• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Bakan Pakdemirli: 57 yılda yapılan ağaçlandırmanın 1,5 katını, son 18 yılda yaptık

Yeniakit Publisher
2020-06-17 15:22:00 -
Bakan Pakdemirli: 57 yılda yapılan ağaçlandırmanın 1,5 katını, son 18 yılda yaptık

Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli, 2020 Yılı Orman Yangınları İle Mücadele Değerlendirme basın toplantısında konuştu.

2020 Yılı Orman Yangınları İle Mücadele Değerlendirme basın toplantısında konuşan Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli ormanların korunması ile ilgili açıklamalarda bulundu.

Bakan Pakdemirli'nin açıklaması:

Kıymetli Misafirler, Değerli Basın Mensupları!

Sizleri sevgi, saygı ve muhabbetle selamlıyorum!

“Milli Değerimiz” ormanlarımız için bugün sizlerle bir arada olmaktan memnuniyet duyuyorum.
ÖNE ÇIKAN VİDEO

 Orman, "yan yana gelmiş basit bir ağaç topluluğu" tanımından ibaret değildir.

Orman; başlı başına bir ekosistem, küresel ısınmanın engellenmesi için ön saflarda savaşan cevval bir ordudur.

Aralık 2019'dan beri dünya Covid-19‘dan dolayı; yoğun bakımlarda, hastanelerde, maskelerin ardında, evlerinde sürekli “nefes alamıyorum” diyor! /1

İşte ormanlar, insanoğlunun en vazgeçilmez nefes kaynağıdır! Oksijen depomuz, akciğerlerimiz, süsümüz ve gücümüz; ancak ve ancak ormanlarımızdır!

Biz Bakanlık olarak; “Daha yeşil bir Türkiye, daha yaşanabilir bir Dünya” hedefiyle yola çıktık!

Bu hedefle; dünyanın orman varlığı azalırken, Türkiye'yi orman varlığını artıran nadir ülkelerden biri konumuna getirdik! Ve 3 kıtada çevre ülkelere ormancılık desteği veren yegâne ülke olduk!

Tabi biz bir taraftan orman varlığımızı arttırırken, bir yandan da ormanlarımızı yangınlardan korumak için gece gündüz çalışıyoruz. Biliyorsunuz pandemi sürecinde, normalleşme dönemine girdik.

Az önce de bahsettiğim gibi vatandaşlarımız yazın gelmesi ve havaların ısınması ile birlikte bir nefes almak için orman alanlarına gitmektedirler. Bu nedenle; vatandaşlarımızın orman yangınlarına karşı dikkatli ve duyarlı olmaları gerekmektedir.

Ormanlarımızın artan ziyaretçileri için tüm teşkilatlarımızın, en üst seviyede teyakkuzda olduğunu da belirtmek isterim.

Kıymetli Misafirler, Değerli Basın Mensupları!

Sözlerimin hemen başında belirmek istediğim bir husus var.  Biliyorsunuz ki ormanlarımızı korumak için, canımızı ortaya koyuyoruz, şehitler veriyoruz.

Çünkü biliyoruz ki Orman Vatandır.

Orman yangınları ile mücadelede en önemli gücümüz olan, fedakârca, cansiperane görev yapan Orman Genel Müdürlüğü ayrı bir övgüyü hak ediyor.

Görevleri başında canlarını ormanlarımız için kendilerini feda eden; Çanakkale Orman Bölge Müdürümüz Talat Göktepe, Muğla İşletme Müdürümüz Fuat Ardıç,  Balıkesir Şube Müdürümüz Ceyhan Güven, Orman İşletme Şefimiz Abdullah Aydın ile birlikte Orman Teşkilatımız, bugüne kadar ormanları korurken ve yangınlarla mücadele ederken, 114 şehit vererek bu konudaki özverisini ve gayretini ortaya koymuştur.

Orman yangınlarına şehit verdiğimiz personellerimize Allahtan rahmet, yakınlarına ve teşkilatımıza tekrar başsağlığı diliyorum.

Orman yangınları sonrası yanan yalnızca ağaç değil, mevcut ekosistem içindeki yaban hayatı ve biyolojik çeşitlilik, yani bir sistem yok olmaktadır.

