• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Yüksel Tokur
Yüksel Tokur
TÜM YAZILARI

Ayşe yine tatile çıksın… Ama bu sefer hiç dönmesin!

23 Ekim 2025
A


Yüksel Tokur İletişim:

Ayşe yine tatile çıksın… Ama bu sefer hiç dönmesin!

YÜKSEL TOKUR

Kıbrıs’ın tarihi biraz uzun olsa da, biz çok kısa özetleyerek bugünlere öyle gelelim..
1571 yılında Venedikliler’den alınan ve 307 yıl Osmanlı hâkimiyeti altında kalan Kıbrıs’ın yönetimi 1878 yılında, hükümranlık hakkı Osmanlı İmparatorluğunda kalmak kaydıyla, İngiltere'ye devredilmişti.

18. yüzyıl başlarına kadar Kıbrıs'taki Türk sayısı Rumlardan fazla olmuştur. İki taraf arasında sosyal ve kültürel yaşam hep farklı kalmış, Türkler ve Rumlar arasında evlenme görülmemiş, ortak ticari işletme de olmamıştır.

Türkiye; Rumların Türk toplumu üzerindeki baskı ve zulmü arttığından, adadaki Türklerin güvenliğini de dikkate alarak, 20 Temmuz 1974 günü Barış Harekatı’nı başlatmıştır. Böylece Kıbrıs'ın Yunanistan'a ilhakı önlenmiş, Kıbrıs Türk halkının varlığı da güvence altına alınmıştır.


O yıllarda CHP-MSP iktidarında Başbakan Bülent Ecevit, Başbakan Yardımcısı da Necmettin Erbakan’dı. Bu harekâtta Erbakan’ın katkısı fazla iken, Kıbrıs Fatihi (!) olmak unvanı Başbakan Ecevit’e kalmıştı. O kadar ki; yeni doğan bazı çocuklara “Ecevit” adı bile verilmişti.

O hızla da, 1977 Milletvekili Genel Seçiminden CHP 213 Milletvekiliyle birinci parti çıkarak iktidar olmuştu.

Tıpkı, PKK elebaşısı Öcalan’ın 16 Şubat 1999’da Kenya’da paketlenip “asmama sözü”yle Türkiye’ye teslim edilmesinde katkısı olmadığı halde, o dönem iktidarda olan DSP’nin başarısı gibi görülerek, 18 Nisan 1999’da yapılan Milletvekili Genel Seçiminde Ecevit Başkanlığındaki DSP’nin birinci parti çıkması gibi..


Gelelim geçtiğimiz Pazar günü KKTC’de yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimine…

Biliyorsunuz, seçim kampanyasında Güney Kıbrıs ile birleşmeyi savunan Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel Başkanı Tufan Erhürman kazandı. Erhürman, tek devletli bir yapıyı savunarak Ersin Tatar’ın "iki devletli çözüm" tezine karşı çıkmıştı. Ayrıca, KKTC’nin yükünü çeken Türkiye ile ilişkilerde daha mesafeli bir dönemi işaret eden söylemleri de dikkat çekmişti.

Konuyla ilgili olarak MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli: "KKTC’de yapılmış olan seçimin sonuçları çok az bir katılımla gerçekleşmiştir. Kıbrıs Türklüğünün kaderi bu katılımla temsil edilemeyecek durumdadır. Seçim sonucu seçim kurulu tarafından açıklanmış olsa dahi KKTC parlamentosu acilen toplanmalı, seçim sonuçları ve federasyona dönüşün kabul edilemeyeceğini ilan etmeli ve Türkiye Cumhuriyeti’ne katılma kararı almalıdır" ifadelerini kullandı.



Bu ifadelere aynen katılıyorum.. 15 Kasım 1983 tarihinde bağımsızlığını ilan eden KKTC, 51 yıldır sadece Türkiye tarafından tanındı. Yapılması gereken; zaten her ihtiyacını karşıladığımız Yavru Vatanın Ana Vatanla entegre olup, 82 numaralı plâkayı almasıdır.

KKTC’de Serhat İncirli adlı bir gazeteci: "Türkiye Cumhuriyeti'nin buradaki büyükelçisi yarın geri çekilmelidir. Benim yetkim olsa 'persona non grata, bu adamı alın buradan' derim" ifadelerini kullandı. Programın sunucusu ise bu sözlere "kesinlikle" diyerek destek verdi.

Bir sonraki aşamada: “İşgalci Türkiye Kıbrıs’tan defol” denilirse hiç şaşırmayalım!

250 liralık Mustafa Kemal kitabını, hem de Nutuk’tan daha pahalı olarak, 2.500 TL gibi fahiş bir fiyatla satan bizdeki Türk gazeteci Yılmaz Özdil de geri kalmadı: “Rumlar öyle meze yapar ki kardeşim, helali hoş olsun, Kıbrıs'ı veresin gelir!" paylaşımı yaparak ne kadar Türk (!) olduğunu kanıtladı.


Kıbrıs’ı silah üssü yapmak düşüncesinde olan Siyonistler varken, “Halk kararını böyle verdi, seçim sonuçlarına saygılı olun” demek, adanın geleceğini tehlikeye atmak olmaz mı?..

Ne yani; Kıbrıs Türklerini baskı ve zulümden kurtarmak için, “Ayşe Tatile Çıksın” parolasıyla gerçekleştirilen 20 Temmuz 1974 harekâtı bugünleri görmemiz için mi yapıldı? Gençliğinin baharında şehit olan körpe yavrularımız Rumlarla bir olalım, onlar gibi yaşayalım diye mi can verdiler?..

Galiba esas sorun; oradaki halkın büyük bir kısmının “Müslüman/Türk” kimliğinden uzaklaşıp, yaşantısı Rumlara benzemiş olmasından kaynaklanıyor. 


Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Ysr

Ayaklarında çorapları eskise londra ya alışverişe giden vatan kıymeti bilemez.

MUZAFFER..

ELİNE SAĞLIK, DEVLET BAHÇELİ BEYE TEŞEKKÜR EDİYORUM, DOĞRU OLNANI SÖYLE DI, BELEŞ MİRAS, c h p = VATANINI SAT YE........VATAN HAİNİ LERİ CİRİT ATIYOR LAR PROJE ELEMANLARI DİR LAR YAHUDİ VE HAÇLI UŞAKLARI DİR LAR......AYNASI İŞTİR KİŞİNİN LAFA BAKILMAZ..........VATAN SEVGİSİ MAYA GİBİDİR SÜTÜ BOZUK OLANLARDA TUTMAZ.....BUNLARIN KANIDA BOZUK DUR............( 8 2 ) ......
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23