Kıdemli postal yalayıcı bakın korsan yemin olayını nasıl köpürtüyor!
28 Şubat cunta döneminin boyalı basınının önde gelen kalemşörlerinden, deneyimli postal yalayıcı Sözcü Yazarı Rahmi Turan’ın bugünkü yazısı, seküler yobazların kendi alanlarına giren Kemalizm dayatması ve askeri dikta konularında ne kadar mahir yaygaracı olduklarını bir kez daha gözler önüne serdi.
Yazısına “Yağmur gibi tepki yağıyor” diye başlayan Turan, şunları yazdı: “İnsanlarımız çok kızgın, burunlarından soluyor gibi… ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ Ata’ya bağlılıklarını bildiren yeni mezun teğmenlerin ‘Ordudan ayırma cezası verilmesi istemiyle’ Yüksek Disiplin Kurulu’na sevk edilmesi kamuoyunda öfke yarattı!
DUYGU SÖMÜRÜSÜNÜN DİBİ!
Haksızlığa uğrayan teğmenler konusunda beni telefonla arayanlardan biri, büyük bir yurtsever olarak tanıdığım Emekli Albay Tahsin Ataizi idi… Telefonda konuşurken sesi titriyordu. Ağlamamak için kendisini güç tuttuğunu anlıyordum… ‘Emekliyim ama emeklemiyorum ve inan ki, çıldırmak üzereyim. Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ demek ne zamandan beri suç oldu üstadım?’ diye sordu. Sesim boğazımda düğümlendi, cevap veremedim…”
BAKAN GÜLER’İN DİSİPLİNSİZLİĞE MÜSAMAHA GÖSTERMEMESİ ÜZMÜŞ!
Rahmi Turan usta işi ciladan sonra aba altından sopa gösteriyor: “Devlet kademelerinde böyle bir kararın yaratacağı zararları düşünen kimse yok mu? Mesela Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler… Daha önce Genelkurmay Başkanlığı yapmış emekli bir orgeneral… Bakan Bey’in teğmenlerin ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ demelerinin suç olmadığını Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ve teğmenlere karşı tepkiyi tetikleyen Devlet Bahçeli’ye anlatması, onları ‘ikna etmesi’ gerekirdi. Fakat o bunun tam tersini yaptı, ‘Disiplin her şeyden önce gelir’ diyerek teğmenlere sahip çıkmadı. Kim bilir? Belki de makamını kaybetme endişesiyle yaptı bunu… Bir generalin, istikbal vaat eden yurtsever gençlere karşı şefkatli olması gerekirdi, diye düşünüyorum”
“İSTİKBAL VAAT EDEN YURTSEVER GENÇLER…”
Rahmi Turan’ın, kılıç çekerek siyasi mesaj verdiği korsan yeminine sahip çıkmayan Milli Savunma Bakanı Güler’i yadırgarken, disiplinsiz ve ileride çok rahat manüple edilerek yeni darbeler ve muhtıralar için kullanılabilecek teğmenlere “istikbal vaat eden yurtsever gençler” demesi, seküler darbe heveslilerinin ortak yaklaşımını açık ediyor.
“TEĞMENLER ‘BİZ ERDOĞAN’IN ASKERLERİYİZ’ DESELER NE OLURDU?
Deneyimli postal yalayıcı, sanki bir okuru mektup göndermiş gibi şunları yazarak kışkırtıcılığa girişmeyi ihmal etmemiş: “Bir okurum, gönderdiği mektupta: ‘Teğmenler Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ yerine ‘Erdoğan’ın askerleriyiz’ diye slogan atsalardı yine ordudan atılmaları için disipline sevk edilecekler miydi’ diye sordu. Gerçekten ilginç bir soru. Buna teğmenleri disiplinsizlikle suçlayan eski Genelkurmay Başkanı Emekli Orgeneral ve şimdiki Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’in cevap vermesini bekliyorum! Olaya ‘disiplinsizlik’ diyebilecek miydi?”