Yanan her ağacın yerine 10 adet fidan dikiyoruz.

Ancak yaban hayatı ve biyolojik çeşitlilik, yani ekosistem eski haline gelmesi uzun yıllar almaktadır.

Kıymetli Katılımcılar!

Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Bakanlık olarak biz; 57 yılda yapılan ağaçlandırmanın 1,5 katını, son 18 yılda yaptık!

Yanan ormanların 40 misli kadar alanı ağaçlandırdık! 2002 yılından önce, yılda 75 milyon fidan üretilirken,biz, son 18 yıldır, yılda ortalama 350 milyon fidan üretiyoruz!

2002 öncesinde ülkemiz yüzölçümünün 4'te 1'i orman iken, bugün yüzölçümümüzün 3'te 1'ini ormanlık alana ulaştırdık!

Yani orman varlığımızı 18 yılda, 1,8 milyon hektar alan artırdık! Ve bugün hamdolsun, iki Kıbrıs adası büyüklüğünde orman alanını  ülkemize ve milletimize kazandırmış olduk!

Ayrıca; Geçen yıl başlattığımız Geleceğe Nefes kampanyası ile beraber, başta liderimiz Recep Tayyip Erdoğan'ın ne kadar yeşil sevdalısı olduğunu, tüm Türkiye'ye gösterdik.

Vatandaşlarımız bunu Bakanlığın kampanyası olmaktan çıkarıp, Milletin Kampanyası haline getirdi.

Ayrıca bir saate en çok fidanı dikerek Gines Rekorlar Kitabına girdi.

Orman yangınları konusunda da “bir ağacın değerinin biçilemeyeceğini” belirten ve bunun için her türlü tedbiri almamızda bizi her daim destekleyen Sayın Cumhurbaşkanımıza bir kez daha şükranlarımı sunuyorum.

Daha yeşil bir Türkiye için, geleceğe nefes için, sürdürülebilir bir hayat için Orman Genel Müdürlüğümüzü yürekten kutlarım.

 Bir şirketi nasıl yönetirsiniz? Karlılığı artırmak için giderleri kısıp gelirleri artırmanız gerekir.

OGM Teşkilatımız da bir yandan ülkemizin orman varlığını arttırırken,diğer yandan orman yangınlarını önlemede çok başarılı bir teşkilat.

Bu başarının altında kaynakların çok yerinde ve efektif kullanımı, teknolojik gelişim ve yenilikleri anında takip etmek, organize ve disiplinli bir teşkilat yapısından hiç uzaklaşmamak, sürekli daha iyiyi aramak ve geçmişin köklü pratiğini güncel teknoloji ile harmanlamak yatıyor.

Bildiğiniz gibi; Ülke olarak, Akdeniz kuşağındayız! Bu konumdan dolayı orman yangın bakımından risk oranı yüksek bir bölgedeyiz.

Orman yangınları doğal bir afet olduğundan, bu doğal afet ile karşılaşmamak için gerekli her türlü tedbiri almaktayız.

Bununla birlikte; yangın çıkması durumunda hızlı ve etkin bir şekilde müdahale etmek için hazırlıklarımızı yapıyoruz.

Yazın köz üzerinde kışın buz üzerinde mücadele veriyoruz.

181 yıllık bir teşkilat olan Orman Genel Müdürlüğümüz; köklü kuruluş yapısıyla, bilgi birikimi, tecrübesi ve sahip olduğu teknolojiyle orman yangınlarıyla mücadele ediyor.

Orman Genel Müdürlüğümüzün cansiperane yapmış olduğu bu mücadelesi, uluslararası kuruluşlar tarafından da başarılı bulunarak, onaylanmıştır.

Ancak; orman yangınlarının %88'i insan kaynaklı olduğu gerçeğini unutmayarak yangına karşı topyekûn bilinçli olmak zorundayız.

Biliyorsunuz ki; Türkiye, Akdeniz Çanağında yangınla mücadelede birincidir.

European Forest Fire Information System” (EFFIS) sitesine girdiğinizde, Türkiye'nin bu konuda dünyanın lider ülkelerinden olduğunu görebilirsiniz.

Akdeniz ülkeleri arasında Ülkemizde ortalama yanan orman alanı; Portekiz'den 94 kat, İspanyadan 12 kat, İtalya'dan 19 kat, Yunanistan'dan 13 kat daha “AZ” dır.

