken Kabe de dahil olmak üzere çeşitli iç mekanların fotoğraflarını çektiği büyük bir kamerası vardı.

Hurgronje, Mekke'nin fotoğrafını çeken ilk Avrupalı kişi oldu.

Gazeteci Ross Ibbetson, Hurgronje tarafından Mekke'de çekilen bir fotoğrafın 2019 yılında Sotheby's müzayede evinde 212 bin sterline (yaklaşık 11.22 milyon lira) satıldığını yazıyor.

Hurgronje'nin çektiği fotoğraflar eski Mekke'ye bir bakış sunuyor.

O günlerin hacıların çadırlarını şehrin dışına kurduğu Mekke'si bugünkünden çok farklı görünüyor.

Hurgronje, Mekke'den dönmeden önce tüm belge ve fotoğraflarını güvenli bir şekilde Hollanda'ya gönderdi.

Hurgronje'nin Mekke'nin geçmişine ait nadir bulunan sepya tonlu fotoğrafları ve Kur'an-ı Kerim ses kayıtlarını içeren nadide koleksiyonu bugün Leiden Üniversitesi'nde sergileniyor.

Sergide Mekke'nin eski ve haki renkli nadir fotoğraflarının yanı sıra Thomas Edison tarafından icat edilen balmumu silindirlerde saklanan cızırtılı ve gizemli sesler de yer alıyor.

Bunlar arasında Kur'an'dan bir surenin kaydedilen ilk okunuşu da var.

Hurgronje bir maceraperest, akademisyen ve casustu, ancak 1885 tarihli nadir fotoğraflarının ve ses kayıtlarının da gösterdiği gibi aynı zamanda erken dönem bir multimedya gazetecisi gibiydi.

Hurgronje, Mekke'den kaçarken arkasında hamile bir Etiyopyalı eş bıraktı.

Daha sonra Endonezya'ya atandı, hatta burada da başka biriyle evlendi.

Müslüman eşleri ve çocuklarıyla Müslüman bir aile kurdu.

Çift taraflı bir hayat sürüyordu.

Bir tarafta entelektüelleri ve Hollanda sömürge yönetiminin üst düzey yetkililerini içeren Avrupa çevresi, diğer taraftaysa önde gelen akademisyenler ve yöneticileri içeren Müslüman bir çevresi vardı.

Mazhar İkbal'e göre kimileri onu bir casus, fırsatçı ve sömürgeci emellerin hizmetkârı, kimileriyse ciddi bir oryantalist, belki de bunların hepsinin bir bileşimi olarak görüyordu.

İkbal "20. yüzyıldan önce Mekke'ye yerleşen birkaç Avrupalıdan biriydi. Onun ayrılışından sonra Arabistanlı Lawrence [T.E.Lawrence] sahneye çıktı ve Şerif Hüseyin'i Osmanlı Halifeliği'ne karşı isyan etmeye ikna etti" diyordu.

Hurgronje, sonraki yıllarda Hollanda Doğu Hint Adaları'nda sömürge politikalarının oluşturulmasında etkili olmaya devam etti ve 1936'da öldü.

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Gure

Cemaatin namazı elbette ki kabul olur. Ama bu kafir, namaz kıldırdığı her bir Müslüman için cehennemde ebedi sonsuza kadar cayır cayır yanacak. Hem de iki bin derecelik ateşte. Zaten şu anda kabir azabının en şiddetlisini yaşadığına eminim. Tabii ki son nefesinde iman etmedi ise.

Misafir

Çok şaşırdık aaaaa şaka mı bu yapma yaaa muaviyeden haberler
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23