2000’li yılların başında Boeing, 747’nin gövdesindeki “hörgücü” tüm uzunluğa yayarak neredeyse tam boyutlu çift katlı bir uçak üretmeyi planlıyordu. Airbus A380’e yanıt olarak tasarlanan bu proje, yaklaşık 600 yolcu kapasitesiyle şirket tarihinin en büyük yolcu uçağı olma hedefindeydi. Ancak teknik ve ekonomik nedenlerle proje hayata geçirilemedi.
Kağıt üzerinde etkileyici görünen proje, pratikte ise aşırı ağır ve maliyetliydi. Böyle bir uçak için kanatların, iniş takımlarının ve gövdenin tamamen yeniden tasarlanması gerekiyordu. Ancak o dönemde havacılık pazarı “hub-hub” modelinden “point-to-point” modeline kayıyordu. Dört motorlu dev uçaklar yerine, uzun menzilde daha ekonomik çift motorlu uçaklar öne çıkmaya başlamıştı.
Boeing bu nedenle daha esnek ve ekonomik bir uçak olan 787 Dreamliner’a odaklandı. Dreamliner, havayollarına yeni direkt hatlar açma imkânı sundu. Airbus da A380 programıyla benzer şekilde pazarın bu yönde talep göstermediğini kısa sürede anladı ve üretimi 2021’de sonlandırdı.
Eğer 747-9 gerçeğe dönüşseydi, büyük ihtimalle A380 ile aynı kaderi paylaşacaktı: maliyetli, hantal ve sonunda kârlı olmayan bir proje. Bugün “Gökyüzünün Kraliçesi” 747, bildiğimiz haliyle efsane olarak kaldı, hayali 747-9 ise tarihte yerini bulamadı.