2020 yılında Avusturalya'da meydana gelen orman yangını 3 aydan fazla sürmüş ve yağmurlarla sönmüştür.

Bu yangında 16 milyon hektar alan, 1,3 milyar hayvan yanmıştır. 2019 yılında Kaliforniya'da meydana gelen orman yangını 1 ay sürmüştür. Bu yangında 64 bin hektar alan zarar görmüştür.

2019 yılında Amazonda meydana gelen orman yangını 1 ay sürmüş, bu yangında 5 milyon hektar alan zarar görmüştür.

Ülkemizde ise 2019 yılında en büyük yangınımız sadece 2 günde söndürülmüştür.

Değerli Basın Mensupları!

Atalarımız “ağaçsız memleket duvaksız geline benzer.” demiş. 

Ülkemizi bir duvak misali çevreleyen 22,7 milyon hektarlık orman varlığımızın,12,5 milyonu yani yaklaşık % 55'i riskli ve yangına çok hassas bölgede yer alıyor.

Özellikle Hatay ilimizden başlayıp, Akdeniz ve Ege sahil bölgelerinden İstanbul'a kadar uzanan kıyı bandı, orman yangınları için riskli bölgeyi oluşturuyor.

Bilimle çalışıyor, mühendislikle planlıyoruz.

Araştırıyor, geliştiriyor, üretiyoruz.

Hep daha fazlasını vermek için çalışıyoruz.

Orman yangınları konusunda; köklü geçmişimizden gelen tecrübeye teknolojinin imkânlarını da ekleyerek müdahale etkinliğimizi arttırıyoruz.

Biz her zaman akciğerlerimiz için daha iyisini istedik, 
araştırdık ve uyguladık.

Orman yangınlarıyla mücadele stratejimizin 3 önemli ayağı bulunuyor.

Bunlar;

Bir: Önleme,

İki: Söndürme,

Üç ve son Olarak: Rehabilite.

Bu üç önlem konusunda da hamdolsun, oldukça iyi durumdayız.

Kıymetli Misafirler!

Ormanları koruyor, geliştiriyor ve sürdürmek için çalışıyoruz.

Bu kapsamda 18 bin personelimize ve 6 bin askerimize, orman yangınlarıyla mücadele eğitimi verdik.

Şükür ki; yeşile sevdalı, duyarlı bir ülkeyiz.

11 bin 500 yangın gönüllümüze, orman yangınlarıyla mücadele eğitim veriyoruz. Tabi sadece gönüllülerimiz ve askerlerimiz değil,

2019 yılında 1 milyonun üzerinde vatandaşımıza,300 binin üzerinde öğrenciye ulaşarak orman sevgisi konusunda bilinçlendirme çalışmaları yaptık.

“Toprağını kaybetmek istemiyorsan, ormanı yok etme!” ilkesiyle; insana ve eğitime yatırıma gönülden inanıyoruz.

Orman yangınları ile mücadelede nitelikli bir insan gücümüz var.

10 bin 500 yangın işçisi, 3 bin teknik personeli, 5 bin memuru, 11 bin 500 yangın gönüllüsü her an tetikte bekliyoruz.

Ormana düşen ateş yüreğimize düşüyor.

Canımızdan can gidiyor,

Ateş savaşçılarına dönüşüyoruz,

Dalıyoruz, Devasa alevlerin ortasına.

Bu nedenle; Orman yangınları ile mücadelede güçlü kara araç gücümüz var.

Bunlar; 1.072 arazöz, 281 su ikmal aracı, 586 ilk müdahale aracı, 185 dozer ve 473 diğer araçlardan oluşuyor. Tabi sadece karadan değil, havadan da sahaya hâkim olmalıyız. Teknoloji ile sahayı entegre eden yenilikçi çözümleri üretiyoruz. Orman yangınları ile mücadele hava araç gücümüz ise;

2 adet amfibik uçak, 1 adet yönetim uçağı, 27 adet su atar helikopter, 6 adet idari helikopter, 1 adet İHA'dan oluşuyor.

