• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
İdris Günaydın
İdris Günaydın
TÜM YAZILARI

Cumhurbaşkanını eleştirmek

15 Ocak 2024
A


İdris Günaydın İletişim: [email protected]

 

Bundan önce yazdığım “Emekliler emekliyor” başlıklı makalem bir hayli ilgi gördü.  Gerek sosyal medyadan takip edenler gerekse gazeteden takip edenlerce kimi eleştirdi kimi beğendi. Eleştirenlerin de neredeyse tamamına yakını “Ak Partili” olduklarını fakat hem çarşıda/pazardaki zamlardan hem de emeklilere verilen iyileştirmelerden memnun kalmadıkları için artık Ak Parti’ye oy vermemeyi bile düşündüklerini yazdılar. 

Kalan çoğunluk ise aynı ıstırabı yaşadıklarını itiraf ettikleri halde yine de partilerine tercihte bulunacaklarını...

Aslında birinci şıktakilerin de kızgın olsalar bile sandığa gittiklerinde Ak Parti diyecekleri anlaşılıyor.

Bazı eleştirenler ise benim Cumhurbaşkanını eleştirmeme gönüllerinin rızalığı olmadığı tarzında yorumlar yapmışlar.

Evet, ben Cumhurbaşkanını değil ama o kararı yani henüz düzeltilmeyen %37,5 %49,5 kararını eleştirdim. Yani eşit olmalıydı. Eşit olursa iki tarafta bu taksime razı olurdu dedim. Dedim ama bunu kendim için yazmadım. Mağdur durumdaki emeklileri düşündüğüm için de yazmadım. Ben bu satırları Cumhurbaşkanımızı ve Ak Parti’yi düşündüğüm için yazdım.

Bu hal geçicidir. Devlet bir süre sonra makul bir seviyede emeklisini gözetir. Ama Ak Parti iktidardan giderse memleketin şaftı kayar. Çünkü Türkiye demek Ak Parti demek olmuştur.

 Karşısında umut vaat eden bir lider ve bir parti yok çünkü. Altı ayaklı kazığı toprağa çalmak istediler ne olduğunu ve bugün ne hallere evrildiklerini hep birlikte görüyoruz.

Eleştiri, bilimsel gelişmenin, devlet yönetiminin, hayatın bir itici gücüdür. Eleştiri, bilim adamının, devlet adamının yüzüne tutulan aynadır. Orada kendini yani kararlarını görür.

Recep Tayyip Erdoğan’ı Allah için seven biriyim. Bunda zerre kadar bir menfaatim söz konusu olmadı 2002’den beri. Bir bulgur tanesi hacmince bile… Milletin ekseriyetinin menfaati benim de menfaatim.

Ordu-Giresun Havaalanı yapıldıktan sonra otobüse binmedim İstanbul seyahatlerimde. Benim gibi, uzun süre oturakta kalması sağlığını ciddi anlamda tehdit eden birine bundan daha büyük iyilik var mı?

Bundan on beş gün kadar önce yeğenim İstanbul’da bir özel hastanede dört saatlik bir operasyon geçirdi. Yüz elli bin Türk Lirası ödedi. Ben 2021’de baypas oldum ve yirmi yedi gün Giresun Aksu Araştırma Hastanesi’nde yattım. Bir kuruş para ödemedim. Hem de ameliyat eden ekip bu hastanenin cerrahlarıydı. Bu benim için en büyük menfaat değil midir?

Misali çoğaltmak mümkün.

Benim eleştirim parti kendini toplasın diyedir. Bunun yolu da toplumda Tayyip Beye yönelik eleştirilerin azalmasından geçer. Çünkü Cumhurbaşkanımızın o yorgun ve bitkin halini görmüyor muyuz? Kaç saat uyuduğunu öğrenmedik mi? Uyuyabildiğine de pek inanamıyorum. Derdi olanın uykusu yavan olur.

