Suriye’de kimyasal silah kullanıldığı iddiaları ilk kez uluslararası bağımsız bir kuruluş tarafından doğrulandı. Sınır Tanımayan Doktorlar Örgütü (MSF), salı gecesi Şam’ın 7 mahallesinde kimyasal silah kullanıldığının iddia edildiği gün, Şam’daki hastanelere “nörotoksik semptom” gösteren yaklaşık 3 bin 600 hasta getirildiğinin tespit edildiğini ve bunlardan 355’inin öldüğünü duyurdu.
Suriye’de çoğu kadın ve çocuk yaklaşık bin 500 sivile yönelik kimyasal saldırı, ilk kez uluslararası bağımsız bir kuruluş tarafından doğrulandı.
Sınır Tanımayan Doktorlar Örgütü (MSF), Şam’ın 7 mahallesinde kimyasal silah kullanıldığı gün, Şam’daki hastanelere “nörotoksik semptom” gösteren yaklaşık 3 bin 600 hasta getirildiğinin tespit edildiğini ve bunlardan 355’inin öldüğünü duyurdu. Nörotoksik sendromlar, sinir sistemini etkileyen gazların solunması veya teması halinde rastlanılıyor. Örgütün Operasyonlar Direktörü Bart Janssens, vakaların hepsinin en fazla üç saat içinde hastanelere aktarıldığını belirtti. Bu da vakaların toplu tek bir saldırının ardından ortaya çıktığına kanıt gösteriliyor. Suriye İnsan Hakları Gözlem Örgütü de önceki gün saldırıda ölenlerden 322’sinin dökümünü yayınladı. Buna göre ölenlerin büyük bir kısmı kadın ve çocuk
İLK GÖRÜNTÜLER YAYINLANDI
Kimyasal saldırının ilk bağımsız görüntüleri de İngiliz kanalı ITV’de yayınlandı. Videoda, can veren çok sayıda sivilin yanı sıra, sokaktaki füze veya roket parçaları ve ölen sokak hayvanları da görülüyor. Reuters’ın haberine göre ismi verilmeyen ABD’li ve Avrupalı güvenlik kaynakları, saldırıyı Esad hükümetinin onayıyla Suriye güçlerinin düzenlediğini düşünüyor. Suriye rejimi ise iddiaları bir kez daha reddederken, “terörist grupların kullandığı bir tünelde kimyasal silah bulundu” diyerek karşı tezini yineledi.
ABD’DE SURİYE TOPLANTISI
Öte yandan; ABD Başkanı Barack Obama, Suriye konusunu görüşmek üzere ulusal güvenlik ekibini topladı. Toplantıya, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ve Savunma Bakanı Chuck Hagel’in de video konferansla bağlandığı belirtildi. Toplantı ile ilgili Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada, şunlar kaydedildi: “Başkan Obama, Suriye’de, Suriye yönetimi tarafından kimyasal silah kullanıldığına yönelik haberleri görüşmek üzere bu sabah ulusal güvenlik ekibi ile buluşuyor. Daha öncesinde belirtiğimiz gibi Obama, Suriye’de ne olduğuna karar verebilmemiz için kanıt ve bulgular toplaması için istihbarat camiasına talimat vermişti. Bu gerçekleri saptadığımız zaman, Obama konuya nasıl yanıt vereceği noktasında bilinçli bir karar alacak. Önümüzde birçok seçeneğimiz var ve Suriye’de ABD’nin hedeflerini geliştirmek ve ulusal çıkarlarımızla uyumlu kararlar almak için çok iyi düşünüp, taşınarak hareket edeceğiz”.
ABD’YE UYARI
İran ise, ABD’yi Suriye’ye yönelik askeri müdahale konusunda uyardı. İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Abbas Irakçi, Suriye’ye askeri müdahale konusunda ABD Savunma Bakanı Chuck Hagel’ın sözlerine ve bu ülkenin Akdeniz’e savaş gemisi göndermesine tepki gösterdi. Suriye’ye askeri müdahale için herhangi bir uluslararası izin bulunmadığına vurgu yapan Irakçi, “ABD’li askeri yetkililerce yapılan kışkırtıcı açıklamalar veya bölgeye savaş gemisi gönderilmesi, sorunun çözümüne yardımcı olamayacak ve bölgedeki durumu daha da tehlikeli bir hale getirecektir” dedi.
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Genel Sekreteri Bedr Camus, Suriye’nin başkenti Şam’ın banliyölerinden Doğu Guta’da meydana gelen kimyasal silah saldırısının Esed güçlerine bağlı 155. Tugay tarafından gerçekleştirildiğini açıkladı.
Camus, İstanbul’da düzenlediği basın toplantısında, Doğu Guta’daki saldırının ayrıntılarını, Esed ordusundan isminin açıklanmasını istemeyen bir kişiden aldıklarını belirtti. Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed’in Kadir Gecesi’nde silahlı terör örgütleriyle mücadele etmek için her türlü yolun meşru olduğu yönündeki sözlerini hatırlatan Camus, saldırıya ilişkin ayrıntıları şöyle anlattı: “10 Ağustos tarihinde Mısır üretimi ‘Şahin-15’ füzelerinin Suriye modeli ve İran’ın Zilzal füzeleri, balistik füzelerin atılma yeri olan 155. Tugayın bulunduğu Kalemun Dağı’na getirildi. 19 Ağustos’ta kimyasal başlık taşıma kapasitesi olan bu füzeler atılacakları rampalara nakledilmeye başlandı. 20 Ağustos’ta sabah erken saatlerden akşama kadar Şam kırsalındaki bölgelerde Esed güçleriyle Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) arasında şiddetli çatışmalar yaşandı. Gece yarısı olduğunda bu bölgelere yapılan hava saldırıları durdu ve helikopterlerden kimyasal silah atılmaya başlandı.”
Füzelerin tamamının 155. Tugaydan atıldığını vurgulayan Camus, saat 02.31’de Tuğgeneral Gassan Abbas’ın gözetiminde güney yönünde 16 füze atıldığını ve bunların Doğu Guta’yı hedef aldığını söyledi.
“Sarin gazını soluyanlar
zehirlenerek can verdi”
Camus, füzelerin özellikle Doğu Guta’da nüfusun yoğun olduğu Zemalka bölgesine düştüğünü ve insanların “sarin” gazını solumaları sonucunda evlerinde zehirlenerek can verdiğini dile getirdi. Gece saatlerinde saldırının devam ettiğini kaydeden Camus, şöyle devam etti:
“Ayn Terma bölgesi saat 02.40’ta füzeyle vuruldu. 2 dakika sonra Şam’ın doğu yönüne 18 füze atıldı. Bu füzeler Doğu Guta’yı hedef aldı. Füzelerin atılması sabahın erken saatlerine kadar sürdü. 2 füze de Batı Guta’da yer alan Muaddamiyye semtini hedef aldı. Saat 06.00’dan itibaren gazdan etkilenenler hastaneye kaldırıldı. Ölen ve gazdan etkilenenlerin sayısı çok fazla olduğu için kullanılan gazın türü hakkında kesin bilgiye sahip değiliz.”
Camus, kimyasal silah varlığını araştırmak üzere Suriye’de bulunan BM heyetinin saldırının yaşandığı yere 10 kilometre uzaklıkta olduğuna dikkati çekerek, heyetten olayla ilgili soruşturma başlatılmasını isterken, ÖSO’nun, bu görevi yerine getirirken heyetin üyelerini koruyacağı sözünü verdi.