Mavi Marmara katillerine bir suç duyurusu da İsveç’ten

STOCKHOLM - İsveç’te Ship to Gaza adı ile oluşturulan yardım platformu eşliğinde, denizden gemiler ile Gazze’ye ulaştırılmak istenen yardım konvoyuna saldıran İsrailli 4 üst düzey askerler hakkında İsveç polisine suç duyurusunda bulunuldu. İsveçliler, Stockholm’de polise verdikleri suç duyurusu dilekçelerinde, İsrailli komutanlar Gabriel Ashkenazi, Eliezer Marom, Benny Gantz ve Ram Rothberg’in, içinde İsveçlilerinde bulunduğu ve Gazze’ye deniz yoluyla insani yardım götüren konvoydakilere saldırı emrini vermek ve bu saldırılara katılmakla suçlanıyorlar. Suç duyurusunu içeren dilekçelerde 4 İsveçli askerin, 2010 ve 2012 yıllarında gerçekleşen olaylar sırasında, İsveç vatandaşlarına ve İsveç insani yardım örgütüne karşı suç işledikleri iddia edilerek, yargılanıp cezalandırılmaları istendi.

İsveçliler suç duyurularında, 4 İsrailli askerin, adam kaçırma, ağır silahlı baskın, yasadışı alıkoyma, ağır müessir fiil ve ağır tehdit suçlarını işledikleri öne sürüldü. Dilekçede ayrıca, haklarında suç duyurusunda bulunulan 4 İsrailli askerin, bu suçların medyanın yoğun ilgi ve tespiti önünde işlendiğine dikkati çekilerek, “Kamuoyunun adalet sistemine ve İsveç’in ağır suçlara maruz kalan vatandaşlarını koruma yeterliliğine olan inancının sarsılmaması için bu zanlıların adalet önüne çıkarılması büyük önem taşımaktadır” denildi.

MAVİ MARMARA'DA ŞEHİD OLANLAR

Olayların yaşandığı tarihten de anlatımların yeraldığı dilekçede, şu görüşlere de yer verildi:
“Olayların gelişimini tekrar hatırlayacak olursak; 31 Mayıs 2010 tarihinde anılan failler, İsrail askerlerine, İsveç yardım sevkiyatına saldırmaları, Gazze’de yaşayan savaş mağduru Filistin toplumundaki sivillere götürülen yükleri çalmaları ve silah zoru ile İsveç vatandaşlarını alıkoymaları emrini vermişlerdir. İsveçlilerin sahip oldukları eşyalar çalınmış, müessir fiile ve aşağılayıcı muameleye maruz bırakılmışlardır. Saldırılar uluslararası sularda, kapsamlı ve şiddet içerir şekilde gerçekleşmiştir. İki İsveçlinin bulunduğu Mavi Marmara gemisine yapılan saldırıya, güdümlü füze taşıyan savaş gemileri, Black Hawk helikopterleri, zodiak botlar, insansız hava araçları, denizaltılar ve makinalı tüfek, ağır makinalı tüfek ve tabanca ile donanımlı 600 özel kuvvet askeri katılmıştır. İlk yardım gemisi saldırısında, İsrail askerleri gemiye çıkmadan önce bir askeri helikopterden açılan ateşle basından vurulan şahıs olmak üzere, 9 sivil yardım görevlisi öldürülmüş ve 55’i ağır olmak üzere yüzlerce sivil yaralanmıştır. O gün 29 çocuk babasız kalmıştır. Ship to Gaza’nın yük gemisi Sofia’nın ve yolcu gemisi Sfendoni’nin kaçırılması esnasında da İsveçli yolcular ağır müessir fiile ve aşağılayıcı muameleye maruz kalmışlardır. İsveç vatandaşları alıkonmuşlardır. Şahsi eşyaları çalınmış ve bu kişiler zor kullanılarak İsrail’e sevk edilmişlerdir.”

İsveçliler verdikleri suç duyurusu dilekçelerinde, 2012 yılında da yine İsveç bandıralı Estelle gemisinin, kuşatma altındaki Gazze’deki Filistinliler için hazırlanan ve tamirat işlerinde kullanılacak inşaat malzemesi ile müzik aletleri, zeytin ağaçları ve ilaç taşırken uluslararası sularda kaçırıldığı hatırlatıldı. Teknede 11’i İsveç vatandaşı olmak üzere 31 yardım görevlisinin bulunduğu, İsrailli askerlerin bu kişilere yönelik şiddet içeren eylem gerçekleştirdikleri ve bu şiddet eylemi sırasında, yedi savaş gemisi, zodiak botlar, çıkarma gemisi ve helikopterler ile yüzleri maskeli askerler tarafından saldırı düzenlendiği kaydedildi.

Yardım konvoyunda bulunanların bu saldırılar ile müessir fiile maruz kaldıkları, elleri arkadan bağlandığı ve uygulanan şiddetten 6 İsveç vatandaşının olaylar sırasında bilinçlerini yitirdikleri belirtildi. Ayrıca yine bu İsveç vatandaşlarının mallarına, gemiye ve geminin yüküne el konulduğu hatırlatıldı. Bu gemide 31 yardım görevlisinin bulunduğu kaydedildi.

İsveç’in yargılama yetkisi var

İsveçliler suç duyurusu içeren dilekçelerinde, İsveç vatandaşlarına veya derneklerine karşı uluslararası sularda işlenen suçların İsveç’in yetki alanına girdiğini savunularak; “Bu nedenle İsveç’in bu yöndeki fiilleri yargılama yetkisi mevcuttur. Ayrıca, kaçırma fiilinin çok ciddi bir suç olması nedeniyle, İsveç’in suçun işlendiği yer ne olursa olsun yargılama yetkisi bulunmaktadır. İsveç vatandaşları ve vasıtaları korsanlığa karşı korunacaktır. İsveç mahkemelerinin saldırganlar hakkında kovuşturma yapmasının önünde bir engel olmaması nedeniyle anılan failler hakkında sağlam gerekçelerle uluslararası hukuk suçu işledikleri şüphesiyle dava açılabilir” ifadeleri kullanıldı.

İsrailli askerler hakkında suç duyurusunda bulunanlardan biri olan İsveç Uppsala Üniversitesi din tarihi öğretim görevlisi olan ve yardım konvoyuna katılan Mattias Gardell de yaptığı açıklamada, adı geçen askerlerin teslim olmamaları halinde, haklarında giyabi tutuklama kararı çıkarılarak, uluslararası düzeyde arama emri çıkartılabileceği ve yargı önüne çıkarılmaları için İsveç’e teslim edilmelerinin talep edilebileceğini kaydetti. İsrailli askerler hakkında suç duyurusunda bulunanlar arasında Yeşiller Partisi’nin Türk milletvekili Mehmek Kaplan ile İsveçli yazar Mankell ve İsveçli gazeteci Maria-Pia Boëthius da bulunuyor. Bu arada Finlandiya’da aynı yardım konvoyunda bulunanlardan bir grup da Ship to Gaza yardım konvoyuna saldıranlar hakkında polise suç duyurusunda bulundu.