Darbeleri önlemek için hazırladığı raporla dikkatleri çeken AK Parti Kütahya Milletvekili İdris Bal, Akit’e yaptığı açıklamada, Türkiye’de darbe tehdidinin hâlâ devam ettiğini vurguladı.
HASAN ÖNAL / TBMM BÜROSU
Darbeleri önlemek için hazırladığı raporla dikkatleri çeken AK Parti Kütahya Milletvekili İdris Bal, Türkiye’de darbe tehdidinin hâlâ devam ettiğini vurguladı. Darbe yandaşlarında bir sinmişlik, geriye çekilmişlik durumu yaşandığını aktaran Bal, darbeye zemin hazırlayan çevre ve zemin değişmedikçe fırsat bulunması halinde yeni darbelerin yaşanabileceğini kaydetti.
DARBEYE KARŞI TOPYEKÜN
MÜCADELE ZORUNLULUK
Akit’e darbelerle ilgili konuşan AK Parti Kütahya Milletvekili Bal, geçmişte sağdan, soldan, medyadan, iş dünyasından bazılarının darbecilerle yan yana olduğu, darbe hazırlanmasına yardımcı olduğunu hatırlattı. Geçmişte yapılan hatalardan vazgeçmenin erdem olduğunu aktaran Bal, artık herkesin geleceğe bakması gerektiğini dile getirdi. Darbe, terör gibi toplumsal hastalıklarla mücadele edildiği zaman bazı partilerin savunmaya geçtiğinin altını çizen İdris Bal, bunlara karşı tüm partilerin el ele mücadele etmesinin zorunluluk olduğunu kaydetti.
DARBE VE TERÖR ÇÖZÜLÜRSE
TÜRKİYE ÇAĞ ATLAR
Darbenin, terörün, yönetimdeki tıkanıklarının toplumsal hastalıklar olduğunun altını çizen Bal, darbenin müslimiyle gayrimüslimiyle, sağcısıyla solcusuna kadar her kesime bedel ödeten bir yaklaşım olduğunun altını çizdi. Herkesin darbenin d’sini duyunca tüm partilerin omuz omuza, el ele vermesinin kaçınılmaz olduğunu vurgulayan Bal, çağdaş bir toplum olma, standartları yükseltmenin yolunun buradan geçtiğini dile getirdi. Türkiye’de siyasetin projeler üzerinden yapılmadığını, sorunun buradan kaynaklandığını aktaran Bal, darbe, terör gibi toplumsal hastalıklara karşı tüm partilerin birlikte hareket etmesinin Türkiye’ye çağ atlatacağını kaydetti.
ZEMİN DEĞİŞMEDİKÇE
‘DARBE OLMAZ’ DENEMEZ
Darbelerin ve diğer toplumsal olayların sosyal bir çevrenin ürünü olduğunu söyleyen Bal, o çevreyi tamamen değiştirmedikçe ‘darbe olmaz’ denemeyeceğini vurguladı. Darbenin hukuksal zemininin, silahlı kuvvetlere sivile müdahale etme hakkı veren yapının değişmediğini hatırlatan Bal, yeni anayasanın çıkarılmadığını; iç hizmetler kanunun 35. maddesinin kaldırılmadığını; Genelkurmay’ın Milli Savunma Bakanlığı’na bağlanmadığını; toplumda baskıcı rejime karşı uyanıklılık oluşturulmadığını; ekmek, su gibi demokrasiye önem veren demokrat nesiller yetiştirilemediğini ifade etti. Sivil toplum ve iş dünyasında demokrasinin tüm olgu ve algısıyla yerleşmediği aktaran Bal, bu konularda olumlu adımlar atıldığını fakat daha kat edilmesi gereken çok yol bulunduğunu bildirdi.
DARBECİLER KABUĞUNA ÇEKİLDİ...
Çevrenin değişmediğini vurgulayan Bal, Türkiye’de darbe tehdidinin devam ettiğini kaydetti. Bir sinmişlik, geriye çekilmişlik, kabuğuna çekilmişlik sözkonusu olduğunu aktaran Bal, erken zafer çığlıklarının akıllıca olmadığını bildirdi. Anayasasıyla, yasalarıyla, zemin ve çevrenin tamamen değişmesi gerektiğini vurgulayan Bal, darbe artığı düzenlemelerin de değiştirildiği takdirde darbeyi isteyen çevrenin de değişeceğini ifade etti. Eğitimiyle, medyasıyla, sivil toplum kuruluşlarıyla, sinemasıyla toplumsal bir duyarlılık oluşturulduğu takdirde ‘darbe olmaz’ denebileceğini vurgulayan Bal, aksi halde ‘darbe olmaz’ demenin kişinin kendi kendini kandırması olacağını kaydetti.