• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

İftar ve sahurda en doğru nasıl beslenmeliyiz?

Yeniakit Publisher
2017-05-24 21:11:00 - 2017-05-24 21:22:51
İftar ve sahurda en doğru nasıl beslenmeliyiz?

Ramazan denince akla gelen kavramlardan biri de iftar ve sahurdur. İftar ve sahur yemekleri Ramazan'ın olmazsa olmazlarındandır. Mevsim sıcak ve günler uzun olunca iftar ve sahur yemekleri daha da önem kazanır.

Bir yıl boyunca aralıksız olarak çalışan başta midemiz olmak üzere iç organlarımız ramazan ayında biraz da olsa dinlenir. İç organların bu dinlenmesi vücudun diğer organlarını da olumlu bir şekilde etkiler. Peygamber efendimiz (sav) "Oruç tutunuz ki sağlıklı olasınız." Hadisi bu gerçeği en güzel bir şekilde ifade eder. Sağlık bir oruç için aynı zamanda iftar ve sahur kurallarına da dikkat etmek gerekir.

Gün boyu dinlenen ve aç kalan midenin iftar vaktinde tıka basa yemekle doldurulması ve bol çeşit ve sağlıksız yiyeceklerle yapılan beslenmeler orucun sağladığı bu olumlu etkileri azaltır. Her alanda olduğu gibi iftar ve sahur yemeklerinde de  Resulullah (sav) yaşam biçiminde bizler için çok güzel örnekler vardır. Bu örneklerde bizleri hem dünya hayatında hem de ahiret hayatında mutlu edecek reçeteler vardır. Zaman geçtikçe, tıp  ve bilim ilerledikçe bu Resulullah (sav)’in sünnetine uymanın önemi daha da iyi anlaşılmaya başlıyor.

1940 Nobel Tıp ödülünü kazanan ünlü bilim adamı, Dr. Alexis Carrel: "Oruç tutan bir kimsenin vücudunda depo edilmiş besin maddelerinin harcandığını, sonradan bunların yerine yenilerinin geldiğini, böylece bütün vücutta bir yenilenme olduğunu ve orucun sağlık bakımından çok yararlı olduğunu." söyler.

Orucun bu yararlarının hayatımızdaki yansımalarını görmek iftar ve sahur kurallarına uymak gerekir. İftarda yapılan yanlışlıkları ve yapılması gerekenleri  Prof. Dr. Canan Efendigil Karatay, kendi bilimsel ve tıp deneyimlerine göre şöyle özetliyor. ''Karatay Diyeti'' ile bilinen İç Hastalıkları ve Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Canan Efendigil Karatay, "Şekerli ve gazlı içeceklerle iftar açılmaz. İftarınızı su ve zeytin ile açın, soğuk sudan kaçının"

Gün boyu aç olan midenin tıka basa doldurulması da doğru bir davranış değildir. İftardan sonra yenilen yemeğin hazmı için biraz hareket gereklidir. Yine bu konuda da Prof. Dr. Karatay, iftar sonrası biraz dinlenildikten sonra hafif tempoyla 20-25 dakika yürüyüş yapılması gerektiğini ve teravih namazının da bunun yerine geçebileceğini ifade ediyor.

Aslında tüm bunlar peygamber Efendimizin hayatında olan şeyler. Sünnetin hayatımızdaki önemini ve kıymetini bilmek için illaki bir uzmanın bildirmesine de gerek yok. Bizler zaten Resulullah (sav)’in sünnetine tabi olduğumuz sürece tüm bu güzellikleri hayatımıza taşımış oluyoruz.

Peygamber Efendimiz (sav)  iftar yemeğini acele tutarken, sahur yemeğini geciktirirdi. İmsak vaktinin girmesine yakın zamana kadar bekler, o zaman gelince yer içerdi. Çünkü, yemek ne kadar geç yenirse o kadar geç acıkılır, oruca daha hazırlıklı olunur. Ümmetine de aynı şekilde sahur yemeğine kalmasını tavsiye ederdi. “Sahur yemeği yiyin, zira sahur yemeğinde bereket vardır.” (Buhari, Savm: 20, Müslim, Sıyâm: 45; Tirmizî, Savm: 17; Nesâi, Savm: 18.) “Sahur yemeğinde bereket vardır. Bir yudum su bile içecek olsanız sahura kalkmayı ihmal etmeyiniz. Çünkü sahura kalkana Allah rahmet eder, melekler de bağışlanmaları için dua ederler.” (Müsned, 3:44)

Uzmanlarda uzun yaz günlerinde vücutta önemli oranda su kaybının yaşanacağından dolayı sahur yemeğine kalkılması gerektiğini ve normal bir insanın günlük ihtiyacı olan 2-2,5 litre suyun iftar ile sahur arasında azar azar tüketilmesi gerektiğini tavsiye ederler. Vücudun ihtiyaç duyduğu su ihtiyacının sadece sahur vaktinde tüketilmesinin doğru olmayacağı, mutlaka iftar ile sahur arasında geniş bir zaman dilimine yayılması gerektiğini söylerler.

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23