• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Koronavirüs sığınaklara talebi üç kat artırdı

Yeniakit Publisher
2020-04-17 11:39:03 -
Koronavirüs sığınaklara talebi üç kat artırdı

İstanbul'da faaliyet gösteren bir firmanın ürettiği modüler yer altı sığınaklarına talep, dünya genelinde etkili olan koronavirüs salgını sonrası üç kat arttı - İhtiyaç durumuna ve talebe göre farklı modellerde tasarlanabilen yüzde 95 yerli sığınaklar, zararlı bakteri ve virüslerin sığınağın içerisine girmesini engelleyen özel filtreleme sistemine sahip ve kendi enerjisini üretip, kirlenmiş havayı temizleyebiliyor - Firmanın Genel Müdürü Atakan Ahıskalıoğlu: 
- "Sığınaklarımızın 12 ay süreyle yiyecek ve su depolama-filtreme altyapısının olması ve gerektiğinde off-grid, yani şehir şebekesinden bağımsız olarak çalışabilmesi tercih edilmemizi sağlıyor"

İSTANBUL (AA) - ADEM KOÇ - Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını, İstanbul'da faaliyet gösteren bir firmanın modüler yer altı sığınaklarına talebi artırdı.

İstanbul'da faaliyet gösteren Metek Sistem'e ait üretim tesislerinde, savunma yapıları, çelikten mamul kimyasal, biyolojik, radyoaktif, nükleer (KBRN) koruma niteliği olan ve patlamalara karşı dayanıklı modüler yer altı sığınakları üretiliyor.

Körfez ülkeleri ve Avrupa'dan talep gören yüzde 95 yerli sığınaklar, zararlı bakteri ve virüslerin sığınağın içerisine girmesini engelleyen özel filtreleme sistemine sahip ve kendi enerjisini üretip, kirlenmiş havayı temizleyebiliyor, yiyecek ve su depolama-filtreme imkanı sağlıyor.

Firmanın Genel Müdürü Atakan Ahıskalıoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, şirket olarak insanları ve canlı ya da cansız değerli her şeyi koruyacak yapılar ürettiklerini söyledi.

Ahıskalıoğlu, imal ettikleri ürünler arasında, özel hava ve su filtreleme sistemleri olan, off-grid (şebeke dışı) çalışan ve kendi enerjisini üretebilen tamamen sızdırmaz ve patlamaya karşı dayanıklı modüler yer altı sığınakları ile maden sığınma odaları ve panik kabinleri olduğunu aktardı.
ÖNE ÇIKAN VİDEO

Kimyasal, biyolojik, radyolojik ve nükleer (KBRN) korumalı sığınakların yer altına gömülü olmasının, olası bir patlamada basınç etkilerinin azaltılmasını sağladığını belirten Ahıskalıoğlu, bunun aynı zamanda olası bir radyasyon yayılımında, toprak örtü kalınlığının korumasından faydalanarak sığınağın koruma faktörünü artırdığını anlattı.

- N95 maskeden daha üst düzey koruma

Sığınaklara hava giren noktalarda zararlı bakteri ve virüslerin içeriye girmesini engelleyen özel filtreleme sistemleri olduğunu dile getiren Ahıskalıoğlu, "Havanın dışarıya çıkmasına müsaade edilen noktalarda pozitif basınç esasına göre çalışan özel bir valf sayesinde dışarıdaki kirli hava sığınağın içerisine alınmaz." diye konuştu.

Ahıskalıoğlu, sığınakların koruyuculuğuna dikkati çekerek, özellikleri hakkında şu bilgileri verdi:

"Kum filtre, G4 toz filtre, emprenye edilmiş aktif karbon filtre, hepa filtre gibi çok katmanlı filtreler sisteminden oluşan ve mikro ve nano seviyedeki ajan ve virüslerin sığınağın içerisine girmesini engelleyecek yapıya sahiptir. Koronavirüs N95 olarak bilenen maskeler yardımıyla bile büyük oranda absorbe edilebiliyor. Dolayısıyla bizim sığınaklarımız çok daha üst düzey bir koruma sağlayan yapılardır. Öyle ki aeresol formda saldırı amaçlı kullanılacak biyolojik silahların bile bu filtreler kullanılarak sığınağın içerisine girmesini engellemek mümkündür."

Sığınakların şehir şebekesinden bağımsız çalışabildiğini ve kendi enerjisini üretecek şekilde tasarlandığını aktaran Ahıskalıoğlu, "Sığınaklarımızın 12 ay sureyle yiyecek depolama, su depolama ve filtreme altyapısının olması ve gerektiğinde off-grid yani şehir şebekesinden bağımsız olarak çalışabilmesi tercih edilmemizi sağlıyor." diye konuştu.

- "Sığınaklara talep arttı"

Atakan Ahıskalıoğlu, Kovid-19 salgını sonrası modüler yer altı sığınaklarına talepte artış yaşandığına dikkati çekerek, "Salgından sonra talep çok fazla arttı. 2019'a göre 3 kat arttı diyebilirim. İran ve Suriye sınırına yakın olan ülkemiz sınırları içerisindeki illerden fazla talep oluyor. Yurt dışı talepler genelde Körfez ülkeleri ve Avrupa'dan." dedi.

Yer altı sığınağının en önemli avantajının modüler ve fabrika ortamında üretilmesi olduğunu belirten Ahıskalıoğlu, şöyle devam etti:

"Böylelikle koruma niteliğinden emin olabiliyoruz. İmalat süresince iklim şartlarından etkilenmeden üretim yapabiliyoruz. İmalat tamamlandığında bir gün içerisinde sevkıyat ve yerine montajı gerçekleştirilebildiğinden düşman unsurların yer tespiti yapmasına imkan verilmiyor. Sığınağı büyüklüğüne göre değişmekle birlikte 50 ila 70 gün içerisinde teslim ediyoruz. Yerlilik oranı yüzde 80'in üzerinde. Tasarım ve hesaplamaları dahil her şeyini kendimiz yapıyoruz. Bazı cihazları yurt dışından alıyoruz, bazıları yerli mamul ve ürünler."

Ahıskalıoğlu, ürünlerin kamu kuruluşlarında çeşitli bölgelerde kullanılabileceğini ifade ederek, halihazırda aylık 800-1000 metrekare üretim yapabileceklerini bildirdi.


Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23