Filistinli direniş grupları, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’nin, Filistin-İsrail barış görüşmelerinde taraflara rehberlik edecek “çerçeve anlaşmasına” karşı çıktı. “Kerry’nin planı, İsrail’in yasadışı Yahudi yerleşim birimleri inşasıyla Kudüs’ü Yahudileştirmesi politikası ve Gazze’ye uyguladığı ambargonun üzerini örtme amacını taşıyor” diyen Filistinli direniş grupları, “Hedef, İsrail’in güvenliğini sağlamak” yorumunda bulundular.
Kerry’nin planı büyük tuzak
Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Hamas Sözcüsü Salah Berdevil, Kerry’nin planını Filistin topraklarını yağ malamak için yazılmış “hazır reçete” şeklinde niteledi.
“Filistin yönetiminin müzakerelere devam etmesi, Filistin halkını çok kötü biçimde etkileyecek büyük felaket yaşanması demek” ifadesini kullanan Berdevil, “Filistin yönetimi toprak, halk ve egemenlik unsurları üzerine kurulmuştur ancak Kerry’nin planında halk unsurunu göremiyoruz. Kerry’nin barış müzakerelerinde taraflara rehberlik edecek ‘çerçeve anlaşması’ kapsamında sunduğu öneriler, mülteci konumundaki Filistinlilere hiçbir hak tanımıyor. Buna ek olarak 1948 topraklarında yaşayan Filistinliler de çeşitli gerekçelerle göçe zorlanıyor” diye konuştu.
Esas hedef İsrail’in güvenliği
İslami Cihat Hareketi yöneticilerinden Ahmed el-Mudellel de Kerry’nin planını eleştirerek, “Burada hedef, Filistin halkının arzuları ve emellerini gerçekleştirmek değil, İsrail’in güvenliğini sağlamak” yorumunda bulundu. İslami Cihat’in, Kerry’nin hiçbir önerisini kabul etmeyeceğini kaydeden Mudellel, “Filistin yönetimi taviz hakkına sahip değil, özellikle mülteci konumundaki Filistinlilerin ‘geri dönüş’ hakkından taviz vermesi mümkün değil. Filistin topraklarının özgürleştirilmesi ve tek karış toprağımızdan taviz verilmemesi için ülkedeki diğer direniş gruplarla işbirliği halinde olacağız” ifadesini kullandı.
Plan başarılı olmayacak
Filistin Halk Partisi yetkililerinden Talat es-Safedi konuya dair yaptığı açıklamada, “Filistin halkının, hiçbir menfaatinin gözetilmediği önerileri kabul etmeyeceğini” dile getirerek sözlerini şöyle sürdürdü: “ABD’nin planı başarılı olamayacak. İsrail, hedeflerini gerçekleştirmek için müzakere maskesi altına sığınıyor. Kudüs ve Batı Yaka’daki yasadışı Yahudi yerleşim birimi inşasına hız kesmeden devam ediyor.
ABD, Ortadoğu’da özellikle İran, Suriye ve Mısır’da yürüttüğü siyaset başarısız olunca, tekrar Filistin meselesine yöneldi ve yönetime baskı yapmaya başladı.” Safedi de Abbas’tan müzakerelerden çekilmesini talep ederek, “Filistin halkının haklarını gasbettiğini” öne sürdüğü planı kabul etmeme çağrısında bulundu.
İsrail ile Filistin arasındaki barış müzakereleri, İsrail’in Batı Yaka ve Kudüs’teki yerleşim faaliyetlerini durdurmayı reddetmesi üzerine 2010 yılının ekim ayında kesilmiş, daha sonra ABD’nin aracılığıyla geçen temmuz ayında tekrar başlatmıştı. ABD arabuluculuğunda yürütülen görüşmelerde İsrail’in “güvenlik, 4,5 milyon Filistinli mültecinin durumu, 1967 sınırlarına dönülmesi ve Kudüs’ün statüsü ve paylaşımı” konularındaki tutumu, çözüm konusunda ortak zemin bulunmasını zorlaştırıyor.