‘Kahvaltı’ masası da ‘6’lı masa’ da tepetaklak!
Ne günlere kaldık…
40 yılda 40 bini aşkın, asker, polis ve sivil insanımızı şehit eden, Güneydoğu’ya yapılan yatırımlara saldırarak ülkenin milyarlarca lirasının heba olmasına yol açıp, bölge insanının refah seviyesinin yükselmesine takoz koyan terör örgütünün siyasi ayağı HDP, 6’lı masayı adeta kuklaya çevirdi.
Kimisi kalkıp HDP’nin tutuklu eş başkanıyla “Kahvaltı yaparım” diyor, kimisi kalkıp “HDP’ye bakanlık verelim” diyor, kimisi de söz konusu partinin, “barış” havarisi olduğu hezeyanıyla bölücüleri legalleştirmeye çalışıyor!
Ve bunları yapanlar da, Türkiye’nin gelecekteki yönetimine talip olduklarını iddia eden vizyon ve misyon yoksunları…
Vay ülkemin haline ki vay!
Hatırlayacağınız gibi, cezaevinde tutuklu bulunan HDP eski eş başkanı Selahattin Demirtaş, İP Genel Başkanı Meral Akşener’e, “Başak ile birlikte Meral Hanım’ın kapısını çalar, kahvaltıya geldik deriz” diyerek bir olta atmış, sözde milliyetçi-muhafazakar geçinen Meral hanım da, “Güneydoğu’da şöyle bir gelenek var: Kan davalınız bile olsa kapınızı çaldığı zaman içeri alırsınız” karşılığını vererek, birlikte kahvaltıya yeşil ışık yakmıştı.
Akşener daha sonraki açıklamasında ise, “Tamamen içimden gelerek söyledim. Demirtaş’la kahvaltı yaparım” ifadesini kullanmıştı.
Bu ikili henüz kahvaltıda buluşamamışken “HDP’ye bakanlık” rezaleti patlak verdi. CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin’in, “HDP’ye elbette bakanlık verilebilir” sözleri, 6’lı masanın iki büyük ortağını karşı karşıya getirirken, Meral hanım parti tabanından ve kamuoyundan gelen baskılar üzerine, “HDP’nin olduğu masada biz olmayız. Bizim olduğumuz masada da HDP olmaz” demek zorunda kaldı.
Bu çıkışa masa altındaki gizli ortak HDP’nin cevabı gecikmedi tabii…
HDP Sözcüsü Ebru Günay, “Hiçbir HDP’li Akşener’in oturduğu masaya gelmez, o kıraathanede çay bile içmez” deme gereği duydu.
Eeeee böyle olunca da kafamız iyice karıştı doğrusu…
Hani Demirtaş ile Akşener kahvaltı edeceklerdi?
Hani birlikte masaya oturup çay-kahve içeceklerdi!
Hani daha Diyarbakır’a gidip karpuz keseceklerdi!
Anlaşılan ‘Selo’ ile ‘Hacı Meral’ masada değil, yer sofrasında kahvaltı edecekler...
Bence Meral hanım sabah cezaevindeki Selo ile kahvaltı yapsın, öğlen vakti Kılıçdaroğlu kabineyi açıklayıp Selo’yu Kültür Bakanı ilan etsin, o günün akşamında da ‘Selo’nun Edirne F Tipi Cezaevi’nde çalacağı saz eşliğinde ‘sıra gecesi’ düzenlensin…
6’lı masa, pardon 7’li masa üyeleri ise “Şemame” eşliğinde omuz omuza oynayarak koğuş koğuş dolaşıp güzel(!) günlere yelken açsın!
YPG/PKK da sınır ötesinden ülkemize yönelik 21 pare roket atışıyla bu gelişmeyi kutlasın!
Bir başka dikkat çeken konu da, Meral Akşener’in Gürsel Tekin’in sözleri için kullandığı, “Böyle bir cümle kurduğuna göre partisinin görüşünü yansıtıyor demektir” ifadesi...
Meral Hanım madem öyle,
“Alevi kimliği Sünniler için endişe. Alevi bir aday kazanamaz” açıklamasında bulunan İP Ankara Milletvekili İbrahim Halil Oral’ı neden disiplin kuruluna sevkettiniz?
Sayın Tekin, partisinin görüşünü yansıtıyordu da, Sayın Oral bir başkasının görüşünü mü yansıtıyordu!
Milliyetçi-muhafazakar geçinen bir partinin sırf AK Parti’yi iktidardan indirmek uğruna düştüğü duruma bak...
Pes vallahi!
Bu Gürsel, pek de ‘Tekin’ değil Sayın Kılıçdaroğlu...