Tabidir ki ben, şahsen, Cumhurbaşkanını eleştirirken içim acıyarak bunu yapıyorum. Çünkü, sizin ne düşündüğünüzden sandığa gidecek herkesin aynı oranda haberi var mı? Aynı hassasiyeti gösteriyor mu?

Yüz odalı sarayda oturuyormuş… On iki adet makam arabası varmış… Dört adet özel uçağı varmış… Gönen’den manda yoğurdu getirtiyormuş…” Bak bak bak! Neler neler varmış be yahu?

Geçen biri böyle sallayıp duruyor. Dedim ki; “Aynen size katılıyorum! Çok kızıyorum ben de Tayyip Erdoğan’a! Sabah uçağın birine biniyor, O uçağın yakıtı bitinceye kadar havada dolanıyor. Sonra öbürüne biniyor, onunla… Nihayet ikindiye doğru yere iniyor ve bir manda yoğurdu biraz mısır ekmeği… Doğruyor içine… Yedikten sonra haydi bakalım makam arabalarına… Biriyle Trakya’ya, öbürüyle Kapadokya’ya, üçüncüsüyle Çanakkale’ye, dördüncüsüyle Kırıkkale’ye… Nasıl olsa yakıt devletten. Akşama kadar gez babam gez.

Nihayet saraya geliyor; on beş dakika birinci odada. Bir on beş dakika ikinci odada…Böyle on beşer dakika arayla tüm odalarda gezip oturuyor.

Öyle ciddi ciddi dinliyor. Sordum: «Son üç yıl içinde Cumhurbaşkanı kaç gün, hangi plajlı veya havuzlu sıcak bölgede tatil yaptı?”

Sordum: “Türkiye’de binlerce manda var. Bu mandaların tümünün yoğurtları Cumhurbaşkanına mı geliyor? Mesela Giresun’un Dereli İlçesinde manda yoğurdu satılıyor. Onu da oranın memuru, esnafı alıyor. Dereli’deki bir memurun alıp yiyebildiği yoğurtu Cumhurbaşkanı niye alamasın? Bunu diline dolamaktan utanmıyor musun? Bu mu Tayyip Erdoğan’ın suçu?”

Kanuni Sultan Süleyman’ın iki oğlundan biri olan Bayezit bir oyuna geldi ve kardeşi Selim ile Konya’da taht kavgası yaptı, kaybetti ve İran’a kaçtı. Cezası ölüm. Bunun farkında. Babasına şiirli mektup yazdı ve af diledi:

Ey sera ser aleme Sultan Süleymanım baba

Tende canım canumun içinde cananım baba

Bayezidine kıyar mısın benim canım baba?

Bî günahım Hak bilür devletlü sultanım baba

Kanuni de cevaben dedi ki;

Ey dema dem mazharı tuğyanu isyanım oğul

Takmayan boynuna hergiz tavkı fermanum oğul

Ben kıyar mıydum sana ey Bayezid hanım oğul

Bî günahım dime bari tevbe kıl canım oğul

Babanın da canı acıyor oğlun da lakin kader hükmünü icra ediyor. Acımak fayda vermiyor. 

Eleştiri üzüyor ama ne yapalım ki; bıçağı köstereye vurmazsanız bıçak kesmiyor, vesselam.

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

İzmirli

Chpkk putperest olmasa ona verirdim. Belediyelerinin hali ortada.

Alamanci.

İdris Hocam,Ak partiye oy veren olarak sizin yanlışları dile getirmenizi dogru ve mertlik olarak görüyorum.AK partinin düşmanları;Yaĝcılar,Yalakalar,Menfaatcılar,Makamcılar ve devam eder....... ..Bu saydıklarım Türkiyede ki Partilerin ortak Problemleri.Bazan ümitsizlige düşüyorum :Ama daha sonra diyorum ki:Bu Mübarek Vatanı ve Müslüman Milleti Allah koruyor çünkü bu son Ordusudur İslamın. (Maide Suresi 54 Ayet )Ümit var olunuz.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23