Uzman madenciler, Soma’daki ölüm madenindeki ihmaller zinciriyle ilgili Akit’e çarpıcı bilgiler verdi. Halen kazanın yaşandığı madende çalışan işçiler, devlet denetçilerinin geleceğinin önceden haber alındığını ve ona göre hazırlıkların yapıldığını, şirket yetkililerinin görevli memura ocağın tüm bölümlerini göstermediğini kaydettiler.
EROL METİN / SOMA - Uzman madencilerin Akit’e verdiği çarpıcı bilgiler, 301 kişinin yaşamını yitirdiği kazada ihmalin rol oynadığını gösteriyor. Emekli olan ancak geçim sıkıntısından kazanın yaşandığı maden ocağında çalışmaya devam eden Mehmet Kuzu, devlet denetçilerinin geleceğinin önceden haber alındığını ve ona göre hazırlıkların yapıldığını belirterek, “Önceden temizlik yapılıyor. Gelen memurlara belirli bir mevki gösterilip gezdiriliyor. Yoksa ocağın tüm bölümlerine gidilmiyor. Resmiyette denetleniyor diye geçiliyor fakat hiçbir denetleyici yok. Devletin denetleme için gönderdiği kişinin hiç kimseye haber vermeden ocağa inmesi gerekirken, şirket yetkililerinin refakatinde geziliyor. Oysa bir işçi gibi girip gezmesi lazım” diyor.
“BANT LASTİĞİ YANINCA…”
Kurtarma ekibinde yer alan bir madenci, ölüm madenini işleten şirket yetkililerinin ihmalkâr davrandığını kaydediyor. Kazanın kömür yangınından kaynakladığını aktaran kurtarma ekibindeki madenci, şunları söylüyor: “Önceden gelen bir yangın bu. Ama işçiye ve havaya zararı olmadığı için es geçmişler. Yeterli derecede müdahale edilmediği için yangın tam sönmemiş. Sinsi sinsi büyümüş. Köz çoğalmış. Aşağıya hava girişinin olduğu yere düşünce oradaki kömür taşıyan bant lastiklerini tutuşturmuş. Bant lastiği yanınca yoğun duman işçilerin bulunduğu bölgeye ulaşıyor. Hava almalarını engellemiş. Çıkan yangın havadaki oksijeni yakmış. Gaz maskeleri de çalışamadığı için boğulmuşlar zehirden. Girdiğimde zaten ortam çok sıcaktı. İs kokusu yoğundu.”
“EMİN OLMALARI LAZIMDI”
“Sadece alınması gereken önlem; ilk önce yangının tamamen sönmesinden emin olup işçileri öyle ocağa almaları gerekiyordu” diyen uzman madenci, şöyle devam ediyor: “İşletme sahiplerinin ihmali budur. Biz yangını, kokuyu hissetmezsek bile en düşük seviyede olsa bile karbonmonoksidi cihazlar tespit eder. Her mühendiste, her teknikerde bu cihazlardan vardır. Taşımaları gerekiyor. Monoksit, dioksit yükselse hemen alarm verir. Düşük maliyetli, bin 500 lira civarındadır bu cihazlar. Trilyon kazanan bir işletmede bu cihaz olmaz mı? Maliyeti düşürmek için işçiyi fazla çalıştırıyorlar. Yangından dolayı da üretimi durdurmadılar kâra geçmek için. Böylece insanların ölümüne sebep oldular.”
ÖNE ÇIKAN VİDEO
“GAZ MASKELERİNİ BİLMEYENLER VAR”
Görüştüğümüz bir başka madenci de iş güvenliği eğitiminin eksikliğine vurgu yaparak, “Gaz maskelerini bilmeyen arkadaşlarımız var o can verenler arasında. Kesinlikle hiçbir tatbikat yapılmıyor. İşçilere formaliteden iş güvenliği eğitimi veriyorlar. Onu da mesai bitiminde yapıyorlar. Ben gece vardiyasından çıkmışım bana güya eğitim veriyor. Zaten yorgunum, eğitimci konuşunca ben uyumuş oluyorum. Bir gün o işçiyi işe sokmayacaksın, ona eğitim yaptıracaksın. Olması gereken budur. Kazandıkları para bir damla gözyaşına değer mi?” ifadelerini kullanıyor.
SAĞ KURTULAN MADENCİDEN ŞOK İDDİA
Kazadan sağ Coşkun Demir’in arkadaşlarına anlattıkları da hayli dikkat çekici. Başlarındaki amirlerin kendilerini yanlış yönlendirmelerine işaret eden Demir, “İlk başta bizleri salmadılar, geri yolladılar. Biz gitmedik. O şekilde kurtulduk. Dinleyip gidenler vefat etti” bilgisini vermiş. Yangın, sabah 8-akşam 4 vardiyasındaki işçilerin çıkmaya başladığı sırada başlamış. Coşkun Demir de 8-4 vardiyasındaydı.
“YAŞAM ODASI DİYE BİR ŞEY DUYMADIM”
2 buçuk yıldır 301 vatandaşın öldüğü ocakta çalışan bir madenci, Soma Holding yetkililerinin “yaşam odası” konusunda kamuoyunu yanılttıklarını belirterek, “11 yıllık madenciyim, ‘yaşam odası’ diye bir şey duymadım. Sadece ocağın merkezinde normal bir revir var. Alp Gürkan ve yardımcıları, acaba ‘yaşam odası’ nedir biliyorlar mı?” diye soruyor.