Hepsinin yalanı, uzmanlık alanı!

2023 seçimleri yaklaşırken, iktidarın yürüttüğü omurgalı duruştan ve milli politikalardan rahatsız olan ‘üst akıl’ dört koldan düğmeye bastı.
Suriye ve Irak’ta kurulmak istenen terör devleti projesini yerle bir eden, PKK/YPG’nin tepesine bir kâbus gibi çöken Türk Silahlı Kuvvetleri’ni akamete uğratmak isteyenler “kimyasal silah” iftirasını gündeme taşıdı.
Geçmişte PKK’nın yayın organı Özgür Gündem’in genel yayın yönetmenliğini yapan Türk Tabipler Birliği Başkanı Şebnem Korur Fincancı aracılığıyla devreye sokulan bu alçakça iftira, kamuoyunda infiale sebep oldu.
Sonra Mehmetçiğe yönelik bu ithamlarının bireysel bir çıkış olmaktan öte uluslararası bir tezgahın parçası olduğu, terör sevici Fincancı’nın, PKK kanalında açıklama yaptığı sıralarda ABD merkezli Nükleer Savaşın Önlenmesi için Uluslararası Hekimler kuruluşunun da Türkiye’yi ‘kimyasal’ ile suçlayan bir rapor hazırladığı öğrenildi.
Asılsız iddialarla dolu 6 sayfalık raporda, “Türkiye’nin Kimyasal Silahlar Sözleşmesini ihlal ettiğine dair dolaylı kanıtlar bulundu” şeklinde alçakça ifadelere yer verildiği ve bu iddiaların uluslararası kuruluşlarca incelenmesi istendiği ortaya çıktı.
Yani, tıpkı Saddam Hüseyin yönetimindeki Irak’a yapıldığı gibi...
Türkiye’nin yerli ve milli sanayisine darbe vurmaya, Türkiye’yi uluslararası arenada ‘haydut devlet’ sınıfına sokmaya matuf bir tezgah!
Bu iftirayı PKK kanalında dillendiren Şebnem Korur Fincancı, terör örgütüne olan yakınlığı kadar, bir hekim, bir adli tıpçı ve rehabilitasyon uzmanı olarak da biliniyor…
Yani biyolojik silahlar ve insan üzerindeki etkileri uzmanlık alanı…
CARİ AÇIK VE HESAP UZMANI!
Tam ‘kimyasal silah’ iftiraları ile ilgili tartışmalar gündemden düşüyorken bu defa CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu girdi devreye...
Çözüm üretmekten ziyade sorun üretmeyi seven, ‘proje’ yerine ‘komplo’ teorilerini tercih eden, siyasetteki yetersizliğini yalanlarla kapatmaya çalışan Sayın Kılıçdaroğlu, “iktidarın cari açığı uyuşturucu parasıyla finanse ettiği” iftirasını ortaya attı.
Henüz ABD’deki kayıp 8 saatin hesabını veremeyen hamburgerci Bay Kemal, iktidarı yıpratmak uğruna; askeri, jandarmayı, emniyet mensuplarını ve sahil güvenlik ekiplerini zan altında bırakacak tarihi bir yalana başvurdu.
Geçmişte genel müdürlüğünü yaptığı SSK’da; 7 yılda 7 kat bütçe açığı oluşmasına sebep olarak kurumu batırmasına rağmen, kendisini ‘hesap uzmanı’ olarak tanımlayan Bay Kemal, elbette ki ‘kara para’, ‘kirli para’ gibi konularda herkesten daha tecrübelidir!
Kirli para ile ilgili tezgahın sömürgeci İngiltere’de ‘temiz para’ arayan ‘hesap uzmanı Bay Kemal’e havale edilmesi tesadüf olmasa gerek...
A‘JAN’ DÜNDAR DA DEVREYE GİRDİ!
Ve son olarak firari FETÖ sanığı, Cumhuriyet’in eski yayın yönetmeni Can Dündar aldı bayrağı…
Türkiye’ye yönelik uluslararası tezgahın son halkası olan ‘silah kaçakçılığı’ iftirası da Türkmenlere insanî yardım götüren MİT TIR’larının görüntülerini ‘DEAŞ’a silah sevkıyatı’ yapıldığı propagandasıyla haberleştirip dünyaya servis eden Dündar’dan geldi elbette…
Dündar, firari olarak yaşadığı Almanya’da Die Zeit gazetesine verdiği demeçte Türkiye’yi illegal “silah ticareti” ile suçladı.
Böylece şer üçgeninin sac ayağı da tamamlanmış oldu.
Pekiiii…
MİT TIR’larında silah taşındığı iftirasını atan…
Bu iftirası dolayısıyla yargılandığı Çağlayan Adliyesi’nde Mayıs 2016’da silahlı saldırıya uğradığında eşi Dilek Dündar’ın arkasına saklanan…
Terör örgütlerinin ‘can’ dostu Dündar’ın ‘silah ticareti’ ile ilgili iftiranın sözcüsü seçilmesi tesadüf mü?
Bütün bu yaşananlar şunu gösteriyor ki...
Türkiye’ye yönelik büyük bir oyun tezgahlanıyor.
Ve bu büyük oyunda gayri milli muhalefetten PKK’ya, marjinal örgütlerden FETÖ’ye kadar bütün karanlık argümanlar devreye sokuluyor.
Üstelik de bilinçli ve sistematik bir şekilde…
KÜRESEL GÖREV TAKSİMATI
“Kimyasal” yalanı mı atılacak?
Bu konularda uzman olan Şebnem’i kullanalım piyon olarak….
“Kara para-kirli para” yalanı mı atılacak…
Bu konuları bilen bir hesap uzmanı(!) lazım…
O zaman zaten iktidara çamur atmaya bayılan Bay Kemal’i sokalım devreye!
Haaa, yetmez!
Biraz da ‘silah ticareti’ iftirası lazım diyorsanız...
O halde silah olaylarıyla anılan ‘Can’ var elimizde, onun eliyle çekelim tetiği!
Zaten milli-manevi bütün değerlere savaş açan, Erdoğan düşmanlığı tavan yapan bu isimler de ‘can atmıyor mu’ bu tezgaha!
Velhasılı;
Her iftiraya o konunun bir uzmanı
Her yalana o konunun bir azmanı görevlendirilmiş.
Oyun açık ve net…
Bakalım önümüzdeki günlerde daha hangi alçaklıklara, hangi ihanetlere başvuracaklar!