İBB’deki yolsuzluk soruşturmasında 3. dalga operasyonu: 22 gözaltı! Ekrem'in çetesi için çember daralıyor
İBB’ye yönelik yolsuzluk operasyonunun üçüncü dalgası CHP’li Ekrem İmamoğlu ve danışmanı Murat Ongun’un Beylikdüzü’nden Saraçhane’ye taşıdığı talan, vurgun, rüşvet düzenini gün yüzüne serdi. Hem Medya AŞ hem de Kültür AŞ içinde şaibeli ihalelere imza atmaktan ve rüşvetten gözaltına alınan 22 ismin, İmamoğlu ve Ongun’la yakın irtibat hâlinde olduğu ortaya çıktı.
Buğra Kardan İstanbul
Türkiye tarihinin belki de en büyük yolsuzluk operasyonunda gün geçmiyor ki yeni pis ilişkiler ortaya dökülmesin... İBB’ye yönelik yolsuzluk soruşturmasının üçüncü dalgasıyla CHP’li Ekrem İmamoğlu ve danışmanı Murat Ongun’un yönettiği kirli ağ ifşa oldu. Soruşturma kapsamında gözaltına alınan 22 ismi İmamoğlu ve Ongun’un yönetip yönlendirdiği anlaşıldı. Usulsüz ihaleden, rüşvetten suçlanan bu isimleri İmamoğlu ve Ongun’un Avcılar ile Beylikdüzü’nden İBB’ye taşıdığı kesinleşti. Medya AŞ ve Kültür AŞ içinde dönen şaibelerden sorumlu tutulan İBB Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Daire Başkanı Taner Çetin’in 2000’de CHP’nin yönetiminde olan Avcılar Belediyesi’nde Kültür Müdürü olarak görev yaptığı, 2014’te ise İmamoğlu tarafından Beylikdüzü Belediyesi’nde Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürü koltuğuna oturtulduğu tespit edildi.
“DANSÇI İYİ KIVIRMIŞ”
Hakla İlişkiler Müdürü Serap Karay’ın 2004-2014 döneminde Avcılar Belediyesi’nde Özel Kalem Müdürü olarak çalıştığı, ardından İmamoğlu ve Ongun’la yoluna devam ettiği saptandı. Aslında dansçı olan Çeşme Belediye Başkan Yardımcısı Onur Gülin’in 2012’de CHP idaresinde bulunan Avcılar Belediyesi’ne girdiği, 2021-2024 döneminde İBB’de kritik vazifeler üstlendiği bilgisine ulaşıldı. İmamoğlu ve Ongun’un alavere dalaverelerde Çetin, Karay, Gülin’i kullandığına kuşku kalmazken İBB’yi ahtapot gibi saran suç örgütünün temelinin Avcılar ile Beylikdüzü’nde atıldığı netleşti. Hukukçular, soruşturmanın İBB ve iştiraklerinin nasıl soyulup soğana çevrildiğini gösterdiğini dile getirdiler.
BUZDAĞININ GÖRÜNEN KISMI
Akit’e konuşan Avukat Sinan Pak, şunları söyledi: “Görüyoruz ki yolsuzluk soruşturması genişliyor. Ahtapotun kolları bir bir ortaya çıkıyor. Hileli ihaleden, rüşvetle itham edilen isimlerin İmamoğlu ve Ongun tarafından Avcılar’dan ya da Beylikdüzü’nden İBB’ye taşındığı anlaşılıyor. Anlaşılan o ki İmamoğlu’nun kadim bir ekibi var. Bu ekibe Beylikdüzü’nde de İBB’de de önemli makamlar verilmiş. Demek ki İmamoğlu, Türkiye’nin idaresini eline almayı başardığı takdirde bu ekibi kullanmayı planlıyordu. Skandal adımlar atılmış. Büyük bir ağ devreye alınmış. Beylikdüzü’nde yapılan usulsüz ihaleler mahkemelerde ele alınırken İBB’de peş peşe şaibeli eylemlerde bulunulmuş. Karşımızda geniş, örgütlü bir yapı var. İnanın, şu anda buzdağının görünen kısmıyla karşı karşıyayız. Soruşturmanın nereye gideceğini, kimin kimle el verdiğini takip edeceğiz. İmamoğlu’nu müdafaa edip duran siyasilerin fedai gibi öne atılma nedenlerini anlayacağız. İtirafçılar tehdit ediliyor. Neler demeleri İmamoğlu’nun avukatlarınca dikte ediliyor. CHP’li Umut Akdoğan da avukatların ne yapılacağını anlattığını ifade etmedi mi? Ertan Yıldız’ı susturmaya girişilmedi mi? Ve ahtapotun kolları çıkıyor. Daha nelere şahit olacağımızı bilmiyoruz.”
HER ŞEY AYAN BEYAN ORTADA
Avukat Hadi Dündar da şunları kaydetti: “Dünkü operasyon, İBB’ye yönelik soruşturmanın daha da derinleşeceğine işaret ediyor. Bir kere şaibeli ihaleden, rüşvetten yakalananların İmamoğlu ve Ongun’la bağları önemli. Avcılar’dan, Beylikdüzü’nden gelen Taner Çetin, Onur Gülin’in vereceği ifade mühim. Belki de buradan 1-2 beldede başlayan ve şehre yayılan kirli bir ağa erişilecek. Soruşturma itirafçıların, dün yakalananların ifadeleriyle genişleyecek. Örneğin Ertan Yıldız’ın hafriyata dair itirafı yeniydi. Yine beyanlar, itiraflar durmuyor. Doğal olarak dosya kabarıyor. Yargıya intikal eden iddia, 2014’te Beylikdüzü’nde hayat bulan sistemin 2019’da İBB’ye taşındığı yönündeydi. Bu anlamda dünkü operasyon önemli bir merhaleydi. Şu anda ise Avcılar’dan, Beylikdüzü’nden İBB’ye getirilen idareciler dinleniyor. Tanıklara, kanıtlara bakılıyor. Beylikdüzü’nde uygulanan sistemin İBB’de tatbik edilip edilmediği irdeleniyor. Çember daralıyor ama bilinmeyen husus çok. Onun için şüphelilere ve yakalananlara gelen paralar, ihaleler, talimatlar inceleniyor. Soruşturmanın belli bir müddeti ise yok. Çünkü hemen her şikâyet, ihbar, ifade, itiraf dikkate alınıyor. Normalde bir örgütle ilgili dosya 9-10 ayda tamamlanır. Ne var ki İmamoğlu’yla ilgili dosyanın bitmesi daha da vakit alır. Çünkü anlatım, evrak çok.”