Orman yangınlarıyla mücadelede havadan müdahale stratejimiz 90'lı yıllardan beri ülkemizin coğrafi şartlarından dolayı helikopterlerle planlanmıştır.

Helikopterlerin sık yapılan su kaynakları sayesinde daha verimli çalışması sağlanmıştır.

Bunun yanı sıra; imkânların elvermesi halinde teknolojik olarak daha gelişmiş olan, uzun mesafe uçabilen ve hızlı yeni nesil uçakların temini yoluna gidilmektedir.


Şimdilik uzay aracı hariç her teknolojiyi kullanıyoruz.

Ormanlarımızı artık İHA ile gözetliyoruz.

Bu sayede sahadan alınan görüntüler canlı olarak yangın yönetim merkezi ile paylaşılarak, yangınlara daha etkin ve hızlı müdahale fırsatı oluşacaktır.

İHA 24 saat uçarak gece ve gündüz, 23 bin feet de bulunduğu noktadan 3,5 milyon hektarlık orman alanını gözetleyerek, 361 adet yangın gözetleme kulemizin yaptığı görevi yerine getirmektedir.

Bu sayede zaman ve kaynak tasarrufu sağlanacaktır.İnşallah bu güçlü yangınla mücadele ordumuzu, yeni ekipman ve araçlarla daha da güçlendireceğiz!

Ayrıca, başta Türk Hava Kurumu olmak üzere, diğer kamu, kurum ve kuruluşları ile de işbirliğimiz devam etmektedir.

Yangınla mücadelede bir diğer elimiz-kolumuz da; Gözetleme Kulelerimiz.

776 adet kuleden 24 saat insan ile gözetleme, 117 adet kuleden 254 adet kamera ile gözetleme yapıyoruz.

Ayrıca orman yangınlarına erken müdahale ve süreyi kısaltmak için 4 binden fazla havuz ve gölet kullanıyoruz.

Ormanlarımız bizlere geçmişten miras değil, gelecek nesillerin emanetidir.

Bu nedenle ormanlara gözümüz gibi bakıyoruz.

Kulelerle de bu dönemde önemli bir yeniliğe gidiyoruz.

36 adet insansız yangın gözetleme sistemi kurduk.

Bu elektronik sistem sayesinde; 2023 yılına kadar 60 milyon Lira tasarruf sağlamayı da planlıyoruz.

Ormanı korumak vatanı korumaktır.

Değerli Basın Mensupları, Kıymetli Misafirler!

Şunu belirtmeliyim ki;Maalesef ki ülkemizde çıkan Orman Yangınlarının, az öncede belirttiğim gibi %88'i insan kaynaklıdır. Bu istatistiği paylaşırken inanın yutkunuyorum. Geçen sene Aydos Ormanlarını İstanbul'da yakan şahıs, hızlı bir şekilde yakalandı ve müebbet hapis aldı. Ormanı bilerek yakmanın bedeli, kişiye müebbet hapistir. Bilmeyerek dahi yaksanız, 7 ceddinizin ödeyemeyeceği yükle karşılaşırsınız. Neden bu cezalar ağır. Çünkü ormanlar 83 milyonun, hepimizin! Ateş yakarken, mangal yakarken çok ciddi sonuçlar doğuyor. İhmal, kasıt 100 yıllık ormanı yok ediyor.

Son 10 yılda çıkan ortalama yangın sayısı yıllık 2 bin 200 adet, zarar gören alan ortalaması ise 7 bin 330 hektardır. Bu nedenle ormanlarımıza gözümüz gibi, gönlümüz gibi,  akciğerlerimiz gibi özenle bakmaya dikkat edeceğiz.

Tabi hamdolsun, yangına müdahale süremiz 2003 yılında 40 dakika iken, önce 15 dakikaya, sonra 2019 yılında 12 dakika ya indirdik!

2023 yılı sonuna kadar da, teknoloji kullanımını arttırarak, bu süreyi 10 dakikaya indireceğiz.

Orman yangınları kadar tarımsal, yani kırsal alanlarda da çıkan yangınlara damüdahale ediyoruz.Ayrıca malum hasat mevsimindeyiz.Biçer-döverlerimiz harıl harıl ekinleri biçiyor.

-Bu senede maşallah bereketli bir yıl, verimlerimiz yüksek. Çok şükür- Çiftçilerimizi de buradan anız yangınları konusunda uyarmak istiyorum.