Çaycı olarak girdiği CHP’de hızla yükselerek emlak zengini olan İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, ilginç şeyler denemeye devam ediyor.
CHP teşkilatına girdiğinde ilkokul mezunu bir çaycı olan ve daha sonraki yıllarda Açık Öğretim Lisesi’ni bitiren Tekin, nasıl olduysa kısa sürede büyük işler başararak 268 daire, 7 triplex villa, 8 petrol istasyonu sahibi bir milyarder haline dönüştü.
CHP’de Genel Sekreterlik, Genel Başkan Yardımcılığı gibi kritik görevlerde bulunan Tekin, 2021’de 16 yıllık eşi Nihan Tekin’den boşanmış ve bu yılın başında da kendisinden 25 yaş küçük olan spiker Mehtap Özkan’la üçüncü kez dünya evine girmişti.
Bugünkü meselemiz bu değil tabii..
Mesele, yıllarca Kılıçdaroğlu’nun A Takımı’nda yer alan Gürsel Tekin’in son dönemde üst üste yaptığı kritik açıklamalar.
Geçtiğimiz hafta ne dedi Sayın Tekin?
“HDP’ye elbette bakanlık verilebilir!”
Bu çıkış çok tartışıldı, yazıldı, çizildi. Hatta CHP ile İP’in arasını bozdu.
Akşener’in çıkışı sonrası ise İP ile gizli ortak HDP’nin atışmalarına dahi tanık olduk.
Bütün bunlar konuşulurken, Gürsel Tekin kalktı ve Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanlığı adaylığına destek veren açıklamalar yaptı. Hemen ardından da, “Sayın Kılıçdaroğlu aday olursa, ben de CHP Genel Başkanlığına talibim” diyerek olayı bir adım daha ileriye taşıdı.
İşin özeti, Gürsel Tekin önce Bay Kemal’in eline HDP dinamitini bıraktı. Sonra “Yürü be paşam kim tutar seni” diye gazlayıp, ‘aday’ sıfatıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önüne attı. Hemen akabinde ise Bay Kemal’in yerine göz kırparak, “CHP başkanlık koltuğuna adayım” dedi.
Hızla çaycılıktan şirket sahipliğine ve CHP genel başkan yardımcılığına kadar yükselen biri için ‘başkanlık koltuğuna ulaşmak çok da zor olmasa gerek.
Kaset skandalıyla CHP’nin başına geçen Bay Kemal’e uyarımız…
Bu Gürsel, pek de ‘tekin’ biri değil, haberin olsun!
Mason kafadan, Osmanlı’ya hakaret…
“100 yıl önce bu toprakları yönetenler gaflet, delalet ve hatta hıyanet içindeydi. Gençleri, kadınları, çocukları, geleceği hiç düşünmediler. Sadece saraylarındaki saltanatı korumak için bütün bir milleti ateşe attılar…”
Yukarıdaki bu sözler Atina Belediye Başkanı Kostas Bakoyannis’e ait değil ha! “Geçmişte büyük hatalar, yanlışlar yaptık. Milletimizle, değerlerimizle ve haksızlığa uğrayan dindar kesimle barışıp helalleşeceğiz” diyen Kemal Kılıçdaroğlu’nun, yönetimini en çok beğendiği isimlerden CHP’li İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’e ait...
Daha önce İzmir’de inşa ettirdiği yüzer iskeleye başka isim yokmuş gibi Yunan Kralı Agememnon’un adını veren…
Bu yıl içinde Atina’ya yaptığı ziyarette Bakoyannis’in Türkiye’yi hedef alan küstahça sözlerine ‘gık’ını dahi çıkarmayan...
İzmir’e özel ‘bayrak’ ve özel ‘para birimi’ fitnesiyle ‘özerklik’ çalışmalarına yeltenen mason loca üyesi CHP’li Soyer, 630 yıl boyunca dünyaya adaletle hükmeden Osmanlı’ya kin kusarken, işgalci Yunan’a tek kelime dahi etmedi iyi mi!
Nedir bu CHP zihniyetinin şanlı tarihimize ve ecdadımıza olan kini?
İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yılını kutlarken, Osmanlı’yı düşman ve hain ilan etmenin izahı ne?
Bedenleri Dünya’da ama kafaları Neptün!
İnanın bir Yunan’a ‘Osmanlı’ya söv’ deseler, ancak bu kadarını yapardı!
Bir diğer açıdan bakacak olursak...
‘Demirtaş’a özgürlük’, ‘HDP’ye bakanlık’, ‘Dini değerlere küfür’, ‘Osmanlı’ya hakaret...’
Yaklaşan seçimler öncesi, hepsi birden iktidara çalışıyor maşallah....