Mehmed Şevket Eygi, "Zina... Riba... Haram Yeme..." noktasından bakarak olması gerekene işaret etti.
ZİNA Kur’anla, Sünnetle, Şeriat ahkamı ile kesinlikle yasaklanmış, haram ilan edilmiş bir günah ve suçtur. Bu memlekette M. Kemal, İsmet İnönü, General Cemal Gürsel, 12 Mart darbesi, 12 Eylül darbesi rejimlerinin Ceza Kanunlarında zina suçtu. Bu suçu bir kısım Müslüman siyasetçiler kaldırdı. Milyonlarca Müslüman da gereken protesto ve uyarıyı yapmadı…. Be adam sen ne söylemek istiyorsun?.. Cevap: Çok açık ve seçik yazıyorum. AB norm ve standartları doğrultusunda memlekete hürriyet geldi, zina suç olmaktan çıkartıldı ve aradan fazla bir zaman geçmeden şu halimize, manzaraya bakınız. Bugünkü krizler fitne ve fesatlar bir şey değil; ileride olacak vahim ve korkunç şeyleri düşünerek titreyin… Soru: Yahu sen kendini kâhin mi sanıyorsun?.. Cevap: Kahinlik mahinlik tasladığım yok. Perşembenin gelişi çarşambadan belli olurmuş. Zinayı suç olmaktan çıkartınca başımıza hayır ve bereket yağacak değil ya!
**
BİR ilahiyatçı düşük faizli mesken kredisi caizdir fetvasını vermişti. Kur’an, Sünnet, Şeriat, İslam ahlakı ise ribanın her türlüsünü, düşüğünü de yükseğini de yasaklamış, haram kılmıştır. Mesken kredilerinin düşük faizli olması bir aldatmacadan ibarettir. Kur’anda ribacılar için, onlar Allaha ve Resulüne savaş ilan etmişlerdir buyrulmaktadır. Allaha ve Resulüne savaş ilan edenlerin kazanma şansları yoktur. Müslümanlar riba konusunda da üzerlerine düşen emr-i mâruf ve nehy-i münker vazifesini yerine getirmediler; mevrid-i nassa aykırı uyduruk içtihatlara, bâtıl fetvalara kandılar. Günahlara karşı susan, doğruları söylemeyen, ilgilileri uyarmayan Müslüman bir toplum âfetlere, azaplara, zillete hazır olsun. Riba/faiz konusunda suçun büyüğü bilenlere aittir.
**
İslam dininin, mukaddes Kitabımızın, Resulullahın (Salat ve selam olsun ona) Sünnetinin, yüce Şeriatın haram kıldığı birtakım kirli ve kara gelirler vardır. Bu haram gelirlerle zenginleşenler Cehennem ateşi biriktirmiş olurlar ve dünyada yanmaya başlarlar. Başlarına bir sürü felaket, azap, uğursuzluk gelir. Belli başlı bazı haram gelirler şunlardır: Rüşvet… Riba… Din ticareti ve sömürüsü… Şeriatın bâtıl gördüğü alış verişler, spekülasyonlar… İçine yalan ve aldatma karışan ticaret… Müşteriyi adatan yalan reklam ve ilanlarla yapılan ticaret… İçine içki ve fuhuş karışan gelirler… Gayr-i meşru komisyonlar… Lüks, israf, aşırı tüketim iktisadı ve ticareti… Kaçak inşaat alavere dalavereleri… Sekiz kattan fazla inşaata izin verilmeyen yerlerde on iki kata izin vermek… Yüzde kırkında inşaata izin veriler bir arazinin yüzde altmışına inşaat izni vermek… Kanun ve nizamlara aykırı olarak rüşvet karşılığında ruhsat vermek… Hukuka, ahlaka, vicdana, adalete, insafa aykırı gayr-i meşru rantlar elde etmek… Liste uzundur, bu kadarı yeter… İşte Müslüman bir ülkede haram yeme, haram kazançlar, kara ve kirli servetler yaygın hale gelirse oraya yağmur gibi belalar, azaplar, uğursuzluklar iner. Bir takım beyinsizler de, yahu biz ne yaptık ki, başımız beladan kurtulmuyor der.
Mehmed Şevked Eygi / Milli Gazete