Bildiğiniz gibi; anız yangınları topağa ve canlılara çok büyük zararlar vermenin yanında, ormana sınır olan yerlerde orman yangınları için büyük bir tehdit unsurudur.

Bu nedenle geçen hafta 81 İl Müdürümüz ve 922 İlçe Müdürümüz ile düzenlediğimiz toplantıda, anız yangınlarının önlenmesi ve anız yakanların hakkında gerekli cezai işlemin uygulanması için talimatımı verdim.

Bu konuda da kimsenin gözünün yaşına bakmayacağız. Çünkü 2019 yılında 2 bin 688 orman yangının yanında, 

2 bin 411 adet kırsal alan yangınına müdahale ettik. Farklı bir şekilde ifade edecek olursak; 

Müdahalede bulunduğumuz yangınların; %53'ü Orman, %47'si ise kırsal yangındır.

Biz, söz konusu ormanlarımız olunca, yardımı ayırt etmeden götüren bir milletiz.

Bu kapsamda, bu zamana kadar hamdolsun, el aman diyen tüm dostlarımıza koştuk. 

Bosna Hersek, Libya, Arnavutluk, Makedonya, Gürcistan, Suriye, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, İsrail, Yunanistan ve Rusya'da ki 34 farklı yangına hava gücümüzle müdahale ettik.

Bugüne kadar; 16 ülkeden, 226 teknik personele, Antalya ilimizdeki Uluslararası Ormancılık Eğitim Merkezimizde eğitim verdik.

Bu ülkeler; Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Pakistan, Azerbaycan,Türkmenistan, Filistin, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Ukrayna, Bosna Hersek, Makedonya, Tunus, Senegal ve Nijerya'dır!

Kıymetli Misafirler, Değerli Basın Mensupları!

1970 ila 1979 yılları arasında bir yangın çıktığı zaman, aşağı yukarı 18 hektar bir alan yanıyordu! 2010 ile 2018 arasında biz bunu 2,8 hektara kadar düşürdük. Yangın başına düşen alanlarda geçen yıl 2,6 hektardaydık, şu anda 2,2 hektara indik.

Bununla ilgili 2023'te bir hedef koyduk kendimize, inşallah 2 hektarın altına ineceğiz.

Bir yandan da, yanan alalar ve rehabilite edilen alanlarla ilgili ağaçlandırma çalışmalarımızda hızlı bir şekilde devam etmektedir.

Değerli Basın Mensupları!

Hazır sizlerde buradayken şunu da hatırlatmakta fayda var!

Orman konusu hem bir vatandaş olarak, hem de Tarım ve Orman Bakanı olarak benim kırmızı çizgim!

Anayasa'nın 169. maddesi gereği, yanan orman alanları anayasamızın güvencesi altındadır.

Bugüne kadar yanan hiçbir orman alanı başka bir amaç için kullanılmamıştır vekullanılmasına bundan sonra da müsaade edilmeyecektir.

Yani yansa dahi sen orayı ağaçlandırmakla mükellefsin. Ormanda sadece ağaç yok; bitkilerden, hayvanlardan oluşan koskoca bir cennet, koskoca bir âlem var!

Bu hassasiyetle; orman varlığımızı arttırmakla ilgili çok ciddi bir hedefimiz var.

Bu hedef, dünyada yaşayan her bir insan için bir tane ağaç dikme, fidan dikme hedefi!

İnşallah bu hedefi 2023'e kadar tamamlamış olacağız! Böylece orman varlığımızı daha da artırarak, dünyada bir veya ikinci sıraya oturmaya özellikle çalışacağız!

Kıymetli Misafirler, Değerli Basın Mensupları!

Bu duygu ve düşüncelerle ilginiz için her birinize teşekkür ediyor; maske, mesafe, hijyen ile coronodan; tedbir, dikkat, özenle de yangınlardan korunmamız gerektiğini hatırlatıyorum!

Şimdi de; Orman yangınları konusunda farkındalık oluşturmak için hazırladığımız kamu spotunu izleyeceğiz.

Bu kamu spotunda bizlere destek veren sanatçılarımıza da hassaten teşekkür ediyorum.